0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » kader böyleymiş

önceki konu   diğer konu
2 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
gul-ay su an offline gul-ay  
kader böyleymiş
128 Mesaj -
kader böyleymiþ


Deli Serif akilli divanelerden... Hem deli oldugunu bilir, hem de ne yüzden delirdigini... Bu iki noktayi da, bazi delilerde görüldügü gibi, takat getirilmez bir mantik gücüyle izah eder.

Sulari berrak deniz gibi, yosunlu gözlerini yüzünüze dikerken hemen yere düsürür ve mirildanir:

- Beni kader meselesi deli etti!

Köyün biraz ilerindeki yamacta hicbir ise yaramaz, tas ocagi gibi magaramsi bir yer vardir. O, buraya cekilir ve saatlerce, günlerce, kalir. Diz kapaklarindan asagiya ve göbeginden yukariya yari ciplak haliyele, tas gibi donmus, bu kovukta bekler. Ne yapar, ne düsünür, ne yer, ne icer, kimse bilmez. Konusmasiyle beraber yiyecegini ve giyecegini onun kadar "asgari" ye indirmis bir insan, bu dünyada var midir, yine bilinmez.

Kendi haline birakilmis olmasindan baska suur ve dikkat belirtmeyen kivircik bir sakal, sulari berrak denizi gibi, yosunlu gözler, dudaklarinda kendisinden baska kimseye karsi olmayan zehirli bir istihza cizgisi... Deli Serif, renkte ve cizgide bundan ibarettir.

Arada bir köyün, biricik kahvehanesinde, köyün mescidinin avlusunda, köye mezarliginda göründügü olur, kahvehanede önüne sürdükleri cayi dakikalarca karistirir, sanki cayin rengini ertimek ister, sonra yudum yudum bir saatte icer. Mescidin avlsundan cesmesden aldigi abdest, sirayla 10 kisiyi savacak kadar yavastir. Mezarlikta, bir tasin karsisinda, dokunakli bir vvaz dinleyen bir mü'min gibi hareketsizdir. O hangi isde olursa olsun, besbellidir ki, bir sey düsünmekte, hep onu düsünmekte, derinligine bir fikre batmis ve ondan bir daha cikamayacak hale gelmis bulunmakta...
Ona ait bilgileri, ne köy kahvehanesinin sahibi, sert ve asabi babasindan, ne hayal-i fener gibi kendini oda oda sürkleyen annesindne, ne de baska bir kimseden alabilmek mümkün...Bereket bki, köy ögretmeni beyin cebindeki not defteri Deli Serif'e ait kayitlarla dolu... Deli Serifin, aziz dostu Ögretmen Bey, sevdigi muharririn hikmetlerini ve husui hayatini kaydeden saffetli bir okuyucu gibi defterini Deli Serif'e baglamistir.

Defterin kücük yapraklarini cevirelim:

- Bu fikirleri nasil kovayim? Gölgenin üstüne toprak atmakla onu kapatabilir misin? Son attigin topragin üstüne cikmaz mi gölge?

Bir baska yaprak:

"- Deli Serif, köyün ilkokulunu bitirdikten snra Istanbul'a gitmis... Orada bir hastahaneye girmis, bir taraftan da saglik memuru olmak icin kurs görmüs ve staj yapmis... Bu hastahanede kan kanserinden yatan bir kizi sevmis... Sýk sýk kan verilen bu kiza, kendi kanini, birkac hafta icinde yarisindan fazslaziyel aktarmis...hastanin yatagi basinda sabaha kadar gecen günler... Kiz ölmüs... Ölürken ona söyledigi bir söz: kader böyleymis!... O da, köyüne, babasinin yainan dönmüs... Tez zamanda, sehiri kilik ve edasindan bugünkü haline giren Deli Serif... kahvehanesinin arkasindaki merdiven altinda yatiyor, sert ve asabi babasinin evine giremiyor, perisan oglunun eve alamadigi icin aglaya aglaya kuruyan ve hayal-i fenere dönen annesinden uzak yasiyor, gündüzlerini tas ocaginda geciriyor.

Ben bu köye ögretmen geldim geleli Deli Serif'i tanimakla ayri bir dünyaya girmis gibiyim. Kafasi en girift büyük sehir insaninda bile ondaki ince anlayisi bulabilecegimi sanmiyorm."

Ögretmen Beyle Deli Serif, tas ocaginda karsi karsiyalar...

- Merhaba, Serif!

- Merhaba Ögretmen Bey!

- Sen bu tas ocagina kaderden kacmak icin mi kapaniyorsun?

- Kaderimde oldugu icin...

- Insan hic kaderini, trenin üstünde gittigi yol gibi görebilir mi ?

- Görmedikleri icin rahat ya, insanlar...

- Sen gördügün icin mi rahatsizsin?

- Benim rahatsizligim, hem tren gibi bir cift ray üzerinde gittigimi bilmek, hem de hci bir sey görememek...

Ögretmen Bey cebinden not defterini cikarip birseyler kayetti, sonra basini kaldirdi, bir heykelden farksiz Serif'e bakti:

- Din bu meseleyi en güzel cözümüyle bildirmistir: Kader, Allah'in senin ne yapacagini bilmesinden ibaret...

Deli Serif kipirdadi:

- Benim ne yapacagimi bilmesi mi? Bilir elbette.. Allah, yapilmasini irade ettigi seyi bilmezmi?

- Hist Serif, yine siniri asiyorsun!... Onun, seni irade sahibi yarattgini unutuyorsun!...

- Kac para eder benim iradem onunkinin yainda... O diletmeden ben nasil dileyebilrim? O yaptirmadan ben ne yapabilirm ki?... Haddime mi düsmüs?...

Ögretmen Bey, sesindeki aciligi tatlilastirmaya calisarak karýþýk verdi:

- Serif, sen gayet dindar bir insanin! Herkesin sana deli demesine de aldirmiyorsun! Aksine cok akillisin! Allahin rahmetini herkesten daha derin anliyorsun! Güzel ama, bu görüs, seni Allahi yüceltir ve kendini kücültürken ölcüyü kaciriyorsun! nefsini sorumluluktan disariya cikariyorsun! Düzelt bu tarafini, Serif!

Serif, sulari berrak deniz gibi, yosunlu gözleri karanliklarda, tane tane heceledi:

- Biz yokuz! Olan o... Bizim bir toz parcasini bile kipirdatmaya gücümüz yok; kuvvet O'nda yaptiran O... Bunlari söyleten de O... Kaderi düsündüre düsündüre beni cildirtan da O... Olan O, Ögretmen Bey, biz yokuz!

- Serif, yine bozdun teraziyi!

- Aklimi bozdum Ögretmen Bey!

- Serif, bir sey yap, öyle bir sey yap ki, Alahin sana verdigi irade meydana ciksin!...


Serif'in dudagindaki zehirli istihza cizgisi aydinlandi:

- Ne yapayim, Ögretmen Bey, ne yapsam yapacak ben olmadiktan sonra?

- Sen artik mihlanmissin bir noktaya... Hic bir sey seni oradan sökemez. Dvran, ayaga kalk, eski halini bul!... Hayata cik!... Kimse Allah'in iradesini kurcalayamaz. bunu düsünme!... Alahin sana verdigi hayat nimetini kendine mal et ve yasamaya bak!...

Serif, parmagini Ögretmen Beyin dudaklarina dogru uzatti:

- Sen bu laflari kendinden mi söyledigini saniyorsun? Düsünürken, konusurken de kaderin icinde degil miyiz?

Ögretmen Bey, basi önünde, magaramsi yerden cikip köye döndü.

O aksam, Serif'in merdiven altindaki hücresine yemek götüren annesi, orada kimsecikleri bulamadi. ERtesi gün, daha ertesi gün, Serif yok...

Her an:

- Geberse de kurtulsak...

Diyen baba, oglunun tas ocaginda da bulunmadigi haberine omuz silkeledi:

- Keske hic bulunmasa!...

Günler gecti.

Ögretmen Bey, yaz tatilini gecirmek icin geldigi Istanbul'da hastahane hastahane dolasiyor. Serif'in vaktiyle bulundugu hastahaneyi ariyor ve oradan bir ipucu bulacagini umuyor.

Buldu.

Bir doktor ona, Serif'in bulundugu zaman ölen kan kanserine tutulmus kiz üzerinde bilgi verdi:

- Melek yüzlü kimsesiz bir kiz... Serif'ten baska alakalanani yoktu.

- Acaba nereye gömüldü?

- Sahibipsiz ölüleri hükümet kaldirir. Kayitlardan ögrenebiliriz.

Ögretmen Bey, sahipsiz ölülerin yattgi mezarlikta... Kiza ati ne iz, ne isaret... Birkatim künbetler arasinda gecip bir servinin dibne cömeldi. Halic'te gidip gelen teknecikler kaderlerinin yolunu ciziyor, sehir uzaktan ugulduyor, taslarsa susmanin mahkûmiyetini haykiriyor.

Ögretmen Bey,kendini Deli Serif'ten sicrayan kader hikmetleri icinde beyninin kamastigini duyarken, mezarliga, ellerinde kazma kürekler, birkac kisi geldi. Iki toprak kabartisinin yanindaki düzlügü kazmaya basladilar.

Ögretmen Bey hep düsünüyor, kader cilvelerini düsünüyor. Halic'te tekneler gidip geliyor ve yani basinda kazmalar isliyor.

Kazmacilardan biri bagirdi:

- Burada yeni bir ölü var!

Öbürü cevap verdi:

- Ört, ört! Baska yere bakalim!

- Allah, Allah!... Sanki gülüyor, be!

Ögretmen Bey söyle bir dogrulup bakti:

Deli Serif...

Sulari berrak deniz gibi yosunlu gözleri apacik, dudaklarinda hep o zehirli tebessüm, gülüyor!

Hicbir sey söylemedi Ögretmen Bey...

Serif'in gülen yüzünü, sulari berrak deniz gibi, yosunlu gözlerine be hafif acik dudaklarina toprak dökülürken, bir an, kazmacilara:

- Durun!

- Gördün mü, Ögretmen Bey; beni nerede ve nasil bulacakmissin?... Hala insan iradesinden bahsediyorsun!... Kizin yanibasini nasil buldum. Buraya nasil girdim, topragi üzerime nasil cekebildim, altinda boguluncaya kadar nasil kalabildim, hic merak etmeye degmez! Bunlar kücük hesaplar!... Büyügüne bakalim!... Kader böyleymis Ögretmen Bey!...



27 Ekin 1965 - Necip Fazil Kisakürek



(internet de bu yaziyi bulamadigim icin, 11.05.08 - Pazar günü oturup, Üstadýn kitabindan buraya aktardim... Demekki kaderde bu yaziyi yazmakta varmis.)

TAHAPINAR DAN ALINTI DIR


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son gul-ay tarafından, 23.05.2008 - 12:53 tarihinde.
Gönderen: 23.05.2008 - 12:45
Bu Mesaji Bildir   gul-ay üyenin diger mesajlarini ara gul-ay üyenin Profiline bak gul-ay üyeye özel mesaj gönder gul-ay üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
pembe_PAPATYA su an offline pembe_PAPATYA  
330 Mesaj -
Elinize Saglik Te$ekkürler
Gönderen: 23.05.2008 - 15:58
Bu Mesaji Bildir   pembe_PAPATYA üyenin diger mesajlarini ara pembe_PAPATYA üyenin Profiline bak pembe_PAPATYA üyeye özel mesaj gönder pembe_PAPATYA üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1824 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
kalehisar (48), yusuf 81 (51), alimoglu77 (48), memetfatih (57), özlem27 (43), kasfa (42), HUZZUR (37), ki51 (51), türkananne06 (50), koray_20 (39), temhaltd (45), muzaffer ercan (40), Ayfer Yaba (59), gecegezen53 (45), xyasinx (38), sERDEL2961 (39), serra77 (51), SADO.BULBUL (76), suna1981 (44), KadeRiim (35), serix (49), sakaryali54 (40), ORBAYKIHL (40), caner (49), idris379 (35), sodak (48), bedrunnisa (38), gokcehmet (62), omerfarukmete (43), baþbakan (35), yekucuk (47), gülündikeni (38), hüseyin köse (53), tufankaya (51), Hudaverdi Tekta.. (53), ermis_68 (49), GUNDEM2000 (52), m.ikbal (42)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.33045 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.