0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » EDEBİYAT / MAKALE / ŞİİR » İLAHİ & EZGİ SÖZLERİ » EHL-I SÜNNET KASIDESI

önceki konu   diğer konu
1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
Gast maruf  
EHL-I SÜNNET KASIDESI
Misafir
Ehl-i Sünnet Kasidesi


Ehl-i sünnet i'tikâdi, sana önce, lâzim olan,
Yetmisüç firka var, ammâ, Cehennemlik geri kalan,
Müslimânlar, hep sünnîdir; cümlenin reîsi Nu'mân.
Cennet ile müjdelendi; îmânda bunlara uyan.

I'tikâdi saglam edip; sonra islâmiyyete baglan!
Islâmin bes sartini yap; harâmlardan sakin hemân!
Bir günâhi isler isen, tevbe et, kaçirma zemân!
Kim ki uymaz islâmiyyete, birgün olur, elbet pismân.

Dinsize sakin aldanma, mahv olursun sen de, amân!
Tatli söze inanirsan; olur sonra, hâlin yamân!
Iki yüzlüler çogaldi: disi melek, içi yilan,
Tuzaga düsürmek için; dost görünür, hem de candan.

Herkes kendin hakli sanir: Kötü der, bana uymayan.
Islâmiyyet terâzidir, odur hakliyi ayiran!
Islâma uymiyan bil ki; dogru yoldan sapik insan.
Bu söze inanir elbet: Târîhi iyi anliyan.

Neden doktora kosuyor; herhangi bir yeri agran?
Çünki, ölmek sevmez kimse; herseyden dahâ tatli, can.
Sonsuz yasamak arzûsu; bende yokdur, var mi diyen?
Ölmek, yok olmak degildir; kabr hayâtina inan!

Cennet sonsuz, Cehennem de; haber verdi, bunu Kur'ân,
Sonsuz derdden sakinmali; hattâ, olsa da, bir gümân,
Buna inanmiyan da var; yarasa kaçar ziyâdan.
Karga çöplükden tad alir; bülbüldür, gülü arayan.

Islâmi elbet sevemez, nefse, keyfe düskün olan.
Bu ikisi, bir olur mu? Ayridir iyi, fenâdan!
Müslimânlar, hakki tanir, her mahlûka eyler ihsân,
Îmânsizlar, yilan gibi; lezzet alir can yakmakdan.

Amân yâ Rabbî el'amân; ne müskilmis âhir zemân,
Din bilgisi unutuldu; pek azaldi nemâz kilan,
Mason olanlar, sinsice; dîni yikmakda her yandan,
Komünistlerde iskence; müslimâna ölüm, zindân.

Bugünkü saskin hâlleri, eylemisdi, Resûl beyân.
Demisdi: (Birgün gelecek; garîb olur, bana uyan.
Her evde, çalgi çalinir; isitilmez olur ezân,
Âlim bulunmaz bir yerde, câhillere kalir meydân!

Mü'minler, olur zevalli; kâfirler, sanki Süleymân,
Kadina uyar her erkek; olur evde hâkim, zenân,
Yüksek binâlar yapilir; kelb disi gibi apartman.
Yolculuk sür'atli olur; uzaklik kalkar aradan.

Zekâ, çok sey bulursa da; gaflet, gitmez insanlardan.)
Birgivî[1] kitâbda yazdi, eyledi çok hadîs beyân:
Kiyâmet alâmetleri, çikar, birbiri ardindan,
Alâmetlerin meshûru, serhos olur; pek çok kesân.

Âlim diye tanitilir, dinden haberi olmiyan.
Zâlime ikrâm olunur, kurtulmak için belâdan.
Hayâsizlik pek çogalir, deyyûslara kalir meydân,
Insanlarin en alçagi, Moskovada okur fermân.

Herkes kendin âlim sanir, Müslimâna denir nâdân.
Dogru konusan azalir, yalanci söyler durmadan.
Çok medh edilen kimsede, bir zerre bulunmaz îmân,
Erkekler de kadin gibi, ipek giyer, sikilmadan.

Ginâ, zinâ san'at olup, kiz yerine geçer oglan.
Kadinlar dar libâs giyer, hep açilir baldir, gerdan.
Fitne kaplar her tarafi, adam öldürülür yokdan.
Bid'at yayilir her yere, kalmaz sünnetlere uyan.

Deccâl gibi vicdansizlar, uydururlar binbir yalan,
Bir kimse dogru söylerse, saldirirlar her tarafdan.
Erkekler dînini bilmez, taskinlik eder çok nisvân,
Emr-i ma'rûf unutulur, fisk emr eder saklaban.

Islâmiyyet kötülenir, harâm islenir her yandan.
Müslimânlik lâfda kalir, ses için dinlenir Kur'ân.
Mü'mine gerici denir, kayrilir mürted olan.
Bunlarin hepsi muhakkak, olur kiyâmet kopmadan.

Büyük alâmet Deccâldir, çikacagi yer, Horasân.
Sonra, Sâmdaki Câmi'e Îsâ inecek semâdan.
Bir hadîsde buyuruldu, (Kizim Fâtima evlâdindan,
Babasi Abdüllah olan, Mehdî adinda bir civân.

Çikip dine kuvvet verir, cihâna yayilir îmân,
Îsâ aleyhisselâmla, birleserek ol pehlivân.
Deccâli da öldürürler, dünyâ dolar adl-ü emân.
Ye'cüc Me'cüc adindaki, kavim çikar sed ardindan.

Sayisi milyonlarcadir, her tarafda dökerler kan.
Dâbbet-ül-erd çikar sonra, Mekkede Safâ altindan.
Dag kadar bir hayvandir, ayirir iyiyi fenâdan.
Dahâ sonraki alâmet, günes, dogacakdir garbdan.

Kâfirler bunu görünce, îmâna gelecek cem'an,
Fekat, kabûl olmaz artik, dogru yola gelen mihmân.
Alâmetlerin biri de, Adenden çikan bir duhân.
Kâ'beyi yikacak hem de habes renkli birkaç yaban,

Yer yüzünde kalmiyacak, büyük ni'met olan Kur'ân.
Müslimânlar hep ölecek, yasiyacak ehl-i tugyân.
Her kötülügü yapacak, insan adli canaverân,
Lâkin Hicâzdan bir ates, verip herkese heyecân.

Saskin, azgin dolasirken, kiyâmet kopar nâ-gehân.
Dahâ neler olur, ammâ söyleyemez onu, lisân.)
Ne hazîndir, ne yazikdir; Ma'bûd oldu, falan filân,
Ilâhî, sen korumazsan, olur hep sonumuz giryân.

Bu irtidâd modasinda; isimiz suç, günâh, isyân.
Insanlar, yolu sasirdi; gemisin kurtaran kaptan!
Etrâfimin zulmetinden, beni de kapladi nisyân.
Ömür geçdi, pek sür'atle, uyan gönül, artik uyan!

Hep, bu dünyâya çalisdin; âhiretin oldu ziyân.
Düsdün bedenin pesine, kalbini eyledin vîrân.
Akla, ilme hiç uymadin; nefs oldu, sana kumandan,
Geçdi gençlik, hep gafletle; dünyâ hirsindasin el'an.

Nasîhat hiç dinlemedin; yoldan çikdin, sanki sekrân.
Dünyâ zevklerine daldin; simdi hâlin âh-ü figân.
Hâinler aldatdi seni; sandin sonsuz bu deverân.
Didinmeler, bosa gitdi; yâr olmadi, servet sâmân!

Islâmiyyete uyan kimse, anladim olur sâdümân,
Ne yazik, ömrü uçurdum, ye'is çökdü, her tarafdan,
Keski, Kur'âna uysaydim; olurdum, ebedî sultân,
Dünyâya mâlik olsa da; kalmiyor insân bî pâyân!

Hani Dârâ ve Iskender; hani Roma, hani Yunan?
Hani Nemrud, hani Fir'avn; hani Kârun, hani Hâmân?
Hani Cengiz, hani Hitler[1]! nesi kaldi, zikre sâyân?
Edison[2], Markoni, Pastör, âhiretde bulmaz ihsân!

Dünyâya fayda verenler; sanma olur, kâmil insan!
Yilandan tiryak yapilir; zehir olur ba'zan derman!
Sakin bakma görünüse, insanin kemâli, îmân!
Îmân eden, tenbel olmaz; çalisiniz! diyor Sübhân,

Tenbeli ve gericiyi; zem etdi Nebiy-yi zîsân,
Bir hadîsde buyurdu ki (Rabbe mahbûbdur, çalisan!)
Rûhu da, düsünmek lâzim; hep bedeni besler, hayvân!
Bu bedenin saglamligi; geçer, sanki âb-i revân!

Evet, beden lâzim, çünki; odur, rûhumuz tasiyan.
Her birin korumak gerek, böyle olmali, müslimân!
Nebiyyullah, bos durdu mu? Iyi düsün, eyle iz'an!
Eshâbin hepsi olmusdu; sulhda üstâd, harbde arslan.

Bunlari bildigim hâlde, nefse uydum, hâlim lerzân.
Günâhlardan sakinmadim; böyle mi olurdu sükrân?
Hilmi ümîdini kesme, Rabbinin ismidir, Rahmân!
Ilâhî imdâd et bize; etrâfimiz sarmis düsman!

Kitâb, gazete, film, radyo; olmus hepsi birer seytân.
Bunlar dogruyu gösterse; olur idi, hepsi burhân.
Bilgi, fen kaynaklari da; niye aceb, böyle husrân?
Yeni fizik, modern kimyâ seni gösteriyor, her ân!

Her zerre diyor, Allah var; atomdan tâ be âsümân!
Fekat, bunlari gören yok; kalblerden silinmis irfân.
Hakka inâd edenlere; olur dünyâ elbet zindân!
Avrupa, Amerika hem; Asyada da, niçin buhrân?

Çünki, Hakki görmiyorlar; kafalarini sarmis dumân,
Maddede yükselmis ammâ; haberi yok insanlikdan!
Râhat, huzûr beklenir mi komünizm ve masonlukdan?
Se'âdete kavusamaz; islâmlikdan uzaklasan!

Moskova radyosu hergün; dine çatdi, bu Ramezân.
Çok alçakça, pek nâmerdce; Islâma eyledi bühtân.
Küfr, devâm ederse de; zâlimler kalkar aradan,
Zâlime imhâl ederim; ihmâlim yok! dedi Yezdân.

Müslimânlar üzülmesin; Kur'âni hifz eder Deyyân!
Târîhde hep böyle oldu; küfrde geldi, Peygamberân,
Dünyâyi zulmet basinca; dogar idi sems-i tâbân,
Simdi de hidâyet semsi; dogacak, Anadoludan!

Hidâyete ermek için; Habîbullah, verdi imkân!
Habîb ne demek? Düsünse; kemâlini anlar, insân.
Yâ Rab! büyük nebîdir O; köleleri, olur sultân!
Bir kalbe sevgisi dolsa; eder envâr, ondan feyzân.

Niye görünmüyor o sems? A'mâ olmus, bütün cihân,
Sonsuz ni'met, büyük seref; Onu sevmekde, bî gümân.
Onun sevgisine vallah; mâlim, cânim olsun kurbân!
Sekerin tâdini bilmez; agzina koymiyan bir ân.

Günâhkârim, yüzüm kara; fekat kalbim, askla lem'ân.
Askîle pek çok yas dökdüm; sâhiddir, hâk-i Erzincan!
Bu sevgi, cürme son verdi; hâlim oldu, nâle figân.
Bilinmez son nefes, ammâ; se'âdete budur nisân!

Ni'met, Onu sevmek imis; oldu bana simdi iyân!
Habîbin yaninda olsun; bu aski bizlere sunan!
TürkKizi



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son maruf tarafından, 24.08.2004 - 15:29 tarihinde.
Gönderen: 24.08.2004 - 15:26
Bu Mesaji Bildir   Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1416 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
ilhan29 (55), bozadeniz (43), islamboy84 (40), küçük &t.. (49), teknur (50), hlim (51), veleye (60), Abdullah_78 (46), sefa60 (45), Gaziantepli (34), sivasliunsal (48), mcu (44), asess (45), akif21 (61), mimar_sophie (44), mamusali (49), Bilal_YETER (41), edare (42), terrazi (43), FaTMaNuR (60)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.71131 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.