*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 1330 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Pazar, 22. Aralık 2024 - 22:28

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » DİĞER KONULAR » SIR KAPISI » Islami secen ortodoks Papaz

önceki konu diğer konu

2 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	Bossi

Islami secen ortodoks Papaz

30 Mesaj -

Ýslâmý Seçen Ortodoks Papaz
POLOSIN SERGHEYEVICH

Ayten Yadigâr

1956 yýlýnda Moskovadoðdum. Dinsiz bir ailede yetiþmeme raðmen, hayatýmýn hatýrlayabildiðim çok erken dönemlerinden itibaren Tanrýya yürekten inanan biri olduðumu söyleyebilirim. Tanrý kavramý benim için bir bilinmezdi belki ancak, Onun her þeye gücü yeten ve kendisine sýðýnanlara her an yardým etmeye hazýr bir Tanrý olduðunu düþünüyordum. Gençlik yýllarýmda yüz yüze geldiðim çeþitli zorluklar, benim hayat karþýsýnda ancak bir noktaya kadar güç yetirebileceðimi anlamamý saðladý. Bundan sonra tüm kalbimle Tanrýya yöneldim ve her þey daha iyi olmaya baþladý.

Aslýnda bu süreç doðal olarak geliþti ve Tanrý gerçeðini öðrenmek amacýyla Moskova Devlet Üniversitesi Felsefe Bölümünde okumaya karar verdim. Sosyoloji alanýnda Max Weberin Kapitalizmim Ruhu teorisinin Eleþtirisi adlý bir çalýþmam oldu. Bu çalýþmamda Protestan reform hareketinin piyasa ekonomisinin geliþmesine etkilerini irdelemeye çalýþtým. Ýþte bu yýllarda ilk kez Kitab-ý Mukaddesi okuma fýrsatým oldu.

Ne yazýk ki bu okumalarým bende çeliþkili bir izlenim býraktý. Aslýnda kutsal kitabýn bazý kýsýmlarý gerçekten Tanrý vahyi gibi görünüyordu, ancak Tanrýya atfedilen bazý kýsýmlarda insanlýðýn çoðunluðunu yok etmeye yönelik bir istekten bahsedilmesi veya Tanrýnýn eli, Tanrýnýn vücudu ve Tanrýnýn nesli vesaire gibi ifadelerin yer almasý, çeliþkili bir durumdu.

Fakat 1970ler Moskovasýnda komünist ideoloji karþýsýnda tek alternatif Rus Ortodoks Kilisesi idi. Bu nedenle on dokuz yaþýnda bir genç olarak Ortodoks Katedrali;ne ilk kez geldiðimde eski bir geleneði keþfettiðimi düþünmüþ ve Tanrýyý öven Hýristiyan ilahilerinin güzelliðinden çok etkilenmiþtim. O anda daha derin ve kapsamlý bir ilahiyat bilgisi almam gerektiðine karar vermiþtim. Bu düþüncelerle Ýlahiyat Fakültesine baþladým. Aslýnda belirli bir dini, bilinçli olarak tercih etmek durumunda deðildim. Çünkü Ortodoksluðu kendisiyle mukayese edebileceðim baþka bir dinin varlýðý söz konusu deðildi. Öncelikle Tanrýyý reddeden yanlýþ bir anlayýþa karþý önceden belirlenmiþ kesin bir karar almýþ olmam önemliydi. O sýrada mevcut bulunan tek dini müesseseye böylece adým atmýþ oluyordum.

Hýristiyanlýkýn temel esaslarýný öðrendikten sonra 1983te rahip oldum. Bulunduðum mevki Tanrý tanýmazlýk karþýsýnda manevi ve entelektüel mücadeleyi temsil ediyordu. Bu nedenle de kendimi Tanrýnýn bir savaþçýsý olarak görüyordum. Fakat ne yazýk ki resmen göreve baþladýðýmda ruhsal ve entelektüel görevlerimi yapmak yerine çoðunlukla bâtýl inançlarý olan insanlarýn istedikleri bir takým ritüelleri yürütmek zorunluluðu ile karþý karþýya kaldým. Bu gibi ritüellerin aslýnda putpereslik döneminde yapýlanlardan anlamca pek farklý olmadýklarýný bildiðim halde, bunlardan kaçamadým ve Hýristiyan dini uygulamalarýnýn bir parçasý hâline geldim. Bu hâlim ister istemez þahsî inancýmla kamusal görevim arasýnda bir zýtlýk meydana getirmiþti.

1983 1985 yýllarý arasýnda Orta Asya;da çalýþtým. Duþanbe þehrindeki görevim sýrasýnda amirlerimce emre itaatsizlik sebebiyle bölgeden uzaklaþtýrýldým. Burada ilk kez Müslümanlarla karþýlaþmýþtým ve Ýslâm kelimesine bir þekilde ilgi duyar olmuþtum. Baþýmdan geçen ilginç bir olayý sizinle paylaþmak istiyorum. Bir keresinde iyi giyimli bir Tacik ihtiyar, kiliseme geldi. Ýnsanlar onun aslýnda gizli bir þeyh (ermiþ ) olduðuna inanýyorlardý. Kýsa bir konuþmadan sonra birdenbire Sen Müslüman gözlere sahipsin Müslüman olmak senin kaderin! deyiverdi. Bunlar ne kadar þaþýrtýcý ifadelerdi. Bir Ortodoks kilisesinde, bir Ortodoks rahibine söylenen bu sözlere karþý gelmem veya direnç göstermem beklenirdi. Ama hiçbir tepkide bulunmadým. Yaþlý zâtýn sözleri âdeta yüreðime iþlemiþti.

1988 1990 yýllarýnda ateizmle mücadele artýk geçmiþin bir meselesi hâline gelmiþti. Ortodoks Kilisesi ise daha çok yeni ek binalarýn yapýmý, eðitim alanýnda daha kâr getiren kural ve düzenlemelerin yapýlmasý gibi iþlere öncelik tanýr olmuþtu. Artýk kendimi Tanrýnýn bir savaþçýsýymýþým gibi hissetmiyordum. Aksine kendisinden sadece sihirli, büyülü törenleri düzenlemesi beklenen bir çeþit resmi sihirbaz veya büyücü konumunda gibiydim. Beni son derece rahatsýz eden bu durum nedeniyle 1991de kilise personelinden ayrýldým.

Kilise törenlerinin gerçek inançla ne þekilde örtüþtüðünün teolojik bir açýklamasýný bulurum düþüncesiyle kilise tarihi, kilise hizmetleri tarihi ve teoloji tarihi gibi ilk dönem Hýristiyan kaynaklarý üzerinde çalýþmaya karar verdim. Bu konularda yaptýðým kapsamlý çalýþmalar, beni, içerisinde çok miktarda eski putperest ibadet anlayýþýndan alýntýlar bulunan Roma Bizans kilise hizmetlerine þüphe ile bakma noktasýna getirdi. Bunu anladýktan sonra 1995 yýlýnda tamamen kilise görevinden ayrýldým.

Hz. Ýsaya atfedilen ulûhiyet, tek ve bir Tanrý inancýný anlamayý ne kadar zorlaþtýrýyordu. Oysa bu son derece basit ve net bir prensipti. O zamanlar Ýslâm gerçeðini tam olarak bilmiyordum. Çünkü elimde bulunan Krachkovskinin Rusça Kuran meali yanlýþlarla doluydu. Daha sonra Kuran hakkýnda genel bir bilgi ve Ýslâmýn Hz. Ýsa yorumu ile zenginleþtirilmiþ olan Porokhovayanýn açýklamalý mealini okuduðumda Ýslâma dair bütün þüphe ve tereddütlerim sona erdi. Esirgeyen ve Baðýþlayan Allah bu yolda ilerlemem için bana güç verdi ve sonunda eþimle birlikte Tek bir Allaha inandýðýmýzý kamuoyuna açýkladýk. Zaten son nebi Hz. Muhammed (SAV) tüm insanlarýn Ýslâm üzere doðduklarýný bildirmiyor mu? Bizler de yetiþtirilme tarzýmýz nedeniyle fýtratýmýzdan bir süre uzak yaþamýþtýk. Ama sonuçta Allahýn yardýmýyla doðru yola eriþtirilmiþtik. Elhamdülillahi Rabbil Âlemin.

Gönderen: 28.06.2005 - 05:21

	KIRMIZIGuL

540 Mesaj -

s.a. kardesim...

Allah c.c. razi olsun bu yaziyi bizlerle paylastiginiz icin. Mevla istedikten sonra papaza bile iman veriyor...

selam ve dua ile..

Gönderen: 28.06.2005 - 10:37

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 1330 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
hicran_50 (37), usri_yusraa (37), DÝYARBAKIR.. (33), ahmet_erdogan33.. (38), eryal (62), ((-AySeNuR-)) (29), Memet (43), berfo2004 (44), HÜKÜM (54), nerro_22 (34), engin03 (39), cenngiz (55), apo28 (41), KalbiGüzelKiz (41), ismail36 (38), hakikat_nuru (46), gencolhan (48), roket (39), yasarozdemir (44), harbi (55), yusuf_k9 (44), bhdr_84 (40), tugbali (37), orhan yurt (53), mehmet balaca (43), Mehmet Balaca (43), serkantokmak (49), rabiaaslan (39)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.68357 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.