0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » A I L E / E Ğ İ T İ M / S A Ğ L I K » KADIN & AiLE » No-Frost Buzdolabı Kocalar…!

önceki konu   diğer konu
1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
feuille morte su an offline feuille morte  
No-Frost Buzdolabı Kocalar…!
15 Mesaj -


“…görmelisiniz Mehtap Haným…! No-frost buzdolabý gibidir benim kocam…”

Gözleri yaþlarla dolu, elinde mendil iki göz iki çeþme bir bayan danýþanýmdý bu sözleri söyleyen.

“Hay Allah…” dedim içimden. O kadar üzgün ve bitkin görünüyordu ki… Otuz iki yaþýnda, 14 yýllýk evli ve üç çocuk annesiydi. Aðlamaktan þiþmiþ gözleri ve elindeki mendille çekiþtirdiði burnuna raðmen çok þirin görünen bir hanýmefendiydi. Ve eþi için dile getirdiði ilginç tanýmlama sýrasýnda yüzünde tatlý bir tebessüm oluþmuþtu.

Gözyaþlarýna raðmen, bakýþlarýndan süzülen gülümsemeyi fark edince esprili bir þeyler söylemek geldi içimden…
Ama önce: “Anlýyorum… sizin için zor olmalý…” diyebildim ancak.

“Evet…” dedi… “…zor olmaz mý? ne olur be adam bir gün olsun teþekkür et yaptýklarým için… bir gün olsun güzel bir söz söyle. Seni seviyorum de… biþey söyle… hiçbir Allah’ýn günü elinde çiçek görmedim. Lütfen söyleyin Mehtap Haným… Allah rýzasý için söyleyin… Ben çiçek hak edecek bir bayan deðil miyim yoksa? Siz uzmansýnýz bilirsiniz. Ben çok kötü bir kadýn mýyým da bir gece bile eline buket almadan eve geliyor…”
“…yo neden öyle olsun…! Da…en azýndan eve geliyor bari… Deðil mi? baþka yerlere de gidebilirdi…” dedim bayana espri yaptýðýmý anlatýrcasýna göz kýrparak… Gülmeye baþladý. Az önceki gözyaþlarýnýn yerini, odanýn içini dolduran kahkahalar aldý.

“…ya sormayýn. Öyle ya eve gelmese ne yapardým deðil mi?” diye göz kýrparak cevap verdi.

“Sizin için ne yapmasýný isterdiniz? Ne yapmýþ olsaydý, kendinizi deðerli hissedecektiniz?” diye sordum daha ciddi bir tavýrla.

“Akþamlarý benimle sohbet etsin. Birlikte bir yerlere gidelim. El ele tutuþup yürüyelim. Eve gelirken çiçek alsýn. Yemek yedikten sonra ‘ellerine saðlýk’ gibi þeyler söylesin. Derdini açsýn bana. Hiçbir þeyini anlatmamasýna sinir oluyorum. Hiçbir þey anlatmadýðý gibi benim dertlerimi de dinlemiyor. Anlatmaya çalýþtýðýmda da ‘aman sen de yaa… amma da takýyorsun kafayý böyle þeylere… takma… üzülme… bunlar kafa takýlacak þeyler deðil, basit meseleler…’ diyor. Deli oluyorum. Romantik olmasýný istiyorum. Sürprizler yapmasýný istiyorum. Heyecan dolu þeyler yaþamak istiyorum onunla”

“Filmlerdeki gibi…?”

“Evet evet… filmlerdeki gibi…”



Þu Seymen aða baþýmýza dert oldu bence sevgili okurlar… Seymen aða, Seyhan aða, Baran aða…vs. ya da Selim Arhan... hepsi ama hepsi bayanlarýn hayallerini süslediler. Bir yaný aksi, diðer yaný “beni keþfet” modundaki bu erkekler, birlikte olduklarý bayanlara rolleri gereði inanýlmaz güzellikler yaptýlar. Onlar rol yapýp paralarýný kazana dursun, olan da bizim geleneksel Türk erkeklerimize oldu! Aniden ve hiç beklemedikleri bir yükün altýna girdiler bir anda. Hatta bu yükü taþýmak veya sahiplenmek gibi bir dertleri de yokken.


“Ama onlar film…” dedim. “Olsun, ne olacak! Öðrensin… Sürekli televizyon izliyor zaten.” dedi.

“Aman aman dikkat… eþiniz iyi bir tv izleyicisiyse, maazallah televole tarzý programlarda bu kiþilerin gerçek hayatlarýnda, birlikte olduklarý bayanlarý nasýl da incittiklerine þahit olup, bu gibi durumlarý öðreniyor da olabilir ” dedim gülerek.

“yaa evet… doðru valla… bu hiç aklýma gelmemiþti.” Dedi kahkaha atarak. Ve ekledi: “…ya ne demek istediðinizi anladým galiba. Eþlerimizden yapamayacaklarý þeyleri bekleyip duruyoruz. Sonra da yapmýyorlar diye kafalarýna kakýyoruz. Sanýrým bunu söylemek istediniz bana.”

Evet anlamýna gelecek þekilde baþýmla bir iþaret yaptým. Devam etti. “Ya en azýndan dertlerini paylaþsýn benimle. Anlatsýn bana. Ben anlatýyorum kafama takýlan þeyleri… o anlatmýyor…”

“Kafasýna bir þey takýlýyor mu ki anlatsýn… anlatmasý için öncelikle herhangi bir þeylere takýlmasý gerekmez mi?”

“…nasýl yani? Takýlmaz mý?”

“Biz bayanlarýn taktýðý gibi erkekler her þeyi kafalarýna takmazlar ki. Fýtratlarý müsait deðil. Biz hanýmlar, duygusal yapýmýz gereði bazý meseleleri içimizde fazlaca taþýrken, erkekler yapýsal bütünlükleri gereði sýkýntý ve zorluklarý daha kolay atlatabiliyorlar. Ölüm anlarýný bile düþünün. Ölümün yaþandýðý yerlerde bayanlar uzun zaman yas tutarken, erkeklerin toparlanma süreci daha hýzlýdýr. Yani siz eþinize kýzýp, size bir þeyler anlatmadýðý için gücenirken; o aslýnda sizin sandýðýnýz gibi içine sorunlarý atýp, saklayýp, size anlatmamazlýk yapmýyordur ki. Hatta biz bayanlarýn bazý konulardaki hassasiyetimizi anlamakta zorlanýrlar bu nedenle. Eþinin, annesinin, kýz kardeþinin, kýz arkadaþýnýn yanýnda olmasý ve ona yeterince destek olmasý için, onlarýn da bayanlarýn duygusal yapýlarý hakkýnda az buçuk fikir sahibi olmasý gerekir.”

“Aaa.. bu çok ilginç. Hiç böyle düþünmemiþtim. Ben her þeye takýyorum ya. Ýnce fikirliyim biraz. Ve içimden atamýyorum. Birine anlatmadan da rahat edemiyorum. O benim gibi deðil bu durumda. Onun için anlatmýyor. Takýp büyütmediði için.”

“evet… tam olarak böyle…”

“Eeee bu durumda aklýma þöyle bir þey geldi. Takma üzülme dediðinde sinir oluyordum ya… bana gýcýklýk yaptýðýný sanýyordum. Benim duygularýmý bilmediði için aslýnda kendi çapýnda yardým ediyor deðil mi?”

“Garip ama… aslýnda evet… yani üzülme, takma derken, kendi iç dünyasýnda gerçekleþtirdiði çözümü size sunuyor bence. Buradaki temel sorun, eþinizin sizin anladýðýnýz dilden sizinle paylaþamýyor olmasý… yani sizinle hiçbir þey paylaþmýyor olmasý deðil. Yardýmcý oluyor. Ama sizin duygusal alanýnýza yeterince girerek deðil, kendi durduðu yerden yardýmcý oluyor. Onun yaptýklarý size yetmeyip siz Ahh ahh ne biçim bir adam bu böyle. Bana hiç yardýmcý olmuyor. Ne kalpsiz biri.’ Diye düþünüp aðlarken; eþiniz de “
Allah Allah… ne yaparsam yapayým eþime bir türlü yaranamýyorum. Takma diyorum olmuyor, üzülme diyorum olmuyor. Daha ne söyleyeyim ben bu kadýna…’ diye hayretler içinde bile kalýyordur ”
“Vallahi böyle söylüyor… sanki bizim evdeymiþ gibi bildiniz Mehtap Haným. Ay çok âlemsiniz valla…”



Alem olan tek baþýma ben deðilim aslýnda. Erkekler de bir alem. Onlar soðuk davranýyor. Arkalarýndan evliliði kurtarmak ve güzelleþtirmek için çabayý ben sarfediyorum.

Yazýdan çýkacak ana fikir nedir diye soracak olursanýz, no-frost kocalar(!) ve koca adaylarýagla!) için hemen sýralayalým:

• Eþiniz size üzüldüðü bir þeyleri anlatýrken, “takma kafaný… üzülmeye deðmez…” gibi sözler sarfetmeyin. Bunun yerine aslýnda ayný anlama gelecek; ama eþinizin duygusal dünyasýna daha iyi oturan ve onu anladýðýnýzý daha iyi gösteren þu ifadeyi kullanýn. “Seni anlýyorum. Kimbilir ne kadar üzülmüþsündür o anda. Senin yerinde kim olsa üzülürdü… hay Allah ben de çok üzüldüm. Umarým/inþallah iþler yoluna girer. Caným karýcýðým benim, üzülme ne olur, seni üzgün görmeye dayanamýyorum.”
• Kadýnlarýn son dönemlerde, eþlerinin eve bir buket çiçekle gelmesine takmalarýnýn temel nedeni; -bence- eþlerin “çiçek gibi kocalar” olmamasýndan kaynaklanýyor. Anadolu’da bir tabir vardýr. “Buðday ekmeðin yoksa, buðday dilin de mi yok!” diye. Aðzýndan güzel sözler çýkan, konuþtuðunda kelimeleriyle ortama sýcacýk duygular salan beyler olsanýz, zaten çiçekçileri zengin etmenize gerek kalmaz ki! Ama sözler diken gibi olunca, sizler –belki de haklý olarak günün yoðun stresi ve yorgunluðuyla eve gelip- ortalýkta asýk suratla gezdiðinizde, bayanlarda iliþkiyi yumuþatacak ve kendilerini iyi hissedecek “dýþ nesnelere” ihtiyaç hissetmeye baþlýyorlar. Çiçek gibi… mücevher gibi… hediye gibi… oysa annemle babamdan biliyorum. Çok iyi anlaþýyorlar. Babamý hayatým boyunca bir kez bile anneme çiçek almýþken görmedim. Ne çiçeði? Hediye bile almadý! Ama o kadar çok iltifat edip o kadar çok þýmartýyor(!) ki… anneme sorsanýz, “Evlilikte çiçek?”… “Çok gereksiz” diye cevap verir. Çiçek gibi kocasý var zaten…!
• Bazý konu ve sorunlarý eþlerinizle paylaþmýyorsanýz… paylaþamýyorsanýz… anlatamýyorsanýz… anlatma lüzumu görmüyorsanýz… anlatýp da ne yapacaðým caným ne gerek var diyorsanýz…vs. her þeye raðmen bu durumu eþinizin anlamasýný saðlayýn. En kötü þartlarda tatlý diliniz devreye girsin. “Sen ne kadar güzel anlatýyorsun her þeyi. Ben senin gibi aklýmda tutamýyorum/anlatamýyorum/anlatmayý beceremiyorum. Demek ki bu da bayanlara özgü bir yetenek! Ee biz erkeklere benzemiyorsunuz bu konuda.” Gibi bir konuþma, eþinizi oldukça yumuþatacak ve sizin ondan bir þeyler gizlediðiniz duygusundan sýyrýlmasýna neden olacaktýr.
• Sofradan kalkarken mümkün olduðunca “Eline saðlýk… Teþekkür ederim karýcýðým…” gibi sözler söylemeyi ihmal etmeyin.
• Dolaptan temiz gömlek aldýðýnýzda, evin temizlendiðini gördüðünüzde onlarý onura edin. Zaten her zaman yaptýklarý iþ ve bir yerden sonra angaryaya dönüyor. Birileri teþekkür edip, yapýlan iþi tebrik edince inanýlmaz derecede mutlu oluyorlar. Ee bence bu kadarcýk desteði de hakediyorlar.

Daha fazla uzatmadan keseyim…

Sevgiyle kalýn…
Mehtap Kayalýoðlu
Gönderen: 27.02.2008 - 12:34
Bu Mesaji Bildir   feuille morte üyenin diger mesajlarini ara feuille morte üyenin Profiline bak feuille morte üyeye özel mesaj gönder feuille morte üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1300 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
hicran_50 (37), usri_yusraa (37), DÝYARBAKIR.. (33), ahmet_erdogan33.. (38), eryal (62), ((-AySeNuR-)) (29), Memet (43), berfo2004 (44), HÜKÜM (54), nerro_22 (34), engin03 (39), cenngiz (55), apo28 (41), KalbiGüzelKiz (41), ismail36 (38), hakikat_nuru (46), gencolhan (48), roket (39), yasarozdemir (44), harbi (55), yusuf_k9 (44), bhdr_84 (40), tugbali (37), orhan yurt (53), mehmet balaca (43), Mehmet Balaca (43), serkantokmak (49), rabiaaslan (39)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.70899 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.