0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » SİYER-İ NEBİ » Ben, Seni Sadece Biraz Hayal Ediyorum… O Kadar….

önceki konu   diğer konu
6 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
_LaL_ su an offline _LaL_  
Ben, Seni Sadece Biraz Hayal Ediyorum… O Kadar….
838 Mesaj -


Ben, Seni Sadece Biraz Hayal Ediyorum… O Kadar….


Yazamam ki… Çünkü ben, Sen’i yaþamadým ki…
Her yazdýðým, “yaþadýðým” deðil, ama belki…

Zaten, taklit edemiyorum…
Öyle tahlile de gücüm yok Sen’i…
Sadece hayal benimkisi…
Sen gibi yaþamaktan,
Sen’i anlamaktan uzaklarda…
Sadece hayal…

Uzaklarda dediysem, öyle çok da uzak deðil aslýnda…
Hatta pek ilginçtir, ama birçok sözüme ve görüþüme delil yapmýþýmdýr Sen’i… Örnek diye Sen’i vermiþimdir…
Ýdeal diye Sen’i sunmuþumdur…
Bunca ayrýlýðýma karþýn, apayrý kalmamýþýmdýr Sen’den…
Bunu, Sen’in beni seviþine baðlýyorum, zira “Kiþi, sevdiðiyle beraberdir.” buyuran Sen’sin.

Madem, ben taklit edecek kadar bile sevememiþken,
Sen bunca dilimdesin;
o halde, beni seviyor olmalýsýn.
Ve bu beraberlik de,
Sen’in beni seviþin hürmetine olmalý.
Yani ben Sen’inle deðilim evet, ama Sen, benimle berabersin
.
Bu ayný, “…Ben, kuluma þah damarýmdan daha yakýným!” (Kâf, 16) buyuran Rabbimin hâli gibi…
Þöyle ki: O bana þah damarýmdan daha yakýnken,
ben çoðu zaman O’ndan gâfil kalýrým…
Ve O’nunla bunca yakýn oluþumuz,
benim O’na duyduðum sevginin deðil,
O’nun bana duyduðu þefkatin neticesidir.

“Ümmetim, ümmetim!” feryâdýyla,
en zor zamanýnda bile beni duânýn içine katýþýn da gösterir ki,
Sen beni seversin.
Hatta bana “Kardeþim!..” hitabýyla,
asýrlar öncesinden sesleniþin de bundan.
Ve iþte Sen’i, bu yazý vesîlesiyle hayal etmeye durmam da, yine O’nun bir lütfudur ki, pek âlâ baþka bir durumda bulunuyor da olabilirdim.

Þimdi, mahzun bir çocuk canlanýyor hayalimde…
Hani, babasýný daha doðmadan yitirmiþ;
anasýný ise, o kucaklanýp sevilmeye pek de muhtaç yaþýnda kaybedince,
yalnýz ve mahzun kalmýþ bir çocuðun bakýþý...
Bu bakýþ, öylesine yakýcý geliyor ki bana,
üstelik ne öksüz, ne de yetim deðilken;
bu iki hâlin ne anlama geldiðini hiç bilmemiþ biriyken, gözlerim doluveriyor…

O mahzun çocuðun,
bir Nisan ayýnda doðuþu geliyor sonra aklýma…
Seninle ayný ayda doðan arkadaþlarým,
sanki Sen’in “sýkýntý çekme” sünnetini pek yoðun yaþýyor gibiler…
Aklýma pek imtihanlý geçmekte olan bir ömür geliveriyor,
biri “Nisan’da doðdum.” deyince…
Bu ayýn baþýnda doðanlara “Koç” diyorlar.
O çileli arkadaþlarýma, “Koçum benim!” deyip,
espriyle karýþýk tesellî vermeye çalýþýrken,
hep bir kolaylýk ve kavîlik duâsý ediyorum gizlice…
Bir yandan, Sen’deki kavîlikten eser taþýdýklarýný seyredip,
saygý duyuyorum onlara…

Babasýz olduðun için sütanne bulmakta zorlanýþýn, dedeciðine sýðýnýþýn, düþmanlarýn daha çocukluðunda kýymetini fark edip peþine düþmüþken,
amcan Ebû Leheb tarafýndan horlanýþýn geliyor sonra aklýma…
Sen’i fark etmiþ olmak, düþmanlarýna hayýr getirmemiþti…
Sen’i fark etmemiþ olmak da amcana…
Ýþte o vakit, uyanýklýðýn da, uykunun da hayýrlýsýný diliyorum tekrar tekrar...


Pek genç yaþýnda, onca emîn bir kiþi olarak Hatice’ye tavsiye ediliþin, ardýndan, ayný Hatice’ye, zevc olarak lutfediliþin…
Ýlk vahyin titretiþiyle evine koþman ve:
“– Beni örtün!” diyerek sesleniþin canlanýyor gözümde…
“Heybet” ve “korkuyla titreyiþ”
ayný bedende kendisine bu kadar yakýþan ikinci bir insan gelmiþ midir diye düþünüyorum…

Huzurunda, heybetinden titreyen birine:
“– Korkma, ben Kureyþ’ten, kuru et ve ekmek yiyen bir kadýnýn oðluyum!..” diyen o rahatlatýcý tavrýný…

Vazgeçmeni isteyen amcana:
“– Bir elime hilâli, diðerine de güneþi verseniz,
yine de dâvâmdan dönücü deðilim,
ya bu dâva muzaffer olur,
ya da ben bu yolda ölür giderim!..” diyen kararlýlýðýný…

Mescide pisleyen bedevîye gösterdiðin,
ana þefkatinden kat kat öte merhametini…
Sýrtýna iþkembe yükleyen gâfile gösterdiðin eþi bulunmaz sabrýný…
Ve gözbebeði kýzýn Fatýma’ya,
onca sevmene karþýn,
dünyalýk hususlarda tâviz vermeyiþini hatýrlayýveriyorum iþte…

Nedense, sevdiklerini topraða verirken aðlayýþýndan ziyâde,
geride býrakýp gittiklerinin hâli geliyor gözlerimin önüne….
Nedense, aðlayýþýndan ziyâde,
sana aðlayanlarýn hâli acýtýyor içimi…
Belki, Sen’den geriye kalmýþlardan biri olduðum içindir,
Sen’den ayrýlmayý yaþamýþlarýn hâlini az-çok hissedivermem…

Seni, hiç görmeden;
sadece yaptýklarýný ve yaþadýklarýný duyarak tanýmaya çalýþmak tuhaf…
Seni bizzat görüp, dokunup, kokunu duyup,
sözlerini senin meclisinde,
senin sohbet halkanda dinleyip de senden ayrýlmýþ olanlar,
þüphesiz pek çetin bir imtihan,
pek aðýr bir acý yaþamýþlardýr.
Fakat bu aðýrlýk, elbet Sen’inle birlikte bulunmanýn hazzýna ait bir külfettir.

Kendimi, hem o hazdan, hem de o külfetten uzakta hissediyorum.
Hani biraz, Medine’ye, Sen’i ziyarete gidip gelen hacýlarýn yüzünde oluyor sanki o acý…
Ve ben bunu da anlayamýyorum,
çünkü oralara gelmiþliðim hiç yok…

Zaten, öyle aman aman bir özlem de yok içimde,
yanýna gelmeye dair…
Ben, Sen’i özlemeyi pek bilmiyorum…
Sadece, özlemlerim arasýna zaman zaman giren bir düþünce gibisin…
Sadece bir-iki sefer, Medine’ye, yanýna gelmeyi,
oralarda sýrf sana hürmet duygusuyla yalýnayak yürümeyi
ve topraklarýnýn sýcaðýyla ayaklarýmýn yanmasýný…
Sonra bir duânla o yanýklarýn geçivermesini hayal etmiþtim,
o kadar…
Sonra, Sana dair yanýklýk ya da özlem adýna her ne varsa geçti gitti…
Ben hasret denince, sevda denince Sen’i hatýrlamýyorum ki…
Sana yanmýyorum ki ben…
Ve içinde bir yanýk sýzýsý bile yokken mektup yazmak Sana,
öyle zor ki…

Ben Sana tâbi de deðilim hem…
Tâbi olmak sevmekle olur...
Ben Sen’i sevemiyorum ki…
Âiþe’ninki gibi bir kýskançlýk var içimde…
Ama kýskandýðým Sen deðilsin.
Sen deðilsin, ismi anýlýnca içimi titreten…
Sen deðilsin, ayrýlýðýyla burnumun direkleri sýzlayan.
Ve Sana karþý böylesi donukken, y
azmak Sen’i, öyle zor ki…

Hani, hayal ediyorum ara sýra ama,
diðer tüm hayallerimden vakit kalýrsa…
Öyle, arada bir yerlerde…
Öyle, boþluk doldururcasýna…
Esas hayalim, biricik özlemim deðilsin…
Özlemek denince, aklýma gelen Sen deðilsin…

Ýþte bak gör, nerelerde geziniyorum ki,
yolum da yurdum da uzak görünüyor Sana.…
Yazdýðým þu yazý da belki,
uzaklýðýmý ve yabancýlýðýmý îtiraftan ibaret…
Hani tevâzulu tavýr, kiþiyi güzelleþtirir ya…
Hatta belki tüm bu dediklerim,
birilerinin gözünde güzelleþmek arzusundandýr, bilmiyorum.
Hani, ben Sana uzaklýðýmý haykýrdýkça,
insanlarýn beni Sana yakýn sandýklarýný fark etmiþimdir de belki,
bundan yapýyorumdur bunca lakýrdýyý...

Ne fenayým deðil mi!? Ama yine de,
hiç deðilse, Sana yakýnlýðýn iyi bir þey olduðunu fark etmiþim….

Yoksa, kime ne yakýnlýðýmdan ya da uzaklýðýmdan!
Kime ne faydasý var, Sana sevdalanmamýn...
Ve kime ne zararý var, Sana el gibi kalmamýn…
Ýþte þu, hissettiði ve hissetmediði her þeyi,
gevezelik ederek ortaya dökme huyumun bir neticesidir belki bu da…
Böylece, herkese, her hâlimle âyân olmanýn bir devamýný yaþýyorumdur belki...

Günlerdir Sen’inle ilgili bir yazý yazmam gerekiyordu ve ben ne yazacaðýmý bilmeden, bekliyordum.
Sen’den bahseden bir yazý yazmak mecbûriyetinden ötürü pek aðýrlaþmýþtým. Zira, konu Sen olunca, öyle bir hadsizlik,
öyle bir boþluk, öyle bir seviyesizlik çarpýyor ki,
benden bana, yazmak bile istemiyordum.
Ne yazabilirdim ki, Sana dair, uzaklýðýmdan baþka…
Zaten bak, þimdi, ellerim kendiliðinden yazýyor sanki…
Sen’i deðil, Sen’den ayrýlýðýmý yazmaya baþlayýnca iþim kolaylaþýyor…

Oysa, az çok tadýný tatmýþýmdýr sevmenin…
Sevince nasýl da dökülür kelimeler kaðýda, az çok bilirim…
Ve bilirim ki, Seni sevemediðimi yazmaktan baþka çýkarým yok, bu noktada…
Sana methiyeler ve þiirler döktüren âþýklarýn neler hisseder, nasýl bir ateþle yanar, hiç bilmem ben. Sen hiç, “Ne yana baksam gördüðüm, biricik güzel!..” olmadýn benim için...
Sen hiç, gözümün biricik perdesi olmadýn.
Her baktýðýmda gördüðüm “yegâne sevgilim” olmadýn ki hiç…

Hem, karný açlýktan hiç sýrtýna yapýþmamýþ,
karþýsýna çýkan densizlere karþý Sen’in gösterdiðin sabrýn zerresini bile, neredeyse hiç göstermemiþ…
Bir hurmayla doymasýný bilmemiþ…
Bir “söz taþý”na, baþka bir “söz taþý”yla karþýlýk vermekten geçmemiþ biri olarak ben, Sen’den aþkla bahsetmeye kalksam ne çýkar!?

Tâif’te taþlanýþýn ve buna raðmen sadece ellerini açýp,
o kiþiler için hayýrlý bir nesil dileyiþin,
benim için çok uzaklarda bir hâl iken,
Sana dâir sevgi cümleleri kursam ne çýkar?!
Sevmek, benzeþmek deðil midir?

Kara gözlerinden,
ay parlaklýðýný kýskandýran teninden,
gül kokundan,
inci diþlerinden,
o hafif dalgalý saçlarýndan,
hasýr izi çýkmýþ gül yanaðýndan hangi yüzle bahsedeyim ki!?
Yumuþacýk yastýklarda gömülüp kalmýþ,
uykulu yüzümle mi?!
Geceleri namaz kýlarken þiþen ayaklarýný hangi yüzle anayým…
Ayaklarým namaz kýlmaya gitmekten bile bunca âciz kalýrken,
üstelik “namaz kýlmaktan yorulmak” nedir, hiç bilmez ki...
Bunca bilmezlikle, Sen’i yine de dilime dolasam ne çýkar!?
Bu, gevezelikten baþka bir þey mi olur?!

Yediði önünde, yemediði dolaplarda bekleyen biri olarak ben,
nereden bilebilirim ki,
yarýnýn rýzký için endiþelenmemeyi
ve kapýsýna her kim gelirse gelsin boþ çevirmemeyi…
Kendi açlýðý pahasýna, bir baþkasýný doyurmayý ben ne bilirim.
Böylesine bilmezken, þimdi, sýrf yazýlmasý gerekiyor diye yazýyorsam Sen’i,
ne çýkar?!

Evet, konu Sen olunca yazmak, bana çok aðýr!..
Ama iþte! Sözü uzun etmeye gerek yok! Hâlim, vaktim, vaziyetim budur!..

Alnýmda böylesine etiketten ibâret kalmýþken «ümmetlik», nasýl olur da:
“– Ya Rasûlallah! Ben senin ümmetindenim!
Bana da þefaat et!..” derim?!
Ama ben yine de derim ha,
pek edepsiz ve pek piþkinim!

Rabbimin Sevgilisi!
Ben, Canýmý bile iþte böyle yarým yamalak,
laftan ibaret bir sevgiyle severim.
O hâlde, gel, Sen bu kötüyü,
sana yakýþan rahmetle,
pek derin, yine de sev, ki Sen sevmezsen, “Kiþi sevdiðiyle beraberdir.” sözünün müjdesine dâhil olmam mümkün deðil…

Bunca ayrýlýk içinde, tek bir þey var;
iþte, ondan þeksiz þüphesiz eminim:
Hâlimin manzarasý ne olursa olsun,
Sen’i andýðým her andan, mutlaka haberdarsýn….
Ve selam göndermeye muktedir oluþumun biricik sebebi de ancak,
Sen’in hasretle bekleyiþindir…

O hâlde,
ey vazifeli melek!
Hadi, her zaman yaptýðýn gibi, götür selâmýmý,
o kadrini bilmekten âciz kaldýðým Rasûller Efendisi’ne!..
O saf kula, o arþ nuruna götür!

De ki:

“– Ey ALLAH’ýn sevdiði! Ümmetinden Hayrunisa Acarýn (VE Tüm Ümmeti Muhammedin) selamý var…
Seni sevmekten âciz kalmýþ…
Mahzunmuþ, ama masum deðilmiþ;
paklýðýný, saflýðýný yitirmiþ…
Hem ilmi, hem ameli, hem ibadeti eksikmiþ…
Kendisi de býkmýþ bu hâlinden ama…
Öyle-böyle, yine de arkandaymýþ…
Yine de dilinde adýn varmýþ…
Ýþte, yine dilendi,
yüzsüzlüðüne yüzsüzlük ekleyip,
hem utanmadan, bir de þefaat diledi…
Salat ve selam Sana olsun!..” dedi,
“Ey ALLAH’ýn habibi! Salât ve selâm sana olsun….”

Hayrunnisa Acar

Gönderen: 11.07.2009 - 10:30
Bu Mesaji Bildir   _LaL_ üyenin diger mesajlarini ara _LaL_ üyenin Profiline bak _LaL_ üyeye özel mesaj gönder _LaL_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
SuMeYRa su an offline SuMeYRa  
1576 Mesaj -


Bu yazýyý bir dergide okumuþtum..

Ne kadar güzel.. Sadece Biraz hayal ediyorum.. Hayal ediyoruz....

LaL kardeþim... Çok deðerli Yüreðine saðlýk...

Gönderen: 11.07.2009 - 15:31
Bu Mesaji Bildir   SuMeYRa üyenin diger mesajlarini ara SuMeYRa üyenin Profiline bak SuMeYRa üyeye özel mesaj gönder SuMeYRa üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
_LaL_ su an offline _LaL_  
838 Mesaj -
sizlerin de okuyan gözlerinize saðlýk..
dua ile.. gül
Gönderen: 08.08.2009 - 08:18
Bu Mesaji Bildir   _LaL_ üyenin diger mesajlarini ara _LaL_ üyenin Profiline bak _LaL_ üyeye özel mesaj gönder _LaL_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
rahil su an offline rahil  
1191 Mesaj -
Ben Seni Görmeden Sevdim Ey SevgiLi...

Salat Ve Selam Sana Olsun Ya Rasulallah...

Salat Ve Selam Sana Olsun Ya Habiballah..


Gönderen: 10.08.2009 - 13:32
Bu Mesaji Bildir   rahil üyenin diger mesajlarini ara rahil üyenin Profiline bak rahil üyeye özel mesaj gönder rahil üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Dai su an offline Dai  
922 Mesaj -
emeklerinize yüreklerinize saglik canlar


Gönderen: 10.08.2009 - 23:55
Bu Mesaji Bildir   Dai üyenin diger mesajlarini ara Dai üyenin Profiline bak Dai üyeye özel mesaj gönder Dai üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
su_mavisi su an offline su_mavisi  
183 Mesaj -
evet bizler sadece biraz hayal ediyoruz hayal gücümüz nekadar kuvatli deðil mi oysa sevmek hayal etmek deðildir ki beyninde yüreðinde kanýnda canýnda her hücrende yaþatmaktýr yazýk bizlere çok yazýk.

Elinize Saglik
Gönderen: 11.08.2009 - 10:40
Bu Mesaji Bildir   su_mavisi üyenin diger mesajlarini ara su_mavisi üyenin Profiline bak su_mavisi üyeye özel mesaj gönder su_mavisi üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1685 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
sakir bayram (64), arabulan (55), ümit09 (53), hilalbaþa.. (44), ESÝLA (39), HiLaL90 (34), enes.gs (38), aksoy60 (40), Beste (46), gümüþta&#2.. (43), derdodertli (51), nurangurtekin (45), irfan temel (53), ismail_kutahya (37), Basel-Stadt (48), BLaCKHaPPY (47), haya (36), hesert (51), lütuf (39), köln72 (52), emretavsan (44), ahmet51 (47), ahmetpolat1983 (41), cansin18 (60), mizgin_islam (44), *HilaL* (39), ogretmen78 (45), mehmet70 (54), bluedream (42), Gül-i Ruhsar (37), Meral Cölkusu (44), Dünyali (52)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.19363 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.