|
|
|
|
Toplam Forum: 69
*** Toplam Konu: 30100
*** Toplam Mesaj: 148193 |
|
|
|
|
|
Gönderen |
|
|
FARK EDİLMEYİ BEKLEYEN GÜZELLİK .... |
|
|
39 Mesaj -
|
|
|
FARK EDÝLMEYÝ BEKLEYEN GÜZELLÝK
Kendini bildi bileli mor menekþeyi çok severdi. Çocukluðunun geçtiði
iki katlý evin bahçesinde bahar geldiðinde mor mor açar, mis gibi
kokarlardý. Annesi mor menekþeleri hep duvar kenarýna dikerdi. Gölgeyi
sever menekþeler derdi. Oysa; öðretmeni bitkilerin güneþ ýþýnlarý ile
fotosentez yapýðýný anlatmýþtý onlara. Bitkiler güneþ ýþýðýna muhtaçtý.
Mor menekþeler ne tuhaf bitkilerdi...
- "Her bitki güneþi severken, onlar neden gölgeyi tercih ediyorlar?"
diye düþündü, durdu Hande...
Küçük, ufacýk aklý ile aslýnda menekþelerin diðer çiçeklerden farklý
olduðunu keþfetmiþti, iþte belki de menekþeler bu yüzden bu kadar
güzeldi. Küçücük kafasý o gün herkesden farklý olursan, bu hayatta
deðerli olursun yargýsýna varmýþtý. Daha o yýllarda farklý olmak için
uðraþ vermeye baþladý.
Ýlk, kimsenin yanýna oturmak istemediði, "Hacer'in yanýna oturmak
istiyorum öðretmenim." diyerek baþladý farklýlýklarla süren hayatý.
Hacer bile þaþýrmýþ, þaþkýn þaþkýn bakýyordu onun yüzüne. Hacer, çok
daðýnýk, biraz anlama zorluklarý olan problemli bir ailenin kýzý idi.
Hande ise; mühendis Kamil Beyin biricik kýzý...
Öðretmen, pek oturtmak istemedi önce Hacer'in yanýna Hande'yi...
Hande, ýsrar ediyordu Hacer'in yanýna oturmak istiyordu. Daha sonra
bir tatsýzlýk çýkmasýn diye öðretmem Hande'nin annesini çaðýrdý. Annesi
eve geldiklerinde Hande'ye sordu:
- "Neden yavrum Hacer'in yanýna oturmak istiyorsun?"
Hande cevap verdi: "Geçen baharda menekþeler ekiyorduk hani anne, o
gün sen bana menekþeler güneþi sevmez demiþtin. Oysa, her bitki güneþi
sever. Menekþeler farklý...
Belki de bu yüzden bu kadar güzeller... Hacer'in yanýna kimse
oturmak istemiyor. Ben farklý olmak istiyorum.Belki, Hacer de güzeldir,
onu fark etmek istiyorum." dedi.
Hande'nin annesinin aðzý açýk kalmýþtý. Ýlkokul 4 .sýnýf öðrencisi
kýzýnýn olgunluðuna hayran kalarak :
- "Peki kýzým, kimin yanýnda istersen oturabilirsin." dedi.
Pazartesi, Hande Hacer'in yanýnda oturmaya baþladý. Hem Hande
tedirgindi, hem Hacer... Birbirleri ile hiç konuþmuyorlardý. Diðer
kýzlar da soðumuþtu Hande'den. Nasýl Hacer gibi daðýnýk, bir þeyi iki
kere anlatma ile anlayan fakir bir kýzýn yanýna oturmayý istemiþti?
Doktor Cemal bey'in kýzý Esin idi en çok alýnan...Anne babalarý her
hafta sonu görüþüyorlar, Hande ve Esin birlikte oynuyorlardý her
Pazar... Nasýl olur da kendi yerine Hacer'i seçerdi? Çok gururu
kýrýlmýþtý Esin'in... Hande ile konuþmuyordu.
Bir gün, Hande ve ailesi, Esinler'le dað köylerinden birinde
gerçekleþtirilecek bir panayýra katýlmak için sözleþtiler..
Hande, gene Esin'in somurtacaðýný bildiði için gitmek istemiyordu.
Ýçin için de Hacer'e kýzmaya baþlamýþtý, arkadaþlarý ile arasýnýn
bozulmasýna sebeb olmuþtu. Neden sanki bu kadar daðýnýktý, neden her
þeyi iki kerede anlýyordu, yoksa aptal mýydý?
Sonra menekþeleri hatýrladý. Hemen düþüncelerinden utandý. Hacer,
farklý diye yargýlamamalarý gerekiyordu. Hacer'in kimsenin bilmediði
güzelliklerini keþfedecekti. Buna tüm gücü ile inandý.
Tam umduðu gibi olmuþtu. Esin, somurtarak karþýsýnda oturuyordu.
Hande ile konuþmuyordu. Hande, canýný sýkkýnlýðýndan biraz dolaþmak için
annesinden izin aldý. Köy yolunda yürümeye baþladý. Hava iyice soðumuþ
ve ayaz iyice artmýþtý. Kar atýþtýrmaya baþlamýþtý. Hande kar'ý çok
seviyordu. Yürüdü, yürüdü... Köye gelmiþti...
Bir evin önünde durdu. Evin penceresindeki saksýya gözü iliþti.
Gözlerine inanamýyordu, bunlar mor menekþelerdi...
Ama kýþtý ve menekþeler soðuðu hiç sevmezlerdi, eve doðru bir adým
attý, kapýda beliren gölgeyi çok sonra fark etti. Bu Hacer idi. Hande'ye
gülümsüyordu... "Hoþgeldin Hande" dedi Hacer, biraz ürkek "Buyurmaz
mýsýn?"
Þaþkýnlýkla kapýya doðru ilerledi Hande ve içeri girdi. Oda,
sýcacýktý. Odun sobasý her yeri ýsýtmýþtý. "menekþeler" diyebildi sadece
Hande, "bu soðukta???"
Hacer gülümsedi: "Onlar annem için, annem onlarý çok sever." Sonra
yatakta yatan kadýný fark etti Hande.
- "Annen hasta mý?" dedi. Hacer: "Evet, 2 sene önce felç oldu, ona
ben bakýyorum. Bizim kimsemiz yok. Bir tek ineðimiz var, onunla
geçiniyoruz ama tüm iþler bana baktýðý için derslere çalýþacak pek
vaktim olmuyor." dedi Hacer utanarak...
Bir de dedi: "Bizim köyden þehre araç yok, bu yolu her gün yürüyorum
o yüzden de çok yorgun okula geliyorum dersleri anlamakta güçlük
çekiyorum." Hande'nin gözleri dolmuþtu...
Dýþarýdan gelen ses ile kendine geldi. Annesi onu arýyordu. Çok
merak etmiþ olmalýydý... Dýþarýya koþtu ve annesine sarýldý,
aðlýyordu... Bir müddet sonra "Anne, bu Hacer!" diye tanýþtýrdý sýra
arkadaþýný...
Hacerler'e gidip Hacer'in yaptýðý sýcak çorbadan içtiler birlikte.
Hande, annesine anlattý Hacer'in hayatýný, aðlýyarak. "Bir þeyler
yapalým anne"dedi...
O hafta, annesi ve Hande, Hacerler'e gidip annesi ve Hacer'i kendi
evlerine taþýdýlar... Hacer, artýk Handeler'den okula gidip geliyordu.
Ne daðýnýktý, ne de aptal... Sýnýfýn en iyi öðrencisi olmuþtu...
Seneler geçti... Hacer ve Hande bir arkadaþ deðil, bir
kýzkardeþlerdi artýk...
Mor menekþeler Handey'e Hacer'i armaðan etmiþti... Hacer'e ise; hem
Hande'yi, hem hayatý...
Seneler sonra ikisi de evlendi... Hacer þimdi bir doktor...
Hande'den vicdanýn ne kadar önemli olduðunu öðrendi. Hastalarýna
vicdaný ile birlikte þifa daðýtýyor...
Hande ise; bir öðretmen...
Çocuklara farklý olan þeyleri sevmeyi de öðretiyor... Bir kýzý var.
Adý: HACER MENEKÞE...
Hayatta en çok sevdiði iki þeye birini daha ekledi Hande.
Hacer Menekþe, teyzesi Hacer'i çok seviyor ve annesine teyzesi için
her gün teþekkür ediyor...
SEVGÝNÝZE KESÝNLÝKLE ÖNYARGI SOKMAYIN. DAÝMA KARÞINIZDAKÝNÝ
DÝNLEYÝN... GÖRECEKSÝNÝZ KÝ ÖNYARGISIZ BÝR ÞEKÝLDE YAKLAÞIRSANIZ,
YORUMLARINIZ DAÝMA ÝSABETLÝ OLACAKTIR...
HERÞEY, SEVÝNCEYE KADAR FARKLIDIR....
SEVDÝKTEN SONRA ÝSE; SEVGÝNÝN DÝLÝ HEP AYNIDIR...
(Melda hanýma teþekkür)
|
Gönderen: 28.12.2005 - 02:42 |
|
|
|
621 Mesaj -
|
|
|
S.a Kardesim...
O güzel yüreginize saglik...! Bayadir bu kadar güzel bir ibretlik gercek okumamistim.. Allah (c.c) razi olsun.. Mor Menekseler? Allah (c.c) nasib kismet edince neler olmuyor ki?
SEVGÝNÝZE KESÝNLÝKLE ÖNYARGI SOKMAYIN. DAÝMA KARÞINIZDAKÝNÝ DÝNLEYÝN... GÖRECEKSÝNÝZ KÝ ÖNYARGISIZ BÝR ÞEKÝLDE YAKLAÞIRSANIZ,
YORUMLARINIZ DAÝMA ÝSABETLÝ OLACAKTIR...
HERÞEY, SEVÝNCEYE KADAR FARKLIDIR....
SEVDÝKTEN SONRA ÝSE; SEVGÝNÝN DÝLÝ HEP AYNIDIR... Allah´a emanet olun.
|
Gönderen: 09.07.2006 - 11:17 |
|
|
|
601 Mesaj -
|
|
|
Herseyin yegane sahibi Hakim-i Mutlak, yarattigi herseyi ya bir hikmete binaen yaratir, yada; Sani-i Zülcemal rahmet ve güzellikleri kendine tecelligah yapar.
Onu görebilecek göz ister.
Herkes bakar amma,
göremez.
Aktas Kardesim!
A.R.O.
|
Gönderen: 09.07.2006 - 13:34 |
|
|
|
|
çok güzel bir hikaye Allah razý olsun..
|
Gönderen: 09.07.2006 - 13:39 |
|
|
Şu an Yok üye ve 1711 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.
[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye] |
|
|
|
Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve
afiyet dolu ömür dileriz:
Amal (43), jalusi (53), türkmen (46), yaðmurlugö.. (40), erkanemre (49), hezari (38), amilullah (36), BabaHoroz (54), kadirdurmaz (60), REFÝKGÜL.. (62), jeoasunbul (39), cenk63can (44), dj-crazy (37), MeRyEm88 (37), turker51 (49), ademeren2003 (45), __Mustafa__23 (43), sümeyye 57 (62), trabzon_tatlisi.. (37), zefura (42), seferi2002 (42), interkurt (43), ewerest (44), Liva_01 (47), servetgünay (48), hilal-gizem (37), Mühacir (78), güller (44), mba002db (51), aleyna11 (38), essay (55), BEDRÝYE (46), mehmet guzel (48), busra1988 (37), LEBBEYK33 (45), MEHTAP2005 (46), bushrakkos (37), el-hekim (54), kadiro (51), Sevimcik (41), tolga29 (51), güvenagirkaya (40), umudum_yar&yacu.. (38), bayram72 (53), uzay (57) |
|
|
|
|
|