0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » BÜYÜK ŞAHSİYETLER » Tabiat Kanunları ve Mûcizeler

önceki konu   diğer konu
1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
Ônder23 su an offline Ônder23  
Tabiat Kanunları ve Mûcizeler
569 Mesaj -
Mâddi âlemde görülen varlýklar ve bu varlýklarýn olaylarý birtakým usullere, nizamlara tâbidir. Her varlýðýn bir hassasý vardýr. Bu hassalara "tabiat kanunlarý" denir. Cenâbý Hak, "kâinat" denilen varlýklar makinesini idare için, tabiat kanunlarýný yaratmýþtýr. Varlýklar makinesinin her parçasý, bu kanunlara baðlýdýr. Varlýklar âleminin nizam ve irýtizamý, tabiat kanunlarý vasýtasýyla saðlanmaktadýr.
Tabiat kanunlarý, hergün gördüðümüz, yaptýðýmýz tecrübelerdir. Bunlara "Ýlâhî âdetler ve Ýlâhî sünnetler" adý verilir. Meselâ: Ateþ yakar, su akar, aðaç büyür, güneþ doðar, yaðmur yaðar, zehir öldürür, gibi.
Tabiî hâdiseler hakkýndaki bilgilerimiz ya þahýslarýn müþahedelerine veya baþkalarýnýn görgülerine dayanýr. Ýster, tabiat kanunlarý diyelim, isterse Ýlâhî sünnetler adý verilsin, bu kanunlar, Allah’ýn hikmeti gereðince, asla deðiþmez .

- Allah'ýn âdeti (kanunu) öncedenberi hep böyle idi. Allah'ýn kanununda hiçbir deðiþiklik bulamazsýn. (36).

Maddî hayatta görülen hâdisler, maddî sebeplerden ileri geldiði gibi, bunlar üzerinde maddi olmayan sebeplerin de tesiri vardýr. Kur'an-ý Kerim, bize, âdî sebeplerle beraber, maddî sebeplerin üstünde, bunlarýn hepsine hâkim, Ýlâhî kudrete inanmayý da öðretmekte, herþeyin Ýlâhî iradeye baðlý bulunduðunu bildirmektedir.
Maddî hâdiseler, nasýl tabiat kanunlarýna baðlýysa, mânevî âlemin de kendine mahsus kanunlarý vardýr. Yerde ve gökte vukua gelen olaylarýn kanunlarý nasýl deðiþmiyorsa, harikulâde haller de (Allah’ýn tâyin ettiði zamanlarda peygamberlerin 'gönderilmesi gibi) deðiþmez kanunlara baðlýdýr.
Karanlýk geceleri aydýn gündüzlerin takip etmesi, nasýl tabiat kanunlarýndan ileri geliyorsa, ufuklarýn günah bulutlarýyla karardýðý sýralarda hidâyet güneþinin doðmasý yani bir peygamberin gelmesi de Ýlâhî sünnetlerden ileri gelmektedir.
Kâinat dediðimiz varlýklarý, nasýl Ýlâhî irade idare ediyorsa, hârikulâde haller de doðrudan doðruya Allah’ýn iradesiyle olmaktadýr. Þu halde, tabiî hâdiseler de, harikulâde haller de doðrudan doðruya Allah'ýn iradesiyle vukua gelmektedir.
Peygamberlerde görülen hârikalara "mucize" adý verilir. Peygamberlik mucize ile anlaþýlýr.
Kur'an-ý Kerimde ve Peygamberimizin hadîslerinde, mucizelere "âyet ve burhan" denilmektedir. Cenâbý Hak, tabiat kanunlarýný nasýl yaratmýþsa, harikulâde hallerin kanunlarýný da yaratabilir. Fakat, biz harikulâde hallerin sebeplerini bilemeyiz. Bunu, ancak, peygamberler anlar. Ýlâhî peygamberler, insanlarýn bilemediðini bilir, göremediðini görür, duyamadýðýný duyar. Maddeler âlemini, deðiþmez kanunlara baðlamýþ bulunan Cenâb-ý Hak, peygamberlerini kuvvetlendirmek için, tabiî hâdiselerde de deðiþiklik yapabilir. Tabiî hâdiselerin sebeplerini de, tesirlerini de kaldýrabilir. Böylece, tabiat kanunlarý dýþýnda hârikalarý yaratmýþ olur. Meselâ: Ateþ, yakýcý bir madde iken, peygamber Ýbrâhim’i yakmamýþtýr .

- Biz de: Ey ateþ! Ýbrahim’e karþý soðuk ol. selâmet ol! Dedik.
Mûcizeler, görünüþte tabiat kanunlarýna aykýrýdýr. Her akýl da bunlarý kavrayamaz. Fakat, mucizeler doðrudur. Hakîkattir. Ancak, insanýn bu mucizeleri kabul edebilmesi için, önce, Allah'ýn büyük kudretine göremediði hakikatlere inanmasý lâzýmdýr. Kur’an-ý Kerim, harikulâde hallerin de mümkün olduðunu bildirmektedir; yalnýz mucizelerin Allah tarafýndan gönderildiðini, peygamberlerin onlarý istedikleri zaman yapamadýklarýný anlatmaktadýr ,

- Onlar yeminlerinin en kuvvetlisiyle yemin ettiler ki, kendilerine bir âyet (mucize) gelirse muhakkak ona inanacaklar. De ki: Âyetler (mucizeler) yalnýz Allah'ýn elindedir. (Diledikleri) âyet gelse de onlarýn îmân etmeyeceklerinin farkýnda deðil misiniz? ''
Ancak mucizelere inanabilmek için, gösterilen delillerin son derece saðlam olmasý gerekmektedir. Þunu belirtmek yerinde olur ki, Peygamberimizin mucizeleri hakkýndaki deliller, baþka hâdiselerin tarihî delillerinden daha kuvvetlidir.
Ýnsanlar tarafýndan yapýlmasý mümkün her tecrübeye "fen" adý verilir. Fennin uðraþtýðý saha, yalnýz maddî hâdiseler sahasýdýr. Fen, maddî sahada bir þeyin nasýl olduðunu inceler. Fakat, hiçbir zaman tecrübe sahasýndan dýþarý çýkamaz. Çýkarsa, fen olamaz. Tecrübe edilmemiþ konular, fennin sýnýrlarý içine giremez. Meselâ: Bir insan, fen bakýmýndan, "melek yoktur!" dese, bu söz ilmî olamaz. Çünkü, fennin haricine çýkmýþ demektir. Tecrübe ile isbat edilemeyen bir þeyi inkâr etmek de, kabul etmek kadar, fenne aykýrýdýr. Fen, bir þeyi nasýl olabileceðini inceler. Fakat, niçin olduðunu "felsefe" ye býrakýr. Halbuki insan, bir hâdisenin nasýl meydana geldiðini öðrenmekle beraber, niçin olduðunu da anlamak ister. Fen bir insanýn dünyaya nasýl geldiðini anlatýr. Fakat, niçin geldiðini bildiremez. Bu dünyaya her gelenin öleceðini bildirir. Fakat, nereye gideceðini kestiremez. Fen, hâdisenin yalnýz þeklinden bahseder. Felsefe ise sebebini açýklar. Ancak, felsefenin de hududu akýldýr. Aklýn bulamayacaðý konular, felsefenin yetkisi dýþýndadýr. O zaman söz, "din"in olur. Din, Allah'ýn bir ihsanýdýr. Cenâbý Hak, insanlara aklýn bulamadýðý hakikatleri, peygamberleri vasýtasýyla öðretmiþtir. Fennin dýþýnda kalan, aklýn sýnýrýna giremeyen, felsefeyi âciz býrakan konular, dînin sahasý içine girer. Ancak bu sahada çözülebilir
Gönderen: 05.05.2007 - 12:01
Bu Mesaji Bildir   Ônder23 üyenin diger mesajlarini ara Ônder23 üyenin Profiline bak Ônder23 üyeye özel mesaj gönder Ônder23 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1851 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
zeynep_m (43), Zeyid (47), tombikana (73), gul-ay (38), azkonusur (47), ogztnc (39), CENNETLiK (40), gurbet-35 (53), s.a.v (35), bulbul.ayse (53), serdal (55), abdüssamed (53), ihvanim61 (38), Özhan61 (45), askergil (56), memik (76), datalay (45), WaLTeR (38), arda_birsoy (41), mydoom (46), abdulkadir32 (59), bulent719 (51), atapan (55), ibrahimsenol69 (56), yalnizcanan (47), ebu__yusuf (47), orhangencebay (49), mavi_yolcu (42), bilalakman (45), Büsra_15 (37), medine21 (46), coskun (40), Gurbetten (53), mkutlu71 (46), sedefkurt (40), MACE (41), kanarya60 (44), Merdiyye (89), atis (49)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.75096 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.