*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 1293 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Pazartesi, 23. Aralık 2024 - 13:09

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » TÜRKİYE VE DÜNYADA SİYASET » SABETAYCILAR, SABETAYCILIK.....

önceki konu diğer konu

1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	Berraksu1

SABETAYCILAR, SABETAYCILIK.....

226 Mesaj -

Sabetaycýlar - Mahmut Çetin
Serbest düþünemedikçe ve kadrolu gerçekleri yerle bir etmedikçe zihnimizdeki týkanýklýklarý aþamayacaðýmýz anlaþýlýyor. Eðer komplo hayatýn kendisi olmuþsa, Irak’ý talan eden ABD kurmaylarýnýn hemen hepsi ya yahudi ya da evangelist hýristiyan ise veya Sovyet Devrimi’nin 24 kurmayýndan 23’ü yahudi ise burada komplosuz düþünülemeyeceði anlaþýlýyor. Amerikalý muhalif romancý Mark Twain’ý dinliyoruz: “Gerçek, kurgu'dan daha acayiptir, çünkü kurgu, olabilirlikleri gözetmek durumundadýr; gerçeðin öyle bir zorunluluðu yoktur.” Evet aslýnda hayat, komploya parmak ýsýrtacak kadar acý ve kurgusuz…

I.Sabetaycýlýk konusunda Türkiye’den üç çýkýþ

Sabetaycýlýk konusunda yakýn dönemde gündeme gelen olaylara bakýnca 3 önemli olguyla karþýlaþýyoruz. Bunlardan birincisi Ilgaz Zorlu’nun Evet Ben Selanikliyim kitabýnýn yayýnlanmasý, ikincisi Yalçýn Küçük’ün konuya getirdiði isimbilim merkezli yorumlar ve nihayet Soner Yalçýn’ýn Efendi kitabýyla sunduðu dolgun içerik…

Ilgaz Zorlu’nun çýkýþý

Bunlarý tek tek ele aldýðýmýzda Ilgaz Zorlu’nun çýkýþýný Karakaþ Rüþtü Bey’in Cumhuriyet’in ilk yýllarýndaki çýkýþýndan sonra en önemli ve tarihi bir çýkýþ olarak anlamak zorundayýz. Ilgaz Zorlu’nun çýkýþýný herkes kendi ideolojik duruþuna göre olumlu veya olumsuz görebilir. Ancak onun çýkýþýnýn önemi, ‘içerden konuþan biri’ olmasýdýr. Bunun ötesinde Zorlu, Sabetaycýlar’ýn tabii cephesi Üst-seçkinler’in ülke deðerleriyle ve halkýyla çatýþan safýný terk ederek, yahudi inanç kimliði ile Türk vatandaþý olarak, yerlilerin yanýnda yaþama iradesini ortaya koymuþtur. Bu gözden uzak tutulmamasý gereken bir durumdur.

Yalçýn Küçük ve Soner Yalçýn’ýn kitaplarý ne diyor ?

Yalçýn Küçük, çýkýþýnýn temel amacýný anti-siyonist bir temele dayandýrýyor: “Mesela Ýsrail, Cumhuriyetin kurucusunun (Atatürk’ün) Yahudi kökenli olduðunu deklarasyona hazýrlanýyordu. Türkiye’nin çok önemli ölçüde Yahudi inisiyatifiyle oluþtuðunu deklare etmeye hazýrlanýyordu. Benim çalýþmalarým bunlarý sekteye uðrattý.” Biz burada Ýsrail merkezli böyle bir amacýn yanlýþlýðýný baþtan iþaret etmek durumundayýz.(1) Bu konu daha fazla irdelenerek yanlýþ açýkça ortaya konmak zorundadýr ki, Soner Yalçýn’ýn Efendi kitabýnýn satýr aralarý, Ýsrail merkezli iddianýn gerçek olduðuna dair telmihlerle doludur.

Konuyla dolaylý yoldan ilgili bir hatýrlatma

Ýki Kürt aþireti aralarýnda yýllardýr süren kan davasýný sonlandýrmak için anlaþmýþlar. Milliyet gazetesi olayý tam sayfa iþliyor. Ve barýþ halayý çekiliyor. Ýlginçtir, barýþ halayý Güney Doðu’da deðil, CNN Türk ve Milliyet gazetesinin Ýstanbul Baðcýlar’daki merkezlerinin bahçesinde çekiliyor. Törenin konuðu ise Ýsrail Ýstanbul Baþkonsolosu…

Bunun konumuzla alakasý, karþýmýzdaki ‘deðil ittifaký’ný göstermesidir.

Medya Üst-seçkinler’in sopasýdýr

Medya, sadece kitleleri uyuþturan bir illüzyon deðildir. Medya ayný zamanda Üst-seçkinler’in sopasýdýr. Üst-seçkinler dönüþümlü olarak çatýþtýðý Yeni Bürokrasi ve Anadolu Sermayesi’ni hizaya getirmek için hep medyayý kullanýr. Üst-seçkinler ve ellerindeki medya tekelleri akýl almaz gizli açýk komplolar içindedir.

II.Deðiþen toplum yapýsý içinde Sabetaycýlar’ýn yeri

Konuya benim ilgim ise aile tarihleriyle ilgili olarak ölüm ilaný ve hatýrat kitaplarý merkezleri taramalarýmýn sonucunda ortaya çýkmýþtýr. Bu araþtýrmalar sonucunda ortaya çýkan veriler, Sabetaycýlar’ýn, Türk toplumunun genelinden kendini soyutlayarak varlýðýný sürdüren bir cemaat ol-ma-dýðýný ortaya koymuþtur.

Türkiye’nin sýnýf yapýsýný Eski Bürokrasi, Tekelci Sermaye, Yeni Bürokrasi ve Anadolu Sermayesi gibi yeni bir ayrýma tabi tutabiliriz. Klasik iþçi, esnaf, memur ve köylü tasnifleri bugün için geçerliliðini yitirmiþ bütün bu yýðýnlar, rüzgara göre savrulan insan unsurlarýna dönüþmüþtür.

Biz ve ötekiler

Sabetaycýlýk, Tekelci Sermaye merkezli ve Eski Bürokrasi uzanýmlý (Orhan Türkdoðan hocamýzýn ifadesiyle Üst-zenginler merkezli) bir toplum zeminine oturmaktadýr. Tekelci Sermaye ve Eski Bürokrasi’yi ortak payda olarak alýnca, bu iki toplum kesimini Üst-seçkinler olarak kategorize edebiliriz. Sabetaycýlýk, Türk toplumundan ayrý bir azýnlýk olarak deðerlendirilmese bile, Üst-seçkinlerin katalizör sosyal zeminidir. Sabetaycýlýk, etnik ve itikadi bir zemin olmaktan çýkmýþ zümrevi (sýnýfsal) ayrýmcýlýða dönüþmüþtür. “Biz ve ötekiler ayrýlýkçýlýðýn temel felsefesini oluþturur. Ötekine karþý çýkýlarak ‘biz’ savunmaya çalýþýlýr.”(2) Artýk burada bahsedilen biz, dar manada Sabetaycýlýk deðil, yerli yersiz laiklik saldýrýlarý yapan, kitle kültürüyle yýðýnlarý köleleþtiren, televole’yi topluma model olarak dayatan organize bir Üst-seçkinler örgütlenmesiyle karþý karþýyayýz. Eski Bürokrasi merkezli Tekelci Sermaye uzanýmlý Üst-seçkinlerin ‘ötekini inþa’ faaliyeti üç deðilde özetlenebilir. Türk deðil, Sünni Ýslam deðil ve (cihan hakimiyeti merkezli) Osmanlý deðil. Bunun karþýsýndaki her fikir ve oluþ hali Üst-seçkinlerin kabulüdür. Üst-seçkinler Osmanlý’nýn saray kostümlerini, mutfaðýný, güzel sanatlarýný, ebru ve ince zevklerini, hatta hat sanatý örneklerini bile beðenir. Sadece ve sadece cihan hakimiyeti ülküsünü, Osmanlý’yý Osmanlý yapan deðer ve idealleri, devlet olma bilincini sevmez.

Üst-seçkinler’in laiklik çýðýrtkanlýklarýnýn temelinde hiçbir mukaddesi açýkça yaþayamayan Sabetaycýlar’ýn kýþkýrtmasý vardýr. Dahil olduklarý Üst-seçkin organizmayý onlar örgütlüyor. Sabetaycýlar, “biz yaþayamýyorsak siz de inancýnýzý yaþamazsýnýz” içgüdüsüyle toplumu çatýþan kamplara bölmektedir.

Üst tabakanýn yabancýlaþmasý

Zenginlik kültürü kavramýna ilk defa Thorstein Veblen’de rastlýyoruz. Zenginlik kültürü kavramýný bir yan kültür alaný olarak deðerlendiren ve Aydýnlýktakiler ve Karanlýktakiler adlý incelemesiyle yoksulluk yan kültürünün karþýtý olarak Türkiye pratiðine uygulayan Orhan Türkdoðan hocamýzdýr.(3) Biz bu yaklaþýmdan hareketle konuya yaklaþýyoruz.

Üst-seçkinler nasýl yaþarlar ?

“Oturduklarý evler, devam ettikleri dernek ve kulüpler baþlýca ayrýcalýklý özellikleri teþkil eder. Keza, devam ettikleri kolejler ve yabancý okullar da milli özellikleri yansýtmaz. Sayfiye ve dinlenme yerleri aynýdýr. Seçkin aileler arasýnda evlenme yaparlar. Böylece iktidar yapýsý bu üst sýnýfýn eline geçer. Yönetimi elinde bulundururlar. Akrabalýk iliþkileri güçlüdür. Birlikte yerler, birlikte içerler, yönetimi aralarýnda paylaþýrlar, sosyeteyi de ellerinde tutarlar. Ortak av partileri, tenis oyunlarý yanýnda Çin lokantasýnda yer ve içerler. Kýþý Ýsviçre’de, yazý Ýspanya’da geçirirler. Yat sefalarý, viski, þampanya, astragan kürkleriyle bu yükselen sýnýf kendi kendini yetiþtirmiþ kimseler olarak deðil, düzene kendini uydurmuþ, (kullanýlsýn diye) kendini düzene sunmuþ kimselerdir.”(4)

Wright Mills, Ýktidar Elitleri adlý eserinde toplumun deðer yargýlarýný tahrip eden bu tip üst zenginlere, ‘üst ahlaksýzlar’ adýný vermektedir. Ayný þekilde, sosyolog Gerharda Kessler de üst zenginlerin kimliðini araþtýrýrken þu sorularý cevaplandýrmaya çalýþýyordu: “Rekabette kuvvetli, zengin ve büyük olanlar gerçekten cemiyetin seçme insanlarý mýdýr? Kazananlar çoðu kez en güçlü, en kahredici olanlar, belki görenek ve gelenekleri ve ahlaki kanunlarý dinlemeyenler, belki vicdansýzlar ve hukuk tanýmayanlar deðiller midir? Kessler, zenginliðin davranýþ biçimleri ve ahlaki anlayýþý hakkýndaki bu sorulardan sonra þu yargýya varýyordu; “Cemiyetin yükselmesini bunlardan bekleyemeyiz. Çünkü kazananlarýn ahlakça en iyi olanlardan ibaret bulunmadýðý görülmektedir. Ayný þekilde Thorstein Veblen’e göre, “Egemen sýnýfýn mallarý emek vererek elde edilmemiþtir. Þiddetle ve hile ile kazanýlmýþtýr. Eðlence sýnýfý, leþ yiyicidir...” Zaten gösteriþ için tüketim, zenginlerin baþ yaþam tarzýnýn belirtisidir... Asalaklýkla elde edilmiþ bir zenginlik ne kadar raðbet görür, deðer verilirse, üretici çalýþma o kadar hor görülür.”(5)

Sabetaycýlýk yahudiliðin bir parçasý olmaktan çýkmýþtýr

Aile tarihi baðlamýnda bunu örneklersek, Gönensay ailesi içinden ressamlar, iþ adamlarý, bakanlar, edebiyatçýlar çýkarmýþ bir aile. Türk Sosyalizminin kurucularýndan Þefik Hüsnü’nün dahil olduðu Deðmer ailesi ile akraba. Benim Kart Kurt Sesleri kitabýnda örneklediðim gibi Gönensaylar ayrýca Bedirhan Ailesiyle akraba… Bedihanlar’ýn ise iliþkide olmadýðý üst-seçkin aile yok gibi.(6) Bunu açarsak bilinen tek Sabetaycýmýz Þefik Hüsnü gibi görünse de ‘deðil ittifakýyla’ karþýmýzda sosyal bir doku olduðunu görüyoruz. Bir baþka örnek Mardin Ailesi... Mardinler, peygamberimiz Hz.Muhammed (S.A.V.)’in soyundan gelen bir ailedir. Ancak dahil olduklarý Üst-seçkin yapýlanmayla açýk bir yabancýlaþmanýn içinde kalmýþlardýr. Mesela aileden Betül Mardin ilk evliliðini Selanikli Dormen Ailesi’nden Haldun Dormen’le yapar. Örnek kiþiler ve aileler çoðaltýlabilir…

Sonuç

Özetlersek Sabetaycýlýk, yaþadýðý süreçler sonucunda Türkiye Yahudiliðinin bir parçasý olmaktan çýkmýþ, Türk toplumunun bir parçasý haline gelmiþtir. Ancak bu Türk toplumunun kremasý diyebileceðimiz Üst-seçkinler’in Tekelci Sermaye ve Eski Bürokrasi kanatlarý altýnda ortaya çýkmýþtýr.

Yeni Bürokrasi, Sabetaycýlar’ýn sýzdýðý Üst-seçkin kýþkýrtýcýlýðý bertaraf edebilecek tek ideolojik ve sosyal zemin olarak öne çýkýyor. Türkiye’nin baþka türlü dayatan büyük kaosu aþamayacaðý anlaþýlýyor. Sabetaycýlýk ve genel olarak yahudi sorununu anlamak ve sorunlarýmýzýn çözümü için bu tespitin önemini kavramak gerekiyor.

NOTLAR
(1)Atatürk’ün Sabetaycý olduðu yolundaki iddiaya en iyi cevabý bizzat Mustafa Kemal’in kendisi “Ne mutlu Türküm diyene” söylemiyle vermiþtir. Ama bu yeterli bir veri deðildir. Verileri yorumlarsak, Atatürk herþeyden önce Selanikli deðildir. Atatürk’ün ailesi Makedonya’nýn Kocacýk beldesinden Selanik’e göçmüþtür. (Atatürk ve Kocacýk Türkleri, Numan Kartal, Kültür Bakanlýðý Y., Ankara 2002) Ancak bunun ötesinde bu iddiayý cevaplayacak asýl belge, Atatürk’ün annesi Zübeyde Haným’ýn vasiyetidir. Vasiyet baþtan sona Sünni Ýslam + Sünni tasavvuf çizgisinde maddelerle doludur. Konumuz açýsýndan can alýcý madde vasiyetnamenin 3. maddesidir. Bu madde aynen þöyledir: “Yahudiden mühtediye Hayriye Haným nam kadýna ve mümaileyhanýn vefatý halinde oðluna on lira verilecektir.” (Atatürk’ün Annesi Zübeyde Haným, Cemil Sönmez, Atatürk Araþtýrma Merkezi, Ankara 1997)

Ara sonuç: Yahudiliðini gizleyen hiç bir yahudi dönmesi, kendi vasiyetinde bir baþkasýnýn kökeninin yahudilik olduðunu yazýlý bir belge halinde sunmaz, bunu gündeme bile getirmez.

(2)Etnik Yapý ve Bölgesel Dengesizlik Ýliþkileri, Prof. Dr. Birsen Gökçe, Sosyal Bilimler Kavþaðýnda Doðu ve Güneydoðu Anadolu, Van Valiliði-Yüzüncü Yýl Üniversitesi, Yayýna Haz. Ahmet Bilgili, sf.154

(3) a.Deðiþme-Kültür ve Sosyal Çözülme, Prof. Dr. Orhan Türkdoðan, Türk Dünyasý Araþtýrmalarý Vakfý Y., Ýstanbul 1988, sf.116-133
b. Aydýnlýktakiler ve Karanlýktakiler – Toplumumuzun Dramý- Prof. Dr. Orhan Türkdoðan, Üçdal Neþriyat, Ýstanbul 1982, sf.74,118
(4)Ýktidar Elitleri, Wright Mills, Çeviren Ünsal Oskay, 1974, sf.482
(5)Sosyolojiye Baþlangýç, Gerhard Kessler, Çeviren Z. F. Fýndýkoðlu, 2. bs. 1985, sf.52-53

(6)Bedirhanlar’ýn aile baðlarýndan bazý örnekler: Atatürk dönemi Milli Eðitim Bakaný Vasýf Çýnar, Paris’teki Kürt Enstitüsü Baþkaný Kamuran Bedirhan, Latin alfabesiyle Kürtçe grameri yazan Celadet Bedirhan, Türkçe Ýbadet kitabý yazarý Cemal Kutay, Türk Dýþiþleri Bakanlarýndan Emre Gönensay, Galatasaray Spor Kulübü Baþkanlarýndan Tevfik Ali Çýnar, senarist Ayþe Þasa, Atatürkçü Cumhuriyetçi Güven Partisi’nin Kadýn Kolu Baþkaný Meziyet Çýnar Bedirhan Ailesinin torunlarý/Ýbrahim Alaeddin Gövsa, Fatin Rüþtü Zorlu’nun kardeþi Muzaffer Zorlu, Musa Anter’in kayýnpederi Abdurrahim Zapsu, Ürdün Kralý Hüseyin’in amcasýnýn oðlu Rakan Haþimi ve Cenap Þahabettin ailenin damatlarý, Süleyman Nazif ailenin dünürü, Halide Edip Bedirhan ailesinden Ali Þamil Paþa’nýn üvey kýzý, Nazým Hikmet Kamuran Bedirhan’ýn süt kardeþi/Teþkilat-ý Mahsusa Reisi Eþref Sencer Kuþçubaþý’nýn teyzesinin kýzý Bedirhan Bey’in oðlu Bedri Paþa’nýn hanýmý/Kürt Teali Cemiyeti Baþkaný Emin Ali Bey, Bedirhan Bey’in oðlu. Kart Kurt Sesleri, Mahmut Çetin, Biyografi Net Y. Ýstanbul 2002

mcetin@biyografi.net, , , ,

Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Berraksu1 tarafından, 25.03.2008 - 12:22 tarihinde.

Gönderen: 25.03.2008 - 12:21

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 1293 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
SaYaCGIN (48), AnneminSariGülü.. (34), kotza1 (55), keremcik (52), fatih GUNES (49), muhsin p.o. (52), tuva (42), Dostluklar_Baki (39), meydan26 (50), mehlika akasya (45), panter32 (50), NÖBETCI (47), baranbari (49), friendsofmehdi (39), tatar_salih (36)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.70935 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.