|
|
 |
|
|
|
| Toplam Forum: 69
*** Toplam Konu: 30100
*** Toplam Mesaj: 148193 |
|
|
|
|
|
|
|
| Gönderen |
|
|
|
|
|
|
Ramazan Bereketi
Ramazanda tuttuðumuz orucun þaþýrtýcý yönleri beni hep tefekküre sevk etmiþtir. Bazýlarýndan bahsetmek istiyorum. * Oruç, tutan için çok keyifli, haz veren bir ibadettir. Oruçlu gönül huzuru içindedir. Çünkü kendini yaratan Allah`ýn (C.C.) emrine uymanýn mutluluðunu da duymaktadýr. Bu yüzden oruç ona külfet deðil, zevk verir. Orucun þiþmanlýk ve hastalýk perhizlerinden, ateistlerin anlayamadýðý önemli farký budur. Allah`ýn rýzasýný kazanma arzusu, onu huzur ve mutlulukla doldurur. * Oruç tutan kiþinin açlýk hissetmemesi çok enteresandýr. Halsizleþir, süzgünleþir fakat iþtahý yoktur. Oruçlu iken, hattâ sahura bile kalkamadýðým günler, en cazip kokular saçan lokantalarýn önünden en küçük bir acýkma hissetmeden geçtiðim hep dikkatimi çekmiþtir. Halbuki Ramazan dýþýnda karným tok olsa bile nefsim büyük istek ile arzulamasýna raðmen.. Çünkü açlýk, beyinden gelen emre baðlýdýr ve Ramazan`da mü`minin imaný beynine "dur" diyerek hükmetmektedir. * Oruç saf açlýk da deðildir. Oruçtaki açlýk muayyen vakitler içindir. Kiþi iftar ve sahurda yine gýdasýný kendine gerekli olan protein ve vitaminleri alýr. Oruç tutan kimselerde beslenme yetersizliði vuku bulmaz. Günlük faaliyetlerine aynen devam edebilir. Ýnsanýn formunda kalmasýna herhangi bir mâni teþkil etmez. * Oruçlu olduðumuz sýrada metabolizma devam etmektedir. Dýþarýdan gýda almadýðýmýz için bedenimiz kendi maddesini, kendi dokularýný ve özellikle de yaðlarýný yakarak hazmeder. Ancak vücudumuz bu iþi rast gele yapmaz. Önce hastalýklý, yaþlý ve ölü olanlarý yok eder. Bu da bedenimizin gençleþmesi, yenilenmesi, adeta taze kana kavuþmasý demektir Peygamberimizin (A.S.M.) "Oruç tut, saðlýk bul" demesi bu yüzdendir. * Oruçlu iken beynimiz de yedek maddeleri kullanarak çalýþmasýna aynen devam eder. Þahsýn zihnî kapasitesinde herhangi bir noksanlýk zuhur etmez. Aksine günlük stresleri azaldýðý için konsantrasyonu ve düþünme kabiliyeti artar. * Oruç, vücudumuzu maddî artýklardan temizlediði gibi benliðimizi de manevî kirlerden arýndýrýr, paklaþtýrýr. Dr. Mustafa Reyhanlý
|
| Gönderen: 05.09.2008 - 05:46 |
|
|
|
|
335 Mesaj - 
|
|
|
Oruç ruha riyazat, cesede de perhiz yaptýrýr.
Oruç vasýtasýyla ruh, akýl ve sýr gibi latifeler çok terakki eder, midenin aðlamasýna karþýlýk onlar masum bir þekilde gülerler.
Oruç, vücut fabrikamýzýn dinlenmesine, eskimemesine ve mükemmel bir þekilde çalýþmasýna vesiledir.
Þiþmanlýk kanýn deveranýna, beynin yavaþ çalýþmasýna sebep olmasýna raðmen; oruç, hem bu dertlere çare hem de sevap kazanmaya önemli bir vesiledir.
Oruç, ruh ve bedeni dinlendirir.
Oruç, hastalýklara karþý korur.
Oruç, insanýn maddî meyillerinin esiri olmamasý, nefsinin dizginlerine sahip bir hayat yaþamasý Ýçin ruhun cesede hakimiyetini temin edecek en tesirli yoldur.
Oruç, vücudun hastalýklara karþý dayanýklýlýðýný artýrýr.
Oruç, insana yaratýlýþ gayesini hatýrlatýr, onu Rahmaný þeyler yapmaya sevk eder, aç-susuz kalmasýna raðmen tarifi mümkün olmayan lezzetler hissettirir, kötülükleri hoþ göstermeyip ondan kaçýnmayý ve ondan hoþlanmamayý hissettirir ve ruhî tarafýný takviye eder.
Oruç, Cenab-ý Hak'la buluþmayý hatýrlatýr. Oruçlu insan, bütün gün þehvetini, yemesini ve içmesini, O'nun için býraktýðý Rabbisine kavuþmayý düþünür.
Oruç tutan bir mümin, sabahtan akþama kadar yemeyip içmemesiyle, þehvetine hakim olmasýyla, gýybet ve zulümden kaçýnmasýyla âdeta melekler gibi bir keyfiyet kazanýr.
Oruç insana nimetlerin deðerini öðretir. Nimetler içinde yüzen insan, oruçla onlarýn kýymetini ve ehemmiyetini anlar, þükrünü eda etmeye çalýþýr.
Ýstediði þeyi aklýna geldiði zaman hiçbir sýnýrlama getirmeden yapmaya alýþan kiþi, oruçlu olduðunda mecburen akþamýn olmasýný bekleyecek, dolayýsýyla bu beklemeyle o, Ýktisat etmeyi öðrenecek, sorumsuzca yaþamaktan uzaklaþmýþ olacaktýr.
Yemek cesedi beslediði gibi, oruç da ruhu besler. Yemek yenmeyince hayatý devam ettirmek nasýl zor Ýse, oruç tutmadan da ruhanî hayatý devam ettirmek o kadar zordur. Oruç tutmayanlar, cesetlerinin altýnda kalýr ve istenen ölçüde ruhanî olgunluða ulaþamazlar...
Nefsi kendi kontrolü altýna almanýn uygulamalý olarak sembolü oruçtur.
Ýnsan oruçla, nefsini, Cenab-ý Hakk karþýsýnda serkeþlikten kurtarýr ve itaat eden bir kul haline getirir.
Oruç tutan herkes, oruçlu olmadýðý günlere oranla, vicdanýnda daha
bir melekleþtiðini hisseder. Yine herkes anlar ki, izin verilmedikçe en küçük bir þeyi dahi yapamaz, elini suya uzatamaz ve bu vesileyle de kendinin mâlik deðil memlûk (yani sahip deðil, sahip olunan); hür deðil kul ve köle olduðunu anlar. Neticede nihayetsiz aczini, fakrýný, kusurunu görür ve manevî bir þükür eliyle rahmet kapýsýný çalmaya hazýrlanýr. Yeter ki oruç dinin öngördüðü ölçüler içinde tutulabilsin.
Oruç, günahlara karþý bir kefil ve teminat hükmündedir. Bazý kimseler için, onlarý sapmaktan koruyucu bir perdedir. Evet oruç, bir kalkan gibi sahibini koruyan, onun cennete girmesine yardým için cennet surlarýnda sýrlý bir kapý haline gelen ve elinde kâsesi bir saki gibi ona kevserler sunan bir kutlu yoldaþtýr.
Oruç kiþide cismanî arzulara karþý koyma melekesini geliþtirir. Ýnsan oruçlu olduðu anlarda her türlü negatif istek ve meyillere engel olmaya güç yetirdiði gibi, kazandýðý bu dirençle oruçlu olmadýðý zamanlarda da bu tür istek ve meyillere engel olmaya güç yetirebilir.
Dini kontrol altýnda tutmanýn en etkili yolu oruçtur.
Oruç sadece midenin aç býrakýlmasý demek deðil, aksine mide gibi göze, kulaða, kalbe, hayale ve insanýn diðer organlarýna ve duygularýna da oruç tutturmak, onlarý haramlardan, kendisini ilgilendirmeyen hususlardan uzaklaþtýrmak ve her birisine uygun kulluða götürmektir.
Oruç, gizli ve açýk her zaman emanete riayet edilmesini öðretir. Oruçlu, sabahtan akþama kadar Allah'ýn izin verdiði alanda olmaya riayet eder. Bütün imkânlar hazýr olmasýna, hiç kimse görmemesine raðmen mümin, orucunu devam ettirir.
Oruç ahde vefayý (verilen sözde durmayý öðretir.
Oruçla insan, nefsin kendisine fýsýldamaya çalýþtýðý þeytanî vesveselerin önüne bir set çeker, onun zimamýný kendi eline alýr, nefsi yönlendirmeye çalýþýr.
Oruç insaný sabra alýþtýrýr. Oruç, sýkýntý ve ýzdýraplar karþýsýnda, boynu eðilmeyen, kendine hâkim olan, kendisine takdim edilen bir kýsým vaadler karþýsýnda gerçek ve hak bildiði prensiplerden asla fedakârlýk etmeyen mükemmel ve ideal insanlar meydana getirir.
Oruç, insaný düzen ve intizama alýþtýrýr.
Oruç sayesinde (hususiyle Ramazan'da) insan, sosyal hayatta diðer insanlarla çeþitli baðlar kurmuþ olur.
Oruç, bütün bir hayatýný en seçkin ve lüks yemeklerle devam ettiren, hayatýnda hiç aç-susuz kalmayan, açlýðýn sýkýntýsýný hiç hissetmeyen, hatta açlýðýn nasýl bir þey olduðunu bile bilmeyen zengine, onu, zamanýn belirli günlerinde aç-susuz býrakýp, bizzat yaþatarak açlýðýn ve susuzluðun ne manaya geldiðini öðretir, fakirlerin halini hatýrlatýr.
Oruç dilenciliði de önler.
|
| Gönderen: 05.09.2008 - 06:02 |
|
|
|
|
838 Mesaj - 
|
|
|
emeðinize saðlýk.. Allah razý olsun..
|
| Gönderen: 12.09.2008 - 14:16 |
|
|
|
|
|
|
Cümlemizden  Kardeþlerim
|
| Gönderen: 15.09.2008 - 09:11 |
|
|
|
Şu an Yok üye ve 1318 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.
[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye] |
|
 |
|
Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve
afiyet dolu ömür dileriz:
karamurad58 (54), hafsa (38), zeynep1975 (50), muammer_3437 (53), enesucakli (30), serafuddin (53), mehmet-54 (58), 38yusuff (48), furkan_53 (44), ____Lahza___ (36), arifi (40), vedat Özkan (49), nazirefendi (48), muhtac87 (38), Hilal58 (56), lalesar (41), SadBinVakkas (42), serserimm (41), nanosan (54), MUSAII (56), çý.. (65), aras873 (52), aysegul20 (40), nail1982 (43), secde14 (52), kurbet (55), malik167 (36), Nico (46), EYILDIZ (51), kesikkol (48), ummahan64 (43), gurbetelden (55) |
|
|
|
|
|
|
