*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 1468 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Cumartesi, 8. Şubat 2025 - 07:10

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » ÖLÜLERİN HAYKIRIŞI

önceki konu diğer konu

1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	-huseyncan-

ÖLÜLERİN HAYKIRIŞI

70 Mesaj -

DÜNYAYA gelmezden önce, bilemezdik, hangi erkeðin sülbüne geçeceðimizi, hangi hanýmýn rahminde büyüyeceðimizi. Þimdi de bir baþka cehalet tablosuyla karþý karþýyayýz. Üzerinde seyahat ettiðimiz bu dünyadan, berzah alemine hangi vasýta ile göç edeceðiz? Bu yolculukta trafik kazasýna mý bineceðiz, kalp sektesine mi? Hangi hastalýk bizi ölümün eþiðine getirip, ölüm meleðine teslim edecek? Beþer olarak bu sorumuza cevap vermekten son derece aciziz.
Azrail (a.s.) her gün üçyüzbini aþkýn insanýn ruhunu kabzediyor. Her gün bir deste insan, bir bað beþer kaldýrýyor bu dünyadan. Ýçinde ihtiyarý da var, genci de... Zengini de var, fakiri de, Hepsinden de önemlisi, içinde salihi de var, fasýký da.. Mü’mini de var, kâfiri de...

Bu bað ve desteler bize þunlarý haykýrýyorlar:

“Ölümde herkes eþit... Bir gün de siz biçileceksiniz. Dikkat edin ve gafil yakalanmayýn. Ölüm meleði sizi isyan üzere bulmasýn.

Kendinizi sefahate deðil, taata, ibadete kaptýrýn. Gözünüzü baþkasýnýn þusuna busuna deðil, kendi ebedi hayatýnýza dikin; onu düþünün, onun için birþeyler yapmaya gayret edin. Hayata gözünüzü dört açýn ki, ölürken rahat kapayabilesiniz. Ölümünüz, vazifesini hakkýyla yapan bir askerin, kýþlasýný terki gibi olsun; yahut, imtihan kâðýdýný doðru cevaplarla dolduran bir öðrencinin sýnýftan çýkýþýna benzesin.

Ýhtiyarladýðýnýzda sizi artýk taþýyamayan ayaklarýnýzý eskimiþ ayakkabýlar gibi seyredin. Aðrýlý sýzýlý bedeninizi yýrtýk elbise olarak deðerlendirin. Bunlara fazla önem vermeyin. Yeter ki siz eskimeyin, ruhunuz dinç kalsýn; bedeniniz yýprandýkça gönlünüze fer gelsin, kalbiniz kuvvetlensin...

Gönlünüz iman ve ibadet ile güçlü olursa, elbisenizden tamamen soyunacaðýnýz o son günde sýkýntýnýz az olur. Kalbinizi ne kadar az þeye baðlarsanýz, dünyadan kopmanýz o kadar kolay olur.

Bu sizin elinizde.. Lakin tatbikatýnýz bu yolda deðil. Ölümü düþündükçe dünyaya daha fazla sarýlýyorsunuz. Ondan ayrýlmanýz, ruhunuza her geçen gün biraz daha zor geliyor. Bilmeden kendi kuyunuzu kendi elinizle kazýyorsunuz.

Halbuki bu kabir alemi, öyle pek korkulacak gibi deðil. Aksine, dünyadan çok daha güzel. O alemden bu aleme saðlam doðabiliyor musunuz, gerisini hiç düþünmeyin. Buraya berzah alemi demeleri boþuna mý? Berzah, yani perde... Dünya ile ahiret arasýnda bir geçit, bir köprü... Mü’minler için dünyadan daha güzel, Cennetten daha geri... inanmayanlar için ise tam tersi.. Dünya’dan daha elim, cehennemden daha ferah.. Bir bakýma ilkbahar ve sonbahar gibi.. Bu mevsimler de birer perde deðil mi? Birisi kýþ ile yaz arasýnda, diðeri yaz ile kýþ arasýnda...

Fýrsat elinizde iken kabrinizi orada güzelleþtirmeye bakýn. Öyle çalýþýn ki, bu alem sizin için seher vakti gibi olsun, akþamýn alaca karanlýðýna benzemesin...

Biz bütün fýrsatlarý kaybettik.. Artýk ne elimiz bizim, ne de dilimiz... Gafletinizi gördükçe, size bir þeyler söylemek, ondan da öte bir þeyler haykýrmak istiyoruz. Ama artýk ne dudaklarýmýzla, ne dilimizle, ne ses tellerimizle ve ne de hava tabakasýyla bir alakamýz kalmadý... Þimdi bedenimiz, aslý olan topraða rücu etmek üzere çürümeye terkedilmiþ durumda.. Artýk istesek de ayaklarýmýzý hak yola bir adým olsun attýramayýz. Bir gün siz de bizim gibi olacak ve ömrünüzü daha iyi deðerlendiremediðiniz için, ‘ah’lar çekeceksinin

Ölüm insana verilen cüz’i iradenin son sýnýrý. Ömür, nefes ve cüz’i irade... Çoðunun cenazesi birden kalkýyor. Artýk bizim için bu üçü de çok gerilerde kaldý. Þimdi yaptýklarýmýzýn karþýlýðýný görmenin ilk duraðýndayýz. Cüz'i irademizin acý ve tatlý meyvelerini burada tadýyoruz. Bize tanýnan bütün fýrsatlar þimdi son bulmuþ durumda; ALLAH’ýn mutlak iradesinin tam hükmü altýndayýz. O’nun lütfettiði kadar zevk alabiliyor ve yine O’nun irade buyurduðu kadar azap çekiyoruz. Bu alemden mahþere yine O’nun iradesiyle çýkacak ve kendi keyfimizce deðil ALLAH’ýn ceberutiyeti altýnda hesabýmýzý vereceðiz.

Biz mahþeri bekliyoruz, siz ölümden kaçýyorsunuz; ne garip deðil mi?

Ölüm sizin önünüzde duruyor, bizim ise çok gerilerimizde kaldý. Yine de siz bize acýyor, bizim için elem çekiyorsunuz.

Bedenlerimizi terkedeliberi, kâinatla ve ondaki hadiselerle, sýkýntýlarla hiçbir alakamýz yok. Artýk, dünya bizim için dönmüyor... Ne kýþýn soðuðu, ne yazýn bunaltýcý sýcaðý bizi ilgilendirmiyor.. Onlar hep bedenimizle alakalýydý. Þimdi, ayrý apayrý bir iklimdeyiz.. Bu da nasýl bir alem demeyin.. Düþünün bir kere: Þu anda sizde iki ayrý zevk ve elem iç içe deðil mi? Eliniz iðneden incinirken, gönlünüz kötü sözden yaralanýyor. Mideniz lokma ile doyarken, aklýnýz ilimle, kalbiniz imanla tatmin oluyor. Misalleri çoðaltabilirsiniz. Ýþte, o bedenle ilgili zevk ve elemler bu alemde yok artýk. Ama ikincisi, daha ileri derecesiyle burada hakim.. Ruhlar þimdi daha çok lezzet alýyor ve daha fazla elem çekiyorlar.

‘Kabir cennet bahçelerinden bir bahçe, yahut Cehennem çukurlarýndan bir çukurdur.’ Hadis-i þerifini duymuþsunuzdur. Bizler bu alemde, o Hadis-i þerifin manasýný yaþýyoruz.

Size ilk ve son tavsiyemiz: Ömrünüzü öyle geçirin ki, kabrinizi bir küçük Cennet olarak bulabilesiniz.” ?

Prof. Dr. Alaaddin Baþar

Gönderen: 24.09.2007 - 20:05

-huseyncan- üyenin diger mesajlarini ara

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 1468 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
BETÜLSENA (44), MELIKSAH04** (54), fikoberber (60), diro (51), belinayy (36), NE GÜZEL (60), himanur05 (45), Hak-dilaram (55), fikriminincegul.. (42), merra (47), fasunar (37), buyoo (43), nurullah-99 (40), AHMETSAYAN (44), ****moslem**** (32), yusuf@ertan (48), hasretim_7272 (40), börtecine38 (45), bicaregul (47), takva (48), gulseniraz (47), bulent_girgic (53), sehadet_yolcusu.. (38), berivan21 (41), FardipliSinHA (39), 0571 (48), anotcu (52), KaRa MuRaT (51), ssjabba24 (45), mysticcc (40), sulku (61), f@tma (43), Serdal57 (45), evsiz57 (40), mamat (46), ibrahimcetinari (84), gulten (41), muhammedarmagan (40), hakanesen48 (48), rahm.ak (41), atila (61), sinan90 (35), kardelen 78 (47), ahmetberk (53), dogan4242 (59), asiye69 (35), erolbu20 (39), Hasan Sami (62), kaangrgl (48)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.73466 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.