*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 1292 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Pazartesi, 23. Aralık 2024 - 07:58

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » TÜRKİYE VE DÜNYADA SİYASET » CEBRAİL PARTİ KURSA OY VERMEM

önceki konu diğer konu

1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	ord_prof

CEBRAİL PARTİ KURSA OY VERMEM

93 Mesaj -

ABD’nýn Ýþgal Projeleri Karþýsýnda Farklýlaþan Tutumlar

Amerikan emperyalizminin Müslüman halklarýný modern çaðýn köleleri yapma çapasý Türkçe’ye BOP diye bir sözcük kazandýrdý. Bu proje hedefleri, stratejileri, senarist ve aktörleri ile çok belli olmasýna raðmen proje üzerine kitaplar dolusu yazýlar yazýldý ve yazýlmaya devam edilmekte. Tabii ki iþgal ve neo-sömürgeci projenin tahlil edilmesi ve baþarýsýz kýlýnmasý için karþý bir stratejinin ortaya konulmasý açýsýndan bu duyarlýlýk önemli bir geliþmedir. Çünkü projenin tehdit algýsýný ifade eden “Ortadoðu totaliter rejimleri, umutsuzluðun ve öfkenin pençesin de oldukça, ABD ve müttefiklerinin güvenliðini tehdit eden insanlar ve akýmlar üretmeye devam edeceklerdir” cümlesi Ýslami ve Müslümanlarý kendi gelecekleri , çýkarlarý ve hayat tarzlarý karþýsýnda birincil tehdit olarak gördüklerinin en acýk ifadesidir.

Kapitalist bir yaþam tarzý içerisinde sýnýrsýz bir özgürlüðün vataný olarak kurulduðu ifade edilen ABD, özgürlük denilenin aslýnda kapitalizme hizmet eden bir maþadan öteye gitmediði, soykýrýmlarý, köleleþtirilmeleri, iþgalleri, emperyal arzularý ve insanýn insana ve/veya insanýn maddeye kulluðunu kamufle etmenin dýþýnda erdemli bir anlam taþýmamaktadýr.Bu yüzden Amerikanýn özgürlük erdemine dayanarak yükseldiðini kabul etmek doðru bir tespit olamaz.[1] Ancak ABD’nin kendi özgürlüklerinin yerine güvenliði koyarak çöküþe gittiði öngörüsü doðrudur

ABD eski dýþiþleri bakaný Madlane Albright bir televizyon programýnda Irak savaþýnda ölenler için “zor bir karardý ama buna deðdiðini düþünüyorum” diye konuþmuþtu. BOP hazýrlayanlarda þimdilerde ayný þeyleri diyebiliyorlar. Üzerine milyonlarca masum insanýn kaný ve gözyaþý adýna toz kondurulmayan ise ayný uzmanlarýn ifadeleri ile “Avrasya Havzasýna ve enerji koridorlarýna hakim olan dünyaya hakim olur” þeklinde formüllleþtirilen petrol ve pis kapitalist çýkarlardýr. Bu formülasyon dünya halklarýna anlatýlýrken soðuk savaþ sonrasý öncelikle ‘haydut devlet’ kavramý icat edildi. Bush döneminde ise 11 Eylül ile planlarýnýn uygulanmasý için fýrsat doðduðunu gören neo-con lar ‘önleyici güç kullanýmý’ diye bilinen ‘Bush Doktrini’ piyasaya sürdüler. Kendi yaþam tarzlarýna tehdit olarak gördükleri düþman algýlarý konusunda yeni tanýmlamalara gidenler bu tehdit odaklarýný olgunlaþmadan imha etme þeklinde ki doktrini sistemleþtirmeye baþladýlar. Bush yönetiminin bu doktrini geliþtirmede Ýsrail ve Katil Þarondan ilham ve destek aldýklarýný da eklemek gerekir.

BOP Karþýsýnda Farklý Duruþlar

Projeye karþý tutumlarý þu þekilde özetleyebiliriz.Birincisi projenin tümünü benimseyen ve destekleyenlerdir . Bunlarý iþbirlikçi iktidarlar , azýnlýklar (Irak özelinde Kürtler) ,elit aydýn ve alim kesimler seklinde örneklendirebiliriz. Projenin sýyasý,ekonomik ve sosyal yönlerine olumlu bakanlar ise genelde yaþadýklarý coðrafyalarda ki olumsuzluklara duyarlý olup bunun kendi iç dinamikleri yerine dýþarýdan empoze ve dayatma ile daha köklü deðiþimlerin kýsa vadede olabileceðine inananlardýr. Bu kesimlerin bunun dýþ faktör vasýtasýyla gerçekleþtirme arzusu iktidarý Ýslami muhalefete býrakmama düþüncesinin de bir tezahürüdür.Ekonomik gerilik,özelde okur-yazarlýk oranýnýn genelde ise eðitim durumunun çok düþük olmasý, sosyal adaletsizlik ,yüksek iþsizlik ,verimsizlik ,saðlýk problemleri ,kadýn sorunu gibi konularýn halledilmesi gereken sorunlar olarak her gün hissedilir olmasý BOP kapsamýnda bu problemlere aþýlacaðýna yoðun bir vurgunun bulunmasý bu elit , entelektüel kesimlerin sempatisini neden olabilmektedir. Türkiye den bazý kalemlerde BOP ile dinde bir dönüþtürülmenin hedeflenmesi projenin siyasal, sosyal ve ekonomik amaçlarýný tartýþmalý kýlýp zarar vereceðinden çekinmektedirler.[2] Bu ifadelerle ,aman iþin içine “Ilýmlý Ýslami” katmayýn yoksa tepki alýrsýnýz ile insanlarýn dinlerine dokunmayýn da ne yaparsanýz yapýn düþüncesi sezilmekte Ancak böyle düþünenler þunu gözden kaçýrýyorlar yada inatla görmek istemiyorlar : Problemlerin kaynaðý ‘Ýslam’ deðildir ki ‘Ilýmlý’ hale sokup sorunlarýmýzý aþalým. Sorunlarýn kaynaðýnda yüzyýllarýdýr iktidarlara muhalif olan Ýslamcýlar deðildir ki tasfiye edelim. Bataklýðýn sahipleri ABD ve Ýsrail’e uþak olan yönetimler ve onlarýn anlayýþlarýdýr. Ortadoðu’nun masa baþýnda cetvellerle parçalandýðýný ve mikro-milliyetçilikler (kavimcilik ,aþiretçilik vs. gibi) ile bu parçalanmýþlýðýn kurulan ulus-devletlerde yeniden bir daðýlmaya tabii tutulduðunu unutmamalýyýz. 1920 lerde kurulan Türkiye ve Ýran ve 1950 lerde kurulan Mýsýr , Irak ve Suriye rejimlerinin ortak karakterinin laik – seküler olduðunu yine gözden kaçýrmamalýyýz. Bu ülkelerin yönetimlerinin belli bir süreye kadar ABD tarafýndan el üstünde tutulduðuna , zulümlerine ve ülkelerini hapishanelere çevirmelerine ses çýkarýlmadýðýný da unutmayalým.

Projenin ana damarýný teþkil eden ‘Ilýmlý Ýslam” söylemi ise neo-oryantalist , Islamin protestanlaþtýrýlmasý anlamýna gelen bir süreçtir. BOP’a karþý tavýr aldýðýný gördüðümüz bazý sað-muhafazakar kesimlerin geleneksel din algýsý ile “Ilýmlý Ýslam” projesinin temel kodlarý örtüþmektedir. Bu baðlamda diriliþe ve direnmeye dönük yüze sahip Kur-an merkezli her yeniliðe karþý statükonun devamýndan yana olanlarýn BOP’a karþý duruþlarý da tutarlý deðildir. Kaldý ki bu kesimlerin zaten zihinsel temelleri karþýymýþ gibi göründükleri ‘Ilýmlý Müslüman ve Ýslam” tipi ile örtüþmektedir.

Ilimli Islam , Sol , Kemalistler ve AKP

BOP’a karþý Türkiye de onurlu Müslüman kalemler kadar sol kesimlerden de projenin kodlarýný okuma noktasýnda olumlu fikirlere rastlýyoruz. Buna örnek olarak Fetullah Gülen çizgisinin eleþtirildiði yazýdan þu alýntýyý verebiliriz.“Amerikan emperyalizmi yakýn dönemde deðiþik ülkelerde uygulamýþ olduðu “dine karþý din” modelini, bu sefer iç siyasete yönelik olarak deðil, Ortadoðu’nun biçimlendirilmesi amacýyla dýþ siyasete yönelik olarak radikal islama karþý Amerkanýn kanatlarý altýna sýðýnmýþ olan llýmlý islamý çýkarmak istenmektedir. Dinin eðilip bükülerek ABD emperyalizminin hizmetine verilmesi anlamýna gelmektedir…”[3] Tabii ki fanatik laik kesimlerden ayný tür yorumlar beklenemez. Projede geçen “Ilýmlý Ýslam” tabirlerinden bile huylananlar projeyi red etmemekle beraber Çevik Bir’in deyimi ile ” projenin öngördüðü ’ýlýmlý Ýslam’a dayalý yaklaþýmýn Türkiye için kabul edilemez bir yaklaþým olduðunu” belirterek laikliðe vurgu yapýyor ve “Onlar bizi örnek almak mecburiyetindedir’’ diyorlar.[4]

Ýslam dünyasýnda emperyalist-siyonist güçler ile iþbirlikçi yönetimlere karþý mücadele veren Müslümanlarýn BOP karþýsýndaki izzetli duruþlarýný sevinerek takip ediyoruz. BOP’un gönüllüðü taþeronluðuna soyunarak kendi menfaatlerini korumaya çalýþan Arap devlet adamlarýnda ise o izzeti görememekteyiz. Bunun nedenini ise R.Gannuþi þu þekilde özetlemektedir “Arap devletleri Siyonist kurumlarla iyi iliþkiler içerisindedirler.güvenlik içinde olmak,maddi yardým alabilmek, yaptýklarý yanlýþlarýn üzerinin örtülmesi ve zulme sessiz kalmak için bu iliþkileri devam ettirmek zorundadýrlar.Bunun örneðini ABD nýn isteði üzerine Arap Birliði zirvesinin iptal edilmesi gösterilebilir”[5] Benzer diðer bir örnekte M.Kaddafi’dir. Þahsi menfaatleri ve iktidarý için Batýya ve ABD ye yakýnlaþmak için her türlü taklayý atmaktadýr.Ürdünun ise Ýsrail ve Amerika ile iþbirlikçi tutumu ise kronikleþmiþ bir durumdadýr.

Herhalde bu yüzden olsa gerek Erdoðanýn korsan Ýsrail katilleri için “devlet terörü” ve Filistinde ki katliamlar için “ insanlýk dýþý” tanýmlamalarý ile Tel Aviv Büyükelçisi ve Kudüs Baþkonsolosunu istiþare için Türkiye ye çaðýrmasý Arap medyasýnda büyük yanký yapýyor. Ancak Erdoðanýn bu olumlu çýkýþlarýný haddinden fazla abartarak göklere çýkarmak doðru bir yaklaþým deðildir. Kaldý ki Türkiye- Ýsrail Dostluk grubu bir iki istifanýn dýþýnda devam ediyor ve Ýsraile katliamlarýný sürdürmesi için kaynak olarak 800 milyon dolarlýk yeni Askeri ticaret anlaþmalarý verilmek isteniyor. Erdoðan Katil Þaronun tüm katliamlarýna karþý her insanýn göstermesi gereken doðal refleksi göstermiþtir. Ancak bunlarýn sözde kalmayýp fiilayata geçirilmesi gerekmektedir. Erdoðanýn Ýsraile karþý çýkýþlarýnýn ÝKÖ Genel sekreteri seçimlerinde Türkiyenin adayýnýn seçilmesi için destek arayýþlarýna ve Türk- Ýsrail iliþkilerinde K.Irak konusunda ciddi rahatsýzlýklar oluþtuðu bir zamana denk gelmiþ olmasýný bazý Arap gazetecilerin dikkatinden kaçmamýþtýr.[6] Ancak iktidarlara karþý hoþ görünmenin her türlü versiyonunda usta sað-muhafazakar kesimler AKP ve Erdoðana metiyeler düzmekten kendilerini alamamýþtýr.Abdullah Gül ve Ahmet Davutoðlunun proaktiif bir dýþ politika sürdürdüklerinden dolayý öven Türkiyeli kalemler Erdoðanýn BOP’un baþarýlý olmasý için Ýsrailin durdurulmasý gerektiðini vurgusundaki bir iþgal projesinin kabullenmesi ve aktif rol alýnmasý gerçeðini görmemezlikten geliyorlar.[7]

Projeye Tavýr Alan Ülkeler

Ortadoðu da 22 ülkeyi kapsamý içerisine alan projeye karþý Mýsýr ve S.Arabistan menfi bir tutum alarak soðuk bakýyor. Abdullah Gül Mýsýr ziyareti sonrasý gazetecilerinin sorularý üzerine Mýsýr yönetimi için “BOP’un Ortadoðuya fayda getirmeyeceðini düþünüyorlar. Irak ve Filistin olaylarý ile arasýndaki zamanlama noktasýnda dikkatimizi çektiler. Deðiþimin

yerli karakter taþýmasý gerektiðini yoksa dýþtan empozenin reaksiyonlara neden olabileceðini düþünüyorlar ” dedi.[8] Hatta Mýsýr ve S.Arabistan Amerika da yapýlan ve BOP’un tartýþýldýðý G-8 zirvesine davet edildikleri halde katýlmayarak tepkilerini gösterdiler. Erdoðan ise “demokratik ortak” sýfatý ile çaðrýldýðý toplantýya BOP’a sýcak baktýklarýný ifade ederek gitti. Gazeteci Hüsnü Mahalli ,BOP’ un konuþulduðu NATO zirvesi sonrasý basýn açýklamasý yapan Bush un konuþmalarýný deðerlendirirken[9] Ortadoðu ülkelerine örnek olarak gösterip desteklerini aldýklarýný ifade ettiði ülkelerin (Kuveyt , Ürdün , Umman gibi ) hiç birinde demokrasinin olmadýðýný ve ABD ye tam bir teslimiyetin olduðunu ifade ediyordu.

Mýsýrlý aydýnlar ise BOP’a soðuk bakarak hedef 22 ülkede ki tek parti yada krallýk yönetimlerinin sorumlusunun ABD olduðunu ve bu yüzden ABD nýn iyi niyetli olmadýklarýný söylüyorlar. Ancak buna raðmen bölge rejimlerinin deðiþmesi gerektiðini ifade ediyorlar. BOP’u ABD nüfusunun Ýslam coðrafyasýnda pekiþtirilip artýrma projesi olarak görüyorlar. Türkiye nýn projede aktif rol almasýný ise laik ve Ýsrail- ABD ile iyi iliþkiler içerisinde olmasýndan dolayý iyi bir seçim olarak deðerlendiriyorlar.[10]

Ýslamla Mücadele Yöntemleri ve Figüranlarý

“Onlara: “yeryüzünde bozgunculuk yapmayýn”dendiði zaman: “Biz sadece düzelticileriz” derler ” (2/11)

Bushun Basra ve Guney Asya danýþmaný, Afgan asilli ,neo con,petrol þirketlerinin güvendiði bir isim olan Zalmay Halilzat`in esinin Smity Richardson Vakfý tarafýndan desteklenen raporda Ýslam ile mücadelede takip edilecek stratejiler ve söylemler bulunmakta. Rapordaki direniþçi Ýslam ve müslümanlar ile mücadele noktasýndaki önerileri þu þekilde özetleyebiliriz.

Modernist ve laik müslümanlarin desteklenmesi. Modernistlerin kadrolarýn oluþturulmasý.Laik kurumlarýn etkin kýlýnmasý
Geleneksel müslümanlarýn radikal müslümanlara karþý desteklenmesi. Gelenekseller ile modernistleri birbirlerine yakýnlaþtýrma.
Radikallerle savaþýn sürdürülmesi. Þiddet eylemlerinin sonuçlarýnýn abartýlmasý (Fetullah Gülenýn Nuriye Akman ile yaptýðý röportajda Usama Bin Ladinden nefret ettiðinin üzerine basa basa söylemsi gibi [11] )
Ýslam da din ve devletin birbirinden ayrý olduðunu ve bunu kabul etmenin imaný tehlikeye atmadýðý düþüncesinin desteklenmesi
Batili Ýslam tezinin desteklenmesi. Türk Islami ,Mala Islami ,Amerikan Islami vs. Kavramlarýný yaygýnlaþtýrmak.
Sufizmi desteklemek.[12]

Bu raporda yazýlanlarý okuduktan sonra aþaðýdaki BOP kapsamýndaki yorumlarý daha iyi tahlil edebiliriz. Yine böylelikle kimlerin bu projede aktif rol aldýklarýný görebiliriz. Turkiyede Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý gibi hem ABD de BOP a destek verip Ilýmlý Ýslami kucaklayanlar Nato zirvesi dolayýsýyla projenin örnek ülkesinde Bushla ayni karede görünmekten çekinmiyorlar. Bushun vermek istediði biz Ýslama karþý deðiliz. Biz asil direniþçilere (onlarýn tabiri ile teröristlere) karþýyýz mesajýnýn halk kitlelerine verilmesine ortak olunuyor.

Emperyalist güçlerin Ýslam topraklarýný iþgal etmesine Allahýn Dinine savaþ açmasýna, müslüman halklara esaret gömleði giydirmesine sessiz kalanlar efendilerinin topraklarýnda köleleþmiþ beyinleri ile onlara hoþ görünmek ve dostluk baðlarýný kuvvetlendirmek için ellerinden geleni yapýyorlar. Washington da düzenlenen bir panelde konuþan Þeyh Kabaný, ABD yönetimi küresel zulümlerinde baþarý saðlamasý için tasavvufçular çalýþmasýný önermekte. Çünkü sufiler baþtaki lidere zalimde olsa savaþ açmazlar itaat ederler demektedir.[13]

Cebrail bile parti kursa üye olmam diyen Fetullah Gülen Türkiye yerelinde 28 Þubat sonrasý seçimlerinde DSP ile flört edip Baykal ve Ecevite övücü sözler sarf etmesinin öznelerinin yerini þimdilerde AKP ve Erdoðan- Gül ikilisi almýþ olmalý. Gülen dünya genelinde ise yaþadýðý ülke olan BAD den olsa gerek Bush ‘un partisi Cumhuriyetçilere üye gibi durmakta. Gülen Cebrail bile parti kursa üye olmam derken þeytanýn dostlarýnýn (Bush ve neo-conlarýn) partisi ile ayný çizgide ilerlemekte. Türkiye de yapýlan hoþgörü ve diyalog eksenli Abant toplantýlarýnýn sonuncusunun Washington da tertiplenmesi bu çizginin devamýný teþkil ediyor.

Efendilerinin topraklarýnda onlarý Ýslama ve müslümanlara karþý bilgilendirmeyenler ise bulunduklarý coðrafyalarda ellerindeki imkanlarla uþaklýk pozisyonlarýný devam ettiriyorlar. Amerikan iþgali altýndaki Irak taký gazetelere yansýyan su resmi iyi okumalýyýz.

Irak ‘ýn yeni yönetimi görevi devralma nedeni ile bir tören düzenliyor. Törende Iraklý bir iman Kur’an-ý Kerimden ayetler okuyor. “Hepiniz Allahýn ipine sýmsýký sarýlýn.Daðýlmayýn .Allahýn sizlere verdiði nimetleri hatýrlayýn. Siz düþman idiniz ve Allah sizin kalplerinizi birbirlerine yakýnlaþtýrdý. Ve Allah’ ýn nimetleri üzerine kardeþ oldunuz.. (3/102)” Burada verilen mesajlar yeni yönetim dinine baðlýdýr, Irak halký bu yönetimi desteklemektedir ,direniþçiler deðil biz müslümanýz ,birlik Allahýn emridir ,bu yüzden yeni yönetim birlik için ABD ile iþbirliði yapmaktadýr[14] seklinde özetlenebilir. Allahýn ayetlerini Ilýmlý Ýslam projesi ile nasýl çarpýtýldýðýna ve müslüman halklarýn bu proje ile edilgen, kaderci bir duruma düþürüleceðini görebiliriz.

11 Eylül sonrasý iþgal projeleri (Afganistan ,Irak ) için Ýslam ülkelerinden yazar , gazeteci ve aydýn tiplerine büyük miktarda paralarýn aktarýldýðý biliniyor. Daha büyük bir proje olan BOP içinde kulis yapýp , halklarýný kaldýrýp ABD yi þirin göstermek isteyenlere yeni kaynaklarýn aktarýldýðýný söyleyebiliriz. Ýslami düþmanla mücadele ettirmek yerine hem düþünce – fikir boyutunda kendi içerisinde bir çatýþmaya gitmesi ve kaos yaþamasý istenmekte hem de Müslümanlarýn Ilýmlý ,Radikal ayrýmý yapýlarak birbirlerine düþürülmesi planlanmaktadýr. Müslümanlar bu oyunu bozmak zorundadýr. Bunun yolu ise kendi dinamiklerini harekete geçirerek , sahih bir din anlayýþýyla Kuran merkezli, tevhit ve adalet þiarlarýyla uzun soluklu bir mücadelenin oluþmasýndan geçmektedir.

Güney Uzun

10.07.2004

Haksöz Dergisi / Temmuz-2004

--------------------------------------------------------------------------------

[1] Mustafa Özel –Anlayýþ Dergisi –Mart 2004 . M.Özel Küçük Amerikanýn Büyük Ortadoðu Projesi baþlýklý yazýsýnda ABD ’nýn kurucularýndan bu yana özgürlük erdemi ile imparatorluk özlemi peþinde koþtuðunu ama þimdilerde özgürlük yerine güvenliðin almasý ile paradigma kaymasý yaþadýðýný ifade ediyor. Burada ki tezine kaynak olarak ta “Her sosyal sistem bir erdeme dayalý olarak yükselir sonra ayný erdemim içinin boþaltýlmasý ile çöker” çýkarýmýný kullanýyor.

[2] Bop’un Ilýmlý Ýslam’ý – Yalçýn Akdoðan – Yeni Þafak -15.03.2004

[3] Devrimci Halkýn Birliði – http://www.halkinbirligi.de – BOP’un En Büyük Saç Ayaðý Ilýmlý Ýslam - Baþyazý

[4] http://www.kenthaber.com – Çevik Bir : Türkiye BOP’un dýþýnda kalamaz – 11.06.2004

[5] Özgür Ýrade – Amerikalýlar Irakta Moðollarý Aratmýyor – Özgür Ýrade – sayý 2

[6] Zaman Gazetesi – 07.07.2004 - Al-Hayat gazetesi - ABDULLAH AL ASHAAL

[7] Altýnoluk Dergisi – Beytullah Demircioðlu – Temmuz 2004

[8] http://www.ntv.com.tr - 07.06.2004

[9] Hüsnü Mahalli – Cnn Türk Haber Akþam Bülteni – 29.06.2004

[10] Mýsýrlý Aydýnlar BOP’a Soðuk Bakýyor.- Aksiyon Dergisi – Sayý 499

[11] Fetullah Gülen Ýle Röportaj – Nuriye Akman – Zaman Gazetesi

[12] Bop`un Islamla mucadele stratejisi . Dunden Bugune Tercuman Gazetesi . 19.06.2004 . Rapor hakkinda daha detayli bilgi icin http://www.rabd.org/publications/MR/MR1716/MR1716.pdf

[13] Umran Dergisi – Haziran 2004

[14] Ahmet Hakan Coþkun ,Sabah Gazetesi – 03.06.2004

http://www.geocities.com/kureseldirenis/ozel/ms46.htm

Gönderen: 02.03.2006 - 12:34

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 1292 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
SaYaCGIN (48), AnneminSariGülü.. (34), kotza1 (55), keremcik (52), fatih GUNES (49), muhsin p.o. (52), tuva (42), Dostluklar_Baki (39), meydan26 (50), mehlika akasya (45), panter32 (50), NÖBETCI (47), baranbari (49), friendsofmehdi (39), tatar_salih (36)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.61957 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.