|
|
 |
|
|
|
| Toplam Forum: 69
*** Toplam Konu: 30100
*** Toplam Mesaj: 148193 |
|
|
|
|
|
|
|
| Gönderen |
|
|
|
|
1686 Mesaj - 
|
|
|
Ýnsan baþýna gelen kötü bir olayda veya musibette genelde dýþ etkenleri suçlar. Ýþin kolayýna kaçýp suçluyu dýþarýda arar. Kendi kusurunu görmek istemez. Çoðu zaman da kaderin bu olaydaki hissesini ihmal eder. Þahsi olaylarda böyle olduðu gibi toplumsal olaylarda da genelde böyledir. Toplumlar da insanlara benzer çünkü. Bizim toplumumuzda da olduðu gibi bazen çok temel insani haklar bile elde edilemez. Beþer zulmeder bir þekilde. Ama sebeplerin perde arkasýnda kaderin adaleti ve bir de ‘hak etmek ’ meselesi vardýr. Bu nokta genelde göz ardý edilir.
Oysa bir þeyi hak etmeyene Cenab-ý Hak O’nu nasip etmez. Bu noktada günümüzde özellikle dini özgürlüklerin elde edilememesinde iþin bu ciheti üzerinde daha çok düþünmemiz gerektiði kanaatindeyim. Yani biz toplum olarak özgürlükleri ne kadar hak ediyoruz?
Yakýn zamanda Maide Suresi’nin mealini okurken bu soru geldi aklima. Hz. Musa, Ýsrailogullarý’ný Firavun’un esaretinden kurtardýktan sonra mukaddes topraklarý yani Arz-ý Mukaddes’i fethetmek üzere yola çýkar. Arz-ý Mukaddes karþýlarýndadýr artýk. Ancak Ýsrailoðullarý korkaklýk gösterirler ve savaþmak istemezler.
Dediler ki: ‘Ey Mûsa! Onlar orada bulundukça biz oraya asla girmeyeceðiz. Sen ve Rabbin gidin onlarla savaþýn. Biz burada oturacaðýz.’1
Mûsa, ‘Ey Rabbim! Ben ancak kendime ve kardeþime söz geçirebilirim. Artýk bizimle, o yoldan çýkmýþlarýn arasýný ayýr’ dedi.2
Allah þöyle dedi: ‘O halde orasý onlara kýrk yýl haram kýlýnmýþtýr. Bu süre içinde yeryüzünde þaþkýn þaþkýn dönüp dolaþacaklar. Artýk böyle yoldan çýkmýþ kavme üzülme.’3
Ve Ýsrailoðullarý 40 yýl boyunca yersiz yurtsuz ve de þaþkýn bir vaziyette Tih çölünde dolaþmak zorunda kalir. Zira o nesil Arz-ý Mukaddes’i hak etmemiþtir. Ancak onlardan 40 yýl sonra orayý hak eden yeni nesile nasip olur Arz-ý Mukaddes.
Bediuzzaman, 1. Dünya Savaþý gibi bir musibetin neden baþýmýza geldiðiyle ilgili bir soruya da sebep olarak siyasi olaylarý veya dýþ etkenleri göstermez. Ýslam âleminin namazda, oruçta zekâtta gösterdiði tembelliði yani kaderi cihetteki sebepleri nazara verir. Bu musibetin sebebini ‘Zira yirmi dört saatten yalnýz bir saati, beþ namaz için Hâlýk Teâlâ bizden istedi. Tembellik ettik; beþ sene yirmi dört saat talim, meþakkat, tahrikle bir nevi namaz kýldýrdý. Hem senede yalnýz bir ay oruç için nefsimizden istedi. Nefsimize acýdýk; kefâreten beþ sene oruç tutturdu. Ondan, kýrktan yalnýz biri, ihsan ettiði maldan zekât istedi. Buhl ettik, zulmettik, O da bizden müterakim zekâtý aldý.’4 þeklinde ifade eder.
Yine Bediüzzaman ‘Bir millet cehaletiyle hukukunu bilmezse ehl-i hamiyeti dahi müstebit eder.’5 der. Tarihi geçmiþimize de baktýðýmýzda henüz hakkýný arayabilen bir millet olmadýðýmýzý görürüz. Mesela yakýn tarihte 27 Mayýs darbesinin hemen öncesinde yüzbinler Menderes’i meydanlarda karþýlarken, darbe olduðunda hiçkimsenin sesi çýkmaz. Halk korkmakta ve hakkini aramayi bilmemektedir çünkü. O kadar ki Menderes idam edildiðinde bile kimseden itiraz gelmez. Demirel’e 12 Mart müdahalesine niçin karþý çýkmadýðý sorulduðunda, ‘Karþý çýksaydým arkamdan gelecek halk mý vardý?’ diye cevap verdiði söylenir. Yakýn tarihimizdeki bu olaylardan, demokrasiyi ve özgürlükleri ne oranda hak ettiðimiz bir kez daha ortaya çýkar.
Bediüzzaman ‘Ben ekmeksiz yaþarým, hürriyetsiz yaþayamam…’6 demiþti. Ve hürriyetini korumak adýna birçok sýkýntýlar çekmiþ, çok büyük maddi imkânlarý da reddetmiþti. Bugün dindar kesimin elinde geçmiþe oranla hayal edemeyeceði ölçüde maddi imkânlar var. Ama ne ilginçtir ki, bu maddi imkânlarý korumak adýna hürriyetler feda edilebiliyor, olmadýk tavizler kolayca verilebiliyor. O maddi imkânlar, bizi hürriyetimizi elde etmemizden alýkoyan prangalara dönüþmüþ sanki. Ortada çok tuhaf ve ironik bir durum var aslýnda. Dine hizmet adýna elde edilen maddi imkânlarý korumak için, dini deðerlerden vazgeçiliyor, önemli ölçüde tavizler veriliyor. Amaç ve araç yer deðiþtirmiþ adeta…
Günümüzde bir taraftan þahsi hayatýmýzda ekonomiyi herþeyden öncelikli meselemiz olarak görüp, diðer taraftan iktidardan hak ve özgürlükleri talep etmek de bence samimi olmadýðý için netice vermiyor. Zira Peygamber Efendimiz (SAV) ‘nasýl yaþarsanýz öyle idare edilirsiniz’ diye buyuruyor. Dolayýsýyla ekonomi öncelikli yaþayan bir milletin ekonomiyi önceleyen, hak ve özgürlükleri arka plana atan bir iktidar tarafindan yönetilmesi de bence çok normal bir durum. Aksi olsaydý anormal olurdu diye düþünüyorum. Zira hak
etmediðimiz halde bazý þeyleri elde etsek bile o þeyler bizde kalýcý olmazdý. Kýsa bir süre sonra yine elimizden çýkardý.
‘Hürriyet önemlidir, zira onun için emek harcamak gerekir’ der Cemil Meriç. Uðruna emek harcanmadan, baþkasýnýn lütfetmesiyle de elde edilemez hürriyet. Mesela dini noktadaki hürriyetler için Avrupa Birliði’ni tek çözüm olarak görenler, Avrupa Birliði’nin bu husustaki ihlallere karþý gözünü yummasý ve pek de umursamamasý karþýsýnda eminim hayal kýrýklýðýna ugramýþlardýr. Oysa bu da kaderin bir iþaretidir bence. Yani ‘haklarýnýzý ancak kendi mücadelenizle ve hak ederseniz alýrsýnýz, hiç uðraþmadan, çile cekmeden, baskasýnýn gelip hazýr bir þekilde haklarýnýzý size teslim etmesini beklemeyin’ manasý vardýr sanki bu olaylarýn arka planýnda.
Bütün bunlarý ‘toplumdan ümidi keselim’, ‘biz adam olmayýz’ manasýnda söylemiyorum kesinlikle. Ama çözümü bulmak için problemin kaynaðýný iyi tespit etmemiz gerekir diye düþünüyorum. Çözüm bence herkesin kendi hayatýný, özellikle de doðru islamiyeti ve islamiyete layik doðruluðu hayatýna ne kadar yansýttýðýný gözden geçirmesinde yatýyor. Zaten, Kur’an-ý Kerim de þöyle buyurmuyor mu: “Ey iman edenler! Siz kendinizi düzeltmeye bakýn! Siz doðru yolda olduktan sonra sapanlar size zarar veremez.”7
Bediüzzaman’ýn sistemi degil de fertlerin ahlakýný kurtarmayý hedef alan hizmet metodu bu noktada cok manidardýr. Haklarýmýzý elde etmeyi siyasi çözümlerde aramak bence zaman kaybýndan baþka birþey deðildir. Bizlerin gerçekten aynada kendimizle yüzleþmemiz ve þu soruya cevap bulmamýz gerekiyor: Biz neyi ne kadar hak ediyoruz?
1. Maide Suresi, 24
2. Maide Suresi, 25
3. Maide Suresi, 26
4. Sünuhat, Yeni Asya Neþriyat, sf. 63
5. Münazarat, Yeni Asya Neþriyat, sf. 28
6. Tarihçe-i Hayat, Yeni Asya Neþriyat, sf. 408
7. Maide Suresi, 105
Hasan YÜKSELTEN
fatihiraz.net
|
| Gönderen: 14.04.2008 - 12:55 |
|
|
|
|
| 1463 Mesaj -
|
|
|
Tabiki ümit var olmak lazým birden bir þey deðil çok bir þeyler olur.....
Ama kendimize çeki düzen vermek kaydiyle mevlada yar ve yardýmcýmýz olacaktýr ALLAH'u alem...
Buna mükabil bizlerin müslümanlarýn ne kadar caba sarfettiðimiz ne kadar da buna meyilli olduðum ne kadar hak ettiðimiz önem az eder...
Mevlaya emanet olamanýz dileðimle..
|
| Gönderen: 14.04.2008 - 17:07 |
|
|
|
|
|
|
Muhakkak ilk olarak en iç daireden, kendimizden baþlamamýz gerek yenilenmeye, hak yolda ilerlemeye siyaset, demokrasi, toplum hayatý çok sonra gelecek ki fertleri deðiþen bir toplum da deðiþecektir Allahýn izniyle. Dualarýmýzý eksik etmeyelim inþaAllah, Rabbim bizi, çevremizi, ülkemizi yeniden kendi yoluna koysun
|
| Gönderen: 15.04.2008 - 08:14 |
|
|
|
|
244 Mesaj - 
|
|
|
Allahým razý olsun canan ablam eline saðlýk
|
| Gönderen: 15.04.2008 - 21:59 |
|
|
|
|
|
|
   Kardesim
Selam ve dua ile
|
| Gönderen: 15.04.2008 - 23:19 |
|
|
|
|
838 Mesaj - 
|
|
|
Canan ablam ellerine saðlýk... özlettin kendini..
selam ve dua ile..
|
| Gönderen: 01.06.2008 - 21:58 |
|
|
|
|
| 1504 Mesaj -
|
|
|
Alıntı
Orijýnalý maksat kelam olsun
Tabiki ümit var olmak lazým birden bir þey deðil çok bir þeyler olur.....
Ama kendimize çeki düzen vermek kaydiyle mevlada yar ve yardýmcýmýz olacaktýr ALLAH'u alem...
Buna mükabil bizlerin müslümanlarýn ne kadar caba sarfettiðimiz ne kadar da buna meyilli olduðum ne kadar hak ettiðimiz önem az eder...
Mevlaya emanet olamanýz dileðimle.. |
KARDEÞÝMÝN SÖZÜNE KATILIYORUM.
|
| Gönderen: 02.06.2008 - 00:41 |
|
|
|
Şu an Yok üye ve 1241 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.
[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye] |
|
 |
|
Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve
afiyet dolu ömür dileriz:
güller iç.. (57), avsarbeyi58 (57), Sultan Selim (57), 197474BY (51), husam (52), ademdemiroglu (45), ismail icten (44), kanayan gül (48), rm-zn (33), batuhankursad (48), nurefþan (44), gokhan015 (42), þuþu-.. (51), aybek (50), tegmen (75), ezanaHasret_zel.. (38), YiillDiz (64), sinaan38 (57), dilaranur (51), NAZO21 (41), SU MiSALi (43), HüseyinÖzgün (39), gülasigi (48), boshc (54), saim38 (61), marikan (66), ebrardeniz_ (41), Vasad (49), cengiz42 (54), DiLaRa_ (43), alperen50 (41), Akif_Dk (46), idefix (51), Ömer-Faruk (35), CENGÝZ42 (54), dalyan (40), abdullah55 (51), ubeydullah (40), sinaan36 (57), gülkok (62), Matahari (62), ENES66 (331), surmeneli (40), ...recep... (38), sefamerve (53), mhalkaci (63), celiloglu (38), Mustafa C.60 (44), BEYLERBEYI_3 (40), osman54 (47), alperentunahan (49), mevsime (53), ikusem (45), ketur_67 (40), Yakup Yildirim (46), ferhatelmas (43), konya_42 (48), farukcan (36), ACÝZKUL (41), qaffar (56), sehidee (35), lök (38), hilal_duran (46), malibo (49), Tevazuu (39), xReporterx (59) |
|
|
|
|
|
|
