0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » K İ T A P / K Ü L T Ü R / S A N A T » KİTAP & DERGİ » ((( *** SECCADENİN HiKAYESi *** )))

önceki konu   diğer konu
5 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Gönderen
Mesaj
rifat56 su an offline rifat56  
((( *** SECCADENİN HiKAYESi *** )))
5108 Mesaj -

Artýk havalar iyiden iyiye ýsýnmýþtý. Dallarda kirazlar salkým saçaktý. Dut aðacý dutlarýmý toplayýn der gibiydi. Bu çaðrýya kulak verilmezse bir süre sonra dut aðacý artýk iyice ballanýp aðýrlaþan dutlarýný tutamaz ve patýr patýr yerlere býrakýr bilirsiniz.
Seccade iþte böyle bir havada sandýktaki yerinden çýkarýlýp havalansýn diye balkondaki iplere asýldý. Ilýk rüzgâr onu en yumuþak nefesiyle incitmeden silkeledi. Nar aðacý eðilip güzel çiçekli dallarýyla selamladý onu. Gülfidaný seccadenin üstündeki gül motiflerini tanýyýp eski bir dostu görmüþ gibi uzaktan fakat içten bir selam gönderdi. Serçeler balkon ipinde çabuk ve ürkek gezintiler yaparak incelediler onu. Sadece en aç gözlü olan bir tanesi seccadenin parlak saçaklarýndan çekiþtirdi. Sonra yalnýzlýðýndan korkarak uçup gitti. Hiçbir serçeyi yalnýz yakalamak mümkün deðildir zaten.
Ne görmüþ geçirmiþ bir seccadeydi bu. Kimler koymamýþtý alnýný ona. Severdi hepsini. Ama en çok alnýný secdede uzun tutan bir çocuk vardý. Onu sevmiþti. Çocuk sonra büyümüþ ve kim bilir nerelere gitmiþti. O gittikten sonra namaz kýlan da pek kalmamýþtý. Seccade, katlandýðý yerde mahzun mahzun mübarek ramazaný beklerdi. Bayramýn ilk günü de çok mutlu olurdu. O zaman onu koltuk altlarýna sýkýþtýrýp camiye koþarlar; daracýk da olsa bir yere sererlerdi. Bayýlýrdý seccade cemaate.
Bazý mübarek günlerde evin hanýmý onu alýr kýbleye doðru serip üzerinde tesbih çekerdi. Sanki o zaman okyanusa bir pencere açýlmýþ gibi ferahlardý seccade. Yüzünü kýbleye çevirip yatmanýn sükûnetiyle o da zikrederdi. Kýbleden esen aydýnlýk rüzgarla ürperir, insan olup baþý secdede olmayý isterdi. Fakat bilirdi ki zordu insan olmak. Ýnsanlar daima öylesine bir telâþe ya da dalgýnlýk içindeydiler ki. Belki de bu yüzden seccade uzun süre sandýktan çýkmamýþtý. Orada sevgili arkadaþý tesbihle birlikte aylarca beklemiþlerdi.
Tesbihin parlak yeþil tanelerinin her biri zikreden parmaklarla iyice ýþýldamýþtý. Tam tepesinde bir tavus kuþunun kuyruðunu andýran uzun ve renkli bir saçaðý da vardý. Tesbih bu saçaðýyla övünür gibiydi biraz. Ama seccade gereksiz bulurdu bu süsü. Zikir nurdan bir süs olarak yeterliydi zaten onun üzerinde.
Birlikte bekleþtikleri bu ilkyaz gününde sandýktan çýkarýldýklarýnda çok sevinmiþlerdi. Tesbih seccadenin arasýndan kayýp yere düþtüðünde evin büyük kýzý atýlýp onu hemen almýþtý yerden. Seccadenin bu ne edep demesine kalmadan tesbihi boynuna geçirivermiþ, püskülünü aþaðýya sarkýtmýþtý. Zavallý tesbih o günden sonra bir kolyeye dönüþmüþtü. Fakat bu onu çok üzmüþ, taneleri gün geçtikçe solmuþ ve kararmýþtý. Sonunda kýzýn boynundan çýkarýp çöpe atacaðý kadar çirkinleþmiþti.
Seccade sallandýðý yerden geçmiþ günlerini hatýrlayýp hüzünlendi. Artýk akýbetinin ne olacaðýný pek kestiremiyordu. Tesbih kolye olduysa beni de paspas yaparlar belki diye düþündü. Zaten evdeki Kuran'a bile dantelden bir çanta örülmüþ duvara asýlmýþtý. Perþembe geceleri bile açýlýp okunmuyordu artýk Yasin suresi. Evdeki duvarlar da bu sesi duymayý beklerken sýkýntýdan çatlayacak gibi olduklarýný söylemiþlerdi ona. Koltuklarda hastalýklý bir yeis, yerdeki halýda bile gergin bir hava vardý.
Duvardaki kederli saat, çok deðerli vaktin sürekli, hiç durmadan geçtiðini haber veriyordu. Saat baþý çaldýðý acý gonk'larla insanlara sesleniyordu. Fakat bundan ders alan yoktu. Vakit insanlarýn üzerinden bir su gibi akýp gidiyordu.
Saatin üzerindeki akreple yelkovan, birbirini çok seven ama pek nadir kavuþan iki arkadaþ olarak vaktin darlýðýný pekiyi bilmekteydiler. Seccade onlarýn bir gün içinde tam on ikide, biri beþ geçe, ikiyi on geçe, üçü çeyrek geçe, dördü yirmi geçe, beþi yirmi beþ geçe, altý buçuk, yediye yirmi beþ kala, sekizi yirmi kala, dokuza çeyrek kala, ona on kala, on bire beþ kala ikiþer dakikalýðýna buluþtuklarýný birçok defa görmüþtü. Hemen her buluþmalarýnda vaktin ne kadar azaldýðýný haber verirlerdi birbirlerine. Baþlarý akan zamanýn uðultusu içinde dönen deðirmen taþlarý gibi dönerdi. Ama her buluþmalarýnda uyanýr, en deðerli þey vakit diye seslenirlerdi birbirlerine.
Seccade onlarýn dakikliðinden etkilenir, onlara büyük saygý duyardý. Kendisine saygý gösterilmezse akrebin iðnesi gibi sokar insaný zaman diye düþünürdü. Ama saygý duyarsak yelkovan kuþunun kanadý gibi havayý incecik yararak ilerleriz zamanda. Tarar kanattan radarlar boþluðu. Bu boþlukta radara ýþýldayan en deðerli þey nedir bir zikirden baþka. Yýldýzlar gibi yanýp söneriz yerküreden. Onlarýn bizi selamlamasý gibi yukardan.
Seccade, zaman üzerine bir þiir mi yazmaya baþlýyorum yoksa dedi. Ayrýca yel kovanýn zaman gibi esip geçen bir rüzgârý kovaladýðýný da düþünmeye baþlamýþtý. O sýrada ezan okunmaya baþladý. Seccade, göðsünü gererek dalgalanan bir bayraðýn dinlediði marþ gibi gururla dinledi onu. Evrende daðýlan bu ses boþluðun aðýrlýðýný daðýttý, hafifletti. Serçeler yerdeki bir su birikintisinde neþeyle yýkandýlar. Bahçedeki dut aðacý birkaç olgun meyve damlattý yere.
Böylece aradan günler geçti. Seccade balkondaki ipte unutulmuþtu. Güneþ onun artýk zayýflayan kumaþýný iyiden iyiye aðartmýþ, renklerini soldurmuþtu. Çamaþýr asmak için balkona çýkan evin hanýmý onu gördüðünde de tanýnmayacak hale gelmiþti. Hay Allah bu da burada kalmýþ dedi sadece. Naylon poþete koyup kapý önüne býrakýverdiler seccadeyi. Kaderine boyun eðmiþ seccade pek üzgün deðildi. Namaz için imal edilmiþ olmaktan memnun olduðunu düþünüyordu. Yüce bir vazifesi vardý ve bunu çok kolay yerine getirmiþti. Ya ölüm, vazifesini yerine getirmeyen ve zamanýn deðerini bilmeyen bir kimse olduðu sýrada baþýna gelseydi.
Bir eþyanýn çöpe atýlmasý onun ölümü sayýlýr. Fakat bu seccade için pek de öyle olmadý. Çöpleri toplayan temizlik iþçisi onu fark ederek kamyonun bir kenarýna koydu. Evine gidince torbayý açýp onu incelediðinde bir seccade olduðunu þaþkýnlýkla gördü. Artýk seccadeleri de atýyorlar diye kýzdý. Sonra onu þöyle bir silkeleyip duvardaki iki çivinin arasýna gerdi.
Seccade, solmuþ rengine raðmen kendisine bu hürmeti gösteren çöpçüyü çok sevmiþti. Bir süre sonra eski arkadaþý tesbih de donuk kirli tanelerine ve yýpranmýþ püskülüne raðmen baþucundaki çiviye asýldý. Ýkisi de çöpçünün onu alýp kullanacaðý günü umutla bekleyip durdular.


(Bu hikâye, Ayla Abakýn Salýncak Yayýnlarýndan Doðrucu Davut isimli kitabýnda yer alan 12 hikâyeden biridir.)
gül gül gül gül gül gül gül gül gül gül gül gül gül gül gül

Gönderen: 09.12.2006 - 13:09
Bu Mesaji Bildir   rifat56 üyenin diger mesajlarini ara rifat56 üyenin Profiline bak rifat56 üyeye özel mesaj gönder rifat56 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
önceki konu   diğer konu

Mesajlar Gönderen Tarih
 ((( *** SECCADENİN HiKAYESi *** )))
rifat56 09.12.2006 - 13:09
 ((( *** SECCADENİN HiKAYESi *** )))
astaravista253 09.12.2006 - 13:11
 ((( *** SECCADENİN HiKAYESi *** )))
tutkunadem 09.12.2006 - 13:25
 ESSELAMÜN ALEYKÜM VERAHMETULLAH:
(-Vefalim-) 09.12.2006 - 13:57
 ((( *** SECCADENİN HiKAYESi *** )))
-bahar- 06.09.2007 - 18:26

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1312 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
hicran_50 (37), usri_yusraa (37), DÝYARBAKIR.. (33), ahmet_erdogan33.. (38), eryal (62), ((-AySeNuR-)) (29), Memet (43), berfo2004 (44), HÜKÜM (54), nerro_22 (34), engin03 (39), cenngiz (55), apo28 (41), KalbiGüzelKiz (41), ismail36 (38), hakikat_nuru (46), gencolhan (48), roket (39), yasarozdemir (44), harbi (55), yusuf_k9 (44), bhdr_84 (40), tugbali (37), orhan yurt (53), mehmet balaca (43), Mehmet Balaca (43), serkantokmak (49), rabiaaslan (39)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.63179 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.