0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » KUR’AN-DA ADI GEÇEN HAYVANLAR VE ÖZELLİKLERİ

önceki konu   diğer konu
1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  
KUR’AN-DA ADI GEÇEN HAYVANLAR VE ÖZELLİKLERİ
Moderator


4254 Mesaj -
Kur’an-ý Kerim-de hayvanlar belirtilirken bunlar þöyle adlandýrýlýr=
“Yer yüzünde her çeþit canlýyý yaymasýn da..” [1]
“Ýhramlý iken avlanmayý helal saymamak üzere (aþaðýda) size okunacaklar dýþýnda kalan hayvanlar,sizin için helal kýlýndý.” [2]
“ Yer yüzünde yürüyen hayvanlar ve (gök yüzünde) iki kanadýyla uçan kuþlardan ne varsa hepsi ancak sizin gibi topluluklardýr.” [3]
“Þüphesiz Allah katýnda hayvanlarýn en kötüsü,düþünmeyen saðýrlar ve dilsizlerdir.” [4]
Ve “ Kafir olanlardýr. Çünkü onlar iman etmezler.” [5]
“ Yer yüzünde yürüyen her canlýnýn rýzký,yalnýzca Allah’ýn üzerinedir. Allah o canlýnýn durduðu yeri ve sonunda býrakýlacaðý mekaný bilir. (Bunlarýn) hepsi açýk bir kitapta (Levh-i Mahfuzda) vardýr.” [6]
Ve “ Yürüyen hiçbir varlýk yoktur ki,O,onun perçeminden tutmuþ olmasýn.” [7]
“ Hayvanlarý da O yarattý. Onlarda sizin için ýsýtýcý (þeyler) ve bir çok faydalar vardýr. Onlardan bir kýsmýný da yersiniz.” [8]
“... hayvanlar ve insanlarýn bir çoðu Allah’a secde ediyor.” [9]
“Hayvanlarda sizin için elbette ibretler vardýr. Onlarýn karýnlarýndakinden (sütlerinden) size içiririz. Onlarda sizin için bir çok faydalar daha vardýr;etlerinden de yersiniz.
Onlarýn üzerinde ve gemilerde taþýnýrsýnýz.” [10]
“ O siz baþlarýna geldiði (kýyamet yaklaþtýðýgöz kırpma zaman,onlara yerden bir Dabbe (mahluk,yerde sürünen canlý,Mikroskobik canlý,Aids mikrobu) çýkarýrýz da,bu onlara insanlarýn ayetlerimize kesin bir iman getirmemiþ olduklarýný söyler.” [11]
“ Süleymanýn ölümüne hükmettiðimiz zaman,onun öldüðünü,ancak deðneðini yiyen bir aðaç kurdu gösterdi..” [12]
“ Ýnsanlardan,hayvanlardan ve davarlardan da yine böyle türlü renkte olanlar var.” [13]
“...Size kendinizden eþler,hayvanlardan da (kendilerine) eþler yaratmýþtýr.” [14]
Ve bunlarýn yaratýlýþý hususunda:
“Hayvanlardan yük taþýyaný ve tüyünden döþek yapýlanlarý yaratan O’dur.” [15]
“Allah,her canlýyý sudan yarattý. Ýþte bunlardan kimi karný üstünde sürünür,kimi iki ayaðý üstünde yürür.. Allah dilediðini yaratýr;þüphesiz Allah her þeye kadirdir.” [16]
“Sizin için hayvanlardan sekiz eþ meydana getirdi.” [17]
(Bu sekiz eþ:erkeði ve diþisiyle;sýðýr,koyun,deve,keçi.)
Bu ayeti açýklayan Bediüzzaman; Ayette”Yaratma” ifadesi yerine “Enzele” indirdi,ifadesinin kullanýlýþýný þöyle izah eder:
“Sekiz nevi hayvanatý mübareke-i size hazine-i rahmetinden güya cennet-den nimet olarak indirilmiþ,gönderilmiþ. Çünkü o mübarek hayvanlar bütün cihetleriyle bütün beþere nimet olduðundan saçýndan bedevilere seyyarhaneler,elbiseler,etinden güzel yemekler,sütünden güzel leziz taamlar ve derilerinden pabuçlar ve saire hatta gübreleri mezruatýn erzaký ve insanlarýn mahrukatý (yakacaklarýgöz kırpma hükmünde olup,güya o mübarek hayvanlar tecessüm etmiþ ayný nimet ve rahmettirler. Onun içindir ki;yaðmura rahmet namý verildiði gibi bu mübarek hayvanlara da –En’am- namý verilmiþ. Güya rahmet tecessüm etmiþ yaðmur olmuþ,nimet de tecessüm etmiþ;keçi,koyun,öküz ile manda ve deve þekillerini almýþ. Çendan cismani maddeleri yerde halk oluyor fakat nimetiyet sýfatý ve Rahimiyet manasý maddesine tamamýyla ðalebe ettiðinden –Enzelnâ- tabiriyle doðrudan doðruya bu mübarek hayvanlar hazine-i rahmetin birer hediyyesi olarak halýk-ý rahim yüksek mertebe-i rahmetinden ve manevi ali cennetinden yer yüzüne indirilmiþ.” [18]
“... Ve sizin için davar derilerinden gerek göç gününüzde,gerekse de konaklama gününüzde,kolayca taþýyacaðýnýz evler;yünlerinden,yapaðýlarýndan ve kýllarýndan bir süreye kadar (faydalanacaðýnýz) bir ev eþyasý ve bir ticaret malý meydana getirdi.” [19]
Ahiret gününde Cenâb-ý Hakkýn adaletinin tecellisi bakýmýndan Kýsas için:”
“ Vahþi hayvanlar toplanýp bir araya getirildiðinde...” [20]
Hayvanlar ile ilgili olarak Bediüzzaman hazretleri:
“Hayvanlarýn ruhlarý baki kalacaðýný...ve Hüdhüd-ü Süleymani (AS) [21] ve Neml-i (karýnca); ve Nakâ-i Salih (AS) (Salih Peygamberin devesi);ve Kelb-i Ashab-ý Kehf gibi (Ashab-ý Kehf-in,maðara sahiblerinin köpeði,Kýtmir-i) bazý efrad-ý mahsusa;hem ruhu,hem cesediyle baki aleme gideceði... ve her bir nev’in,ara sýra istimal için bir tek cesedi bulunacaðý...rivayeti sahihadan anlaþýlmakla beraber;hikmet ve hakikat;hem rahmet ve rububiyet öyle iktiza ederler.” [22]
Hayvanlara merhamet edilmesi ve bu vesile ile onlarýnda hukuklarýnýn korunmasýný söyleyen Efendimiz (SAM),onlara yapýlan iyilik hususunda da:
“Evet. Her “Yaþ ciðer” (sahibi) için bir ücret vardýr.”buyurur. [23]
Susuz bir köpeðe iyilik eden bir adamýn affedildiðini,bir fahiþenin de maðfirete mazhar olduðunu buyurmaktadýrlar.
Bir kadýnýn da yiyecek bulamayan eve hapsettiði bir kediden dolayý da cehenneme gittiðini buyurmaktadýrlar.
Ve Hadis-de:”Eðer süt emen çocuklar,beli bükük yaþlýlar,aðzýyla otlayan hayvanlar olmasaydý,üzerinize azab sel gibi gelirdi.” [24]

A D I G E Ç E N H A Y V A N L A R D A N ;
D E V E
“Deveden de iki,sýðýrdan da iki (yarattý.)” [25]
Ýnanmayanlarýn cennete giremeyeceklerinin imkansýzlýðý anlatýlýrken;
“Deve iðne deliðine girinceye kadar..” [26]teþbihiyle dile getirilir.
Semud kavmi Salih peygamberden mu’cize eseri olarak taþtan diþi bir deve çýkmasýný istemeleri üzerine istedikleri deve çýkýverince buna binaen ayet-de:
“ Size Rabbinizden açýk bir delil gelmiþtir. O da size bir mu’cize olarak Allah’ýn þu devesidir. Onu býrakýn, Allah’ýn arzýnda yesin. (içsin),ona kötülük etmeyin;sonra sizi elem verici bir azap yakalar.” [27]
“Derken o diþi deveyi ayaklarýný keserek öldürdüler ve Rablerinin emrinden dýþarý çýktýlar da: Ey Salih! Eðer sen gerçekten peygamberlerdensen bizi tehdit ettiðin azabý bize getir,dediler.” [28]
Ölçü olarak:”Deve yükü”nün kullanýlmasý..” [29]
“Allah’ýn,onlardan (mallarýndan) Peygamberine verdiði ganimetler (Beni Nadir arazisi ele geçirilerek) için siz at ve deve koþturmuþ deðilsiniz. Fakat Alla,peygamberini dilediði kimselere karþý üstün kýlar. Allah her þeye kadirdir.” [30]
“ Her bir kývýlcým,sanki birer sarý deve gibidir.” [31]
Kýyamet günü:“Gebe develer salýverildiðinde,” [32]
“(Ýnsanlar) Devenin nasýl yaratýldýðýna,...bir bakmazlar mý?” [33]
Deve konusunda Kütüb-ü Sitte-de geniþ yer verilmektedir. [34]
Çölün tek inek ve taþýma aracý devedir. Çölün mersedesi. Çölün son model binitidir. Kendisinde ibretler olan bir hayvandýr. Hörgücünde depoladýðý su ile,çölün susuzluðuna bir buçuk ay kadar dayanabilmektedir.

Ç E K Ý R G E
“Biz de ayrý ayrý mu’cizeler olarak onlarýn (Musa-ya inanmayan Mýsýrlýlarýn) üzerine tufan,çekirge,haþere,kurbaðalar ve kan gönderdik;yine de büyüklük tasladýlar ve günahkar bir kavim oldular.” [35]
“ Sanki etrafa yayýlmýþ çekirge sürüsü gibi bakýþlarý periþan (utançtan yere bakar) bir halde ve davetçiye koþarak kabirlerinden çýkarlar. O esnada kafirler=Bu,çok çetin bir gündür! derler.” [36]
Hz. Enes-den:” Rasulullah (SAM) ýn zevceleri,çekirgeleri tabaklar üstünde birbirlerine hediye ederlerdi.” [37]
Kim tarafýndan tutulursa tutulsun,kendi kendine ölsün veya öldürülsün fark etmez. Ýcma ile,yenmesi helaldir.
Çekirgeler;Cenâb-ý Hakkýn cezalandýracaðý kavme karþý hazýr bir ordusu gibidir. Allah onlarý çekirge sürüleri ile cezalandýrýrdý.

K Ö P E K
“ Kendileri için nelerin helal kýlýndýðýný sana soruyorlar;deki:Bütün iyi ve temiz þeyler size helal kýlýnmýþtýr. Allah’ýn size öðrettiðinden öðreti avcý hale getirdiðiniz hayvanlarýn sizin için yakaladýklarýndan da yeyin ve üzerine Allah’ýn adýný anýn (Besmele çekin). Allah-dan korkun Allah’ýn hesabý pek çabuktur.” [38]
“ Dileseydik elbette onu bu ayetler sayesinde yükseltirdik. Fakat o,dünyaya saplandý ve hevesinin peþine düþtü. Onun durumu týpký köpeðin durumuna benzer=Üstüne varsan da dilini çýkarýp solur,býraksan da dilini sarkýtýp solur. Ýþte ayetlerimizi yalanlayan kavmin durumu böyledir. Kýssayý anlat;belki düþünürler." [39]
“Kendileri uykuda olduklarý halde sen onlarý uyanýk sanýrdýn. Onlarý saða sola çevirdik. Köpekleri de (Kýtmir) maðaranýn giriþinde ön ayaklarýný uzatmýþ yatmakta idi. Eðer
onlarýn durumuna muttali’ olsa idin dönüp onlardan kaçardýn ve gördüklerin yüzünden için korku ile dolardý.” [40]
Rasulullah:”Köpeðin parasýný,fahiþenin ücretini ve kahinin ücretini yasaklamýþtýr” [41]
Hadis-de:” Köpek besleyen bir aile yoktur ki,her gün rýzýklarýndan iki kýrat eksilmemiþ olsun. Bundan av veya bekçi veya koyun köpeði hariç.” [42]
“Esbab ve vesaiti insan kucaðýna alýp yapýþýrsa,zillet ve hakarete sebeb olur. Mesela:Kelp,bütün hayvanlar içerisinde birkaç sýfatý hasene ile muttasýftýr ve o sýfatlar ile iþtihar etmiþtir. Hatta sadakat ve vefadarlýðý darb- ý mesel olmuþtur. Bu güzel ahlakýna binaen,insanlar arasýnda kendisine mübarek bir hayvan nazarýyla bakýlmaða layýk iken,maalesef,insanlar arasýnda mübarekiyet deðil necis-ül ayn addedilmiþtir.” [43]
Bediüzzaman hazretleri bunun sebebini þöyle açýklar:
“Kelp-de hýrs marazý ziyade olduðundan esbab-ý zahiriyeye öyle bir derece ihtimam ile yapýþýr ki,mün’imi hakikiden bütün bütün gafletine sebeb olur. Binaenaleyh,vasýtayý müsebbib bilerek müessiri hakikiden yaptýðý gaflete ceza olarak necis hükmünü almýþtýr ki tahir olsun. Çünkü hükümler,hadler günahlarý affeder. Ve beynen-nas tahkir darbesini,gaflete keffaret olarak yemiþtir.
Öteki hayvanlar ise,vesaiti bilmiyorlar. Ve esbaba o kadar kýymet vermiyorlar.” [44]
Ömürleri ise,28 yýl olduðu ifade edilir.

B I L D I R C I N
“ Ve sizi bulutla gölgeledik,size kudret helvasý ve býldýrcýn gönderdik ve verdiðimiz güzel nimetlerden yeyiniz. (dedik) Hakikat da onlar bize deðil sadece kendilerine kötülük ediyorlardý.” [45]
Cenâb-ý Hak yahudileri Tih çölünde bu güzel kuþ etiyle,onlarý nimetlendiriyordu. Muhtelif bir çok yiyecekler içinde sofrada kudret helvasý ve býldýrcýn eti bulunuyordu.
Ýbni Baytar bunun fazla yenilmemesini söylerken,faydalarý hususunda da þunlarý anlatýr: Böbrek taþlarýný erittiðini,idrarý söktürdüðü,kanýnýn kulaða damlatýlmasýyla kulak aðrýsýný dindirdiði,ödünün uçuða faydalý olduðu,yüreði devamlý yenildiðinde iç sýkýntýsýna iyi geldiði belirtilirken;
Tabiatnâmede de býldýrcýn etinin meniyi ve þehveti arttýrdýðý da ifade edilir. [46]

K O Y U N - K E Ç Ý
“( Diþi ve erkek olarak) sekiz eþ yarattý:Koyundan iki,keçiden iki... De kitelaşlı,bunlarýn erkeklerini mi,diþilerini mi,yoksa bu iki diþinin rahimlerinde bulunan yavrularý mý haram etti? Eðer doðru iseniz bana ilimle söyleyin.” [47]
“Yahudilere bütün týrnaklý hayvanlarý haram kýldýk. Sýrtlarýnda yahut baðýrsaklarýnda taþýdýklarý ya da kemiðe karýþan yaðlar hariç olmak üzere sýðýr ve koyunun iç yaðlarýný da onlara haram kýldýk. Bu,zulümleri yüzünden onlara verdiðimiz cezadýr. Biz elbette doðru söyleyeniz." [48]
Allah emreder hasen olur,nehyeder kabih ve çirkin olur. Hüküm emir ve nehye göredir. Haram ve helallýkta da durum böyledir.
“O,benim asamdýr,dedi,ona dayanýrým,onunla davarlarýma yaprak silkelerim;benim ona baþka ihtiyaçlarým da vardýr.” [49]
“Davud ve Süleymaný da (an). Bir zaman,bir ekin konusunda hüküm veriyorlardý:bir grup insanýn koyun sürüsü,geceleyin baþý boþ bir vaziyette bu ekinin içine daðýlýp ziyan vermiþti. Biz onlarýn hükmünü görüp bilmekte idik.” [50]
“(Onlardan biri þöyle dedi) Bu,kardeþimdir. Onun doksan dokuz koyunu var. Benimse bir tek koyunum var. Böyle iken –onu da bana ver-dedi ve tartýþmada beni yendi.
Davud:Andolsun ki,senin koyununu kendi koyunlarýna katmak istemekle sana haksýzlýk da bulunmuþtur. Doðrusu ortakçýlarýn çoðu,birbirlerinin haklarýna tecavüz ederler. Yalnýz iman edip de iyi iþler yapanlar müstesna. Bunlar da ne kadar az! dedi. Davud,kendisini denediðimizi sandý ve Rabbinden maðfiret dileyerek eðilip secdeye kapandý,tevbe edip Allah’a yöneldi.” [51]
Hadis-de:”Sahibi için koyun berekettir,deve de izzettir. Ata gelince,hayýr onun alnýna baðlanmýþtýr.” [52]
Ýnsanlar yiyecek-içecek,giyecek gibi bir çok konu da bu hayvanlardan istifade etmektedirler.

K U R B A Ð A
“ Biz de ayrý ayrý mu’cizeler olarak onlarýn üzerine tufan,çekirge,haþere,kurbaðalar ve kan gönderdik;yine de büyüklük tasladýlar ve günahkar bir kavim oldular.” [53]
Rasulullahýn öldürmesini yasakladýðý hayvanlardan biri de kurbaðadýr.” [54]
Bu konu da:”Þarihler,kurbaða hakkýnda gelen yasaðýn,onun necisliði veya tiksinti verici olmasýndan ileri geldiðini,ilk akla gelen ihtimalin de onun haram ve dolayýsýyla kesiminin ve yenmesinin gayrý caiz olduðunu belirtir.” [55]
Ýbni Sina Kanun adlý kitabýnda:”Kim kurbaða yada kanýný yerse,bedeni þiþer ve rengi deðiþir. Meniyi atar,hatta onu öldürür. Bu yüzden doktorlar,onun zararýný bildiklerinden ilaç olarak kurbaðayý kullanmazlar. Su kurbaðasý ve kara kurbaðasý olmak üzere iki nevidir. Kara kurbaðasý yenildiðinde öldürür.” [56]

K U R T
“(Babalarýgöz kırpma dedi ki:Onu götürmeniz beni mutlaka üzer. Siz ondan habersizken onu bir kurdun yemesinden korkarým.
Dediler ki:Hakikaten biz (kuvvetli) bir topluluk olduðumuz halde,eðer onu kurt yerse,o zaman biz gerçekten aciz kimseler sayýlýrýz.” [57]
“Ey babamýz! dediler,biz yarýþmak üzere uzaklaþtýk;Yusuf’u eþyamýzýn yanýnda býrakmýþtýr. (Ne yazýk ki) onu kurt yemiþ. Fakat biz doðru söyleyenler olsak da sen bize inanmazsýn.” [58]
Kurt hakkýnda Peygamberimize sorulmasý üzerine:”Kendisinde hayýr bulunan bir kimse kurdu yer mi?”buyurarak,yenilmesinin haram olduðunu belirtmiþlerdir. Çünkü azý diþi bulunup yýrtýcý hayvanlara girmektedir. [59]
Yýrtýcý olan bu hayvanlarýn rýzýklarý,ölmüþ hayvanlar ve leþlerdir. Bunlar tabiatýn birer temizlikçileridirler.

Ö R Ü M C E K
Aþaðýda vereceðimiz ayetten dolayý bu sureye adýný vermiþtir:
“Allah dan baþka dostlar edinenlerin durumu,örümceðin durumu gibidir. Örümcek bir yuva edinir;halbuki yuvalarýn en çürüðü þüphesiz örümcek yuvasýdýr. Keþke bilselerdi.” [60]
Yuvasýný ustalýkla ve maharetle ören bu hayvan bunu uzun zamanda yapar,ancak bir çöp ile yuvasý kýsa bir zaman içinde yok edilebilir.
Cenâb-ý Hak kafirlerin mesleklerinin ve yollarýnýn da zor olduðunu ancak kolay bir þekilde yok edilebilecek bir basitliðe ve çürüklüðe sahib olduðunu bildirir.
Ve bu hayvan,Allah’ýn izniyle örmüþ olduðu aðýyla da Peygamberimizi müþriklerden korumuþtur.
Ömürleri itibariyle 28 yýl yaþadýklarý belirtilir.

S I Ð I R
“Musa,kavmine;Allah bir sýðýr kesmenizi emrediyor,demiþti de:Bizimle alay mý ediyorsun? demiþlerdi. O da: Cahillerden olmaktan Allah’a sýðýnýrým,demiþti.
“Bizim adýmýza Rabbine dua et,bize onun ne olduðunu açýklasýn”dediler. Musa;Allah diyor ki:”O,ne yaþlý,ne de körpe;ikisi arasýnda bir inek.”size emredileni hemen yapýn,dedi.
“Bu defa:Bizim için Rabbine dua et,bize onun rengini açýklasýn,dediler.”O diyor ki;Sarý renkli,parlak tüylü,bakanlarýn içini açan bir inektir”dedi.
“(Ey Musa!) Bizim için,Rabbine dua et de onun nasýl bir sýðýr olduðunu bize açýklasýn,nasýl bir inek keseceðimizi anlayamadýk. Biz,inþaallah emredileni yapma yolunu buluruz”dediler.
“(Musa) dedi ki:Allah þöyle buyuruyor:O,henüz boyunduruk altýna alýnmayan,yer sürmeyen,ekin sulamayan,serbest dolaþan(salma),renginde hiç alacasý bulunmayan bir inektir.” Ýþte þimdi gerçeðini anlattýn”dediler ve bunun üzerine (onu bulup) kestiler,ama az kalsýn kesmeyeceklerdi.” [61]
“Deveden de iki,sýðýrdan da iki (yarattýgöz kırpma” [62]
“Yahudilere bütün týrnaklý hayvanlarý haram kýldýk. Sýrtlarýnda yahut baðýrsaklarýnda taþýdýklarý ya da kemiðe karýþan yaðlar hariç olmak üzere sýðýr ve koyunun iç yaðlarýný da onlara haram kýldýk. Bu,zulümleri yüzünden onlara verdiðimiz cezadýr. Biz elbette doðru söyleyeniz.” [63]
“Kral dedi ki:Ben (rüyada) yedi arýk ineðin yediði yedi semiz inek gördüm. Ayrýca,yedi yeþil baþak ve diðerlerini de kuru gördüm. Ey ileri gelenler! Eðer rüya yorumluyorsanýz,benim rüyamý da bana yorumlayýnýz.” [64]
“(Yusuf’un yanýna gelerek dedi ki : Ey Yusuf,ey doðru sözlü kiþi! (Rüya da görülen) Yedi arýk ineðin yediði yedi semiz inek ile yedi yeþil baþak ve diðerleri de kuru olan (baþaklar) hakkýnda bize yorum yap. Ümit ederim ki,insanlara (isabetli yorumunla) dönerim de belki onlar da doðruyu öðrenirler.” [65]
Dünya yaratýlalý beri tarihi seyir içerisinde,insanlarýn topraðý ekmek için sürmelerinde bu hayvandan büyük çapta yararlanýlmýþ ve hala da yararlanýlmaktadýr.
Bu hikmete binaendir ki Hadis-de:”Dünya öküz (sýðýr) ve balýðýn üzerindedir.” Yani karada yaþayanlar hayatlarýný sýðýr ve öküzün sýrtýndan yani topraðý sürmesinden elde ederken,sahillerde yaþayanlarda balýk ile hayatlarýný devam ettirmektedirler.
Bu ikisini kaldýrdýðýmýzda hayat otomatikman durur. Ancak þimdi onun yerini traktör almýþ olmasýna raðmen yine de yamaç yerler de bu hayvanlara ihtiyaç duyulmaktadýr.
Hz. Musa döneminde bu hayvan kutsal bilinip,kendisine tapýldýðý gibi,bugün de hala kutsal bilinerek kendisine hürmet edilmekte,tapýlmakta ve korunmasý hususunda kanunun birinci maddesine kadar girmiþtir. Öyle ki ona yapýlan hakaret,cumhurbaþkanýna yapýlan hakaretle ayný durumda belki daha da þedit olarak deðerlendirilmektedir.

Y I L A N
“ Bunun üzerine Musa asasýný yere attý. O hemen apaçýk bir ejderha oluverdi.” [66]
Ýbni Ömer-den:Peygamberimizin minberde þöyle söylediðini,dinlediðini söyler:”Yýlanlarý öldürün. Ýki çizgili ve ebteri (engerek) de öldürün. Çünkü,bunlar,gözleri kapar, (kör eder.) ve hamileler de düþük yaparlar.” [67]
Ancak daha sonra ev yýlanlarýnýn bunlardan istisna edildiði de rivayet edilmektedir.
Yýlan ve akreb sokmasýna karþý Peygamberimiz þu duanýn okunulmasýný tavsiye etmektedirler:
“Eûzü bi kelimatillâhit-tâmmati min þerri ma halaka” Yani:”Yarattýðýnýn þerrinden Allah’ýn mükemmel kelimelerine sýðýnýrým.” Bununla onlarýn zararlarýndan korunulmaktadýr.” [68]
“Arý su içer bal akýtýr,yýlan su içer zehir akýtýr.”hakikatýnca yapýsý ve tineti itibariyle zehir üreten,korkutucu bir varlýktýr.
Ömürleri ise 29 yýldýr.

M A Y M U N
“ Ýçinizden Cumartesi günü azgýnlýk edip de bu yüzden kendilerine: Aþaðýlýk maymunlar olun! dediklerimizi elbette bilmektesiniz.” [69]
“De ki:Allah katýnda yeri bundan daha kötü olaný size haber vereyim mi? Allah’ýn lanet ettiði ve gazab ettiði,aralarýnda maymunlar,domuzlar ve taðuta tapanlar çýkardýðý kimseler,iþte bunlar,yeri (durumu) daha kötü olan ve doðru yoldan daha ziyade sapmýþ bulunanlardýr.” [70]
Maymun;taklitçi bir hayvandýr. Ayný zamanda gülünç bir özelliðe sahiptir.
Ayet-de;aþaðýlýk ve sefil varlýklar olarak,ayný zamanda rezil ve düþük insanlar bunlara teþbih edilmektedir.
Maymun tüm gülünçlüðüyle beraber,bazen önemli bir hizmete vesile olmasýyla hem kendini hem de nevini kurtarmýþ oluyor.
Bu konuda Bediüzzaman hazretleri Yunanlýlarýn üzerimize oynadýklarý oyunlarýný ve planlarýný boþa çýkaracak bir þekilde,bir maymunun buradaki tarihin seyrini deðiþtiren rolünü þöyle dile getirir:
“Mücahid bir hayvan mersiyesi:Ayet-de:Rabbinin askerlerini ancak o bilir.” [71]
“Ýþte o cünuddan (askerlerden) bir gazi þehid nev-i hayvanda ki meymun (mübarek) said.(mesud)
Ey maymûnu meymun! Mü’minleri memnun,kafirleri mahzun,yunaný da mecnun eyledin. Öyle bir tokat vurdun ki,siyaset çarhýný bozdun. Loyd Corc’u kudurttun,Venizelos’u geberttin. Mizaný siyasette pek aðýr oturdun ki;küfrün ordularýný,zulmün leþkerlerini bir hamlede havaya fýrlattýn. Baþlarýndaki maskelerini düþürüp maskara ederek bütün dünyayý güldürdün. Cennette mübeþþer olan hayvanlarýn isrine (izine,yoluna) gittin. Cennet de saidsin çünkü gazi hem þehidsin.” [72]

A R I
“ Rabbin bal arýsýna :Daðlardan,aðaçlardan ve insanlarýn yaptýklarý çardaklardan kendine evler (kovanlar) edin. Sonra meyvelerin her birinden ye ve Rabbinin sana kolaylaþtýrdýðý yaylým yollarýna gir,diye ilham etti. Onlarýn karýnlarýndan renkleri çeþitli bir þerbet (bal) çýkar ki,onda insanlar için þifa vardýr. Elbette bunda düþünen bir kavim için büyük bir ibret vardýr.” [73]
Bu ayette aldan bahsedildiðinden bu sureye Nahl yani Bal adý verilmiþtir.
Zühri’den:”Bala devam et. Çünkü hafýzaya kuvvet verir.”der.
Arýnýn yayýldýðý yere göre bal farklýlýk kazanýr.” [74]
Özellikle bal peteðinin bir çok þekiller içerisinde altýgen olmasý;bu durumda hava almayarak bozulmasýný engelleyici geometrik yapýnýn ona yaptýrýlýþý tam bir vahiy ürünüdür.” [75]
Koca bir surenin kendi adýyla isimlendirilen arý;geçmiþ büyük kitaplardan Ýncilde de 38 defa bahsedilmekte,önemi belirtilmektedir. Arý ve balý her devirde önemini korumaktadýr.
-Arý;saniyede 200 defa kanat çýrpmaktadýr.
-Peygamberimizin (SAM) bir çok hadislerinde de övülmüþtür.
-Balýn içerisine 6000 ayrý ayrý vitamin konulmuþ,her bir hastalýk için devayý ihtiva etmektedir.
-Tabiatý bir eczahane gibi yaratan Allah,onlar aracýlýðýyla binlerce bitkinin terkibiyle yan etkisi olmayan bal gibi bir lezzet,gýda ve þifa kaynaðýný yaratmaktadýr.
-Hiç þaþýrmadan ve karýþmadan bu iþ onlara mu’cize-vari bir þekilde yaptýrýlmakta,kendi güç ve büyüklüklerinin üzerinde iþ gördürülmektedir. Yerlerini kokuyla tesbit ederler.
-Balla beraber bir yandan da tozlaþmayý temin eder,iðneleriyle romatizmaya fayda saðlarlar.
-Ömründe bir defa çiftleþip,kendi aðýrlýðýnýn iki katý yumurtlayarak,iki yüz bin kadar tohum alan kraliçe arý emsallerine nisbetle ortalama beþ yýl kadar uzun bir ömür yaþar.
Alman Dr. Zaiss:”Yer yüzünde mikroplarýn yaþamadýðý tek vasat (yer ve ortam),baldýr.”der.
Erkek arýlar ise sadece görevleri neslin devamýný saðlamak için çiftleþmek olup,hemen akabinde ölürler.
“Arý milleti cumhuriyetçidirler”der Bediüzzaman. Yani toplu olarak çalýþýrlar. Münferit hareket etmezler.
En þifalý bal,koyu olan çam balýdýr.

K A R I N C A
“Nihayet karýnca vadisine geldikleri zaman,bir karýnca: Ey karýncalar!Yuvalarýnýza girin;Süleyman ve ordusu farkýna varmadan sizi ezmesin! dedi.” [76]
Bu âyetden dolayý bu sureye –Karýnca- manasýna –Neml- adý verilmiþtir.
Hadis-de:”Peygamberlerden birini bir karýnca ýsýrdý. O da (öfkelenerek) karýncanýn yuvasýnýn yakýlmasýný emretti ve yakýldý. Allah taala hazretleri ona þöyle vahyetti:” Seni bir karýnca ýsýrmýþken,sen tesbih eden bir ümmeti yaktýn.” [77]
-Yine hadis-de:”Bir peygamber ümmetiyle yaðmur duasýna çýkmýþtý,bu esnada bazý ayaklarýný havaya kaldýrmýþ vaziyette bir karýnca görmüþtü ki,ümmetine:”Dönün artýk,karýncanýn durumu sebebiyle duanýz kabul edilmiþtir.”demiþtir.” [78]
Peygamberimiz dört hayvanýn öldürülmesini yasaklamýþtýr. Bunlar:Karýnca,arý,hüdhüd,surad (sarý ve renkli aðaç kakan kuþu)” [79]
Hattabi-ye göre:”bir hayvanýn öldürülmesi yasaklandý ise,bu ona hürmet için veya onda bulunan bir zarar sebebiyle deðilse,etinin haram kýlýnmasý sebebiyledir. Nitekim aleyhis-salatu vesselam eti yenilmeyen hayvanýn öldürülmesini yasaklamýþtýr.”der. [80]
“Tevhid yolunda her þey kadir-i zülcelâle intisab ve istinad ettiðinden,bir karýnca bir fir’avunu,bir sinek bir nemrudu,bir mikrop bir cebbarý maðlub ettikleri gibi...
... Eðer þirk yolunda esbaba havale edilse;karýncanýn eseri,karýnca gibi ehemmiyetsiz....”olurdu. [81]
Bu hayvanýn hayatýný devam ettirmesinde bir-iki tane yetmiþ olmasýna raðmen onunla yetinmeyip,daha çok yiyecek yuvasýna taþýmaya çalýþýp hayata karþý hýrslý olmasýndan ve öyle de hareket ettiðinden ayaklar altýnda ezilmeye kendini müstehak eder.

K U Þ
“Göðün boþluðunda emre boyun eðdirilmiþ olarak uçuþan kuþlarý görmediler mi? Onlarý orada Allahdan baþkasý tutamaz. Kuþkusuz bunda inanan bir toplum için ibretler vardýr.” [82]
“Üstlerinde kanatlarýný aça kapata uçan kuþlarý (hiçgöz kırpma görmediler mi?Onlarý (havada) Rahman olan Allahdan baþkasý tutmuyor. Þüphesiz O her þeyi görmektedir.” [83]
Cenâb-ý Hak cennetten bahsederken:”Canlarýnýn çektiði kuþ eti ile (etraflarýnda dolanýrlar)” [84]
Hadis-de ise:”Þüphesiz ki sen cennet de bir kuþa bakar ve onu arzu edersin. Derhal o,kýzartýlmýþ olarak önüne düþer.”(Bezzar-Müsned)

A T
“Onlara (düþmanlara) karþý gücünüz yettiði kadar kuvvet ve cihad için baðlanýp beslenen atlar hazýrlayýn,onunla Allah’ýn düþmanýný,sizin düþmanýnýzý ve onlardan baþka sizin bilmediðiniz,Allah’ýn bildiði (düþman) kimseleri korkutursunuz. Allah yolunda ne harcarsanýz size eksiksiz ödenir,siz asla haksýzlýða uðratýlmazsýnýz.” [85]
“Atlarý,katýrlarý ve eþekleri binmeniz ve (gözlere) zinet olsun diye (yarattý.) Allah þu anda bilemeyeceðiniz daha nice (nakil vasýtalarýgöz kırpmayaratýr!” [86]
“ Akþama doðru kendisine,üç ayaðýnýn üzerine durup bir ayaðýný týrnaðýnýn üzerine diken çalýmlý ve safkan koþu atlarý sunulmuþtu.
Süleyman;gerçekten hem mal sevgisini,Rabbimi anmak için istedim,dedi. Nihayet güneþ battý. (o zaman: ) Onlarý (atlarýgöz kırpma tekrara bana getirin,dedi. Bacaklarýný ve boyunlarýný sývazlamaya baþladý.” [87]
Hadiste:”Atýn alnýna hayýr baðlanmýþtýr(bu hayýr) Sevab ve ðanimettir. Bu hal kýyamete kadar bakidir.” [88]

B A L I K
“Onlara,deniz kýyýsýnda bulunan þehir halkýnýn durumunu sor. Hani onlar Cumartesi gününe saygýsýzlýk gösterip haddi aþýyorlardý. Çünkü Cumartesi tatili yaptýklarý gün,balýklar meydana çýkarak akýn akýn onlara gelirdi,Cumartesi tatili yapmadýklarý günde gelmezlerdi. Ýþte böylece biz,yoldan çýkmalarýndan dolayý onlarý imtihan ediyorduk.” [89]
“ Ýçinizden taze et (balýk) yemeniz ve takacaðýnýz bir süs (eþyasýgöz kırpma çýkarmanýz için denizi emrinize veren O’dur. Gemilerin denizde (sularýgöz kırpma yara yara gittiklerini de görüyorsun. (bütün bunlar) Onun lütfunu aramanýz ve nimetine þükretmeniz içindir.” [90]
“Her ikisi,iki denizin birleþtiði yere varýnca balýklarýný unuttular. Balýk,denizde bir yol tutup gitmiþti.” [91]
“Yunus kendini kývranýp dururken onu bir balýk yuttu.” [92]
Hadiste:”Bize iki hayvanýn ölüsünün yenmesi helal kýlýndý.:”Balýk ve çekirge.” [93]
“Yaþamasý için en uygun yer suyu kaliteli olan nehirlerdir. Daha çok kayalýk yerleri,sonra da kumlu,pislik ve siyah balçýk bulunmayan çok hareketli ve dalgalý,güneþ ve rüzgara açýk,tatlý akar sularý barýnmak için tercih eder.”
“Deniz balýðý üstündür,güzeldir,hoþtur. Taze balýk soðuk ve rutubetli,hazmý zordur,pek çok balðam doðurur. Ancak deniz ve deniz gibi olan sularda yaþayan balýklar öyle deðildir. Bunlar güzel bir karýþým oluþturur. bedeni geliþtirir,meniyi artýrýr,sýcak mizaçlarý ýslah eder.”
Yahudiler onu yemezler.
Faydasý gayet çoktur. Bedenin derinliklerine varýncaya kadar tüm artýklarý çýkarýr,temizler.
Sesi güzelleþtirir. Karný yumuþatýr.
Siyatiði iyileþtirir. [94]
E B A B Ý L KUÞLARI
“Rabbin fil sahiplerine neler etti,görmedin mi? Onlarýn kötü planlarýný boþa çýkarmadý mý?
Onlarýn üstüne ebabil kuþlarýný gönderdi. O kuþlar,onlarýn üzerlerine piþkin tuðladan yapýlmýþ taþlar atýyordu. Böylece Allah onlarý yenilip çiðnenmiþ ekine çevirdi.” [95]
Fil suresinin tefsirinde bu hayvanlarýn mahiyeti hakkýnda deðiþik ifadeler bulunmaktadýr:
Peygamber Efendimizin doðumundan elli gün kadar önce Kabeyi yýkmaya gelen Ebrehe ordularýný gaga ve ayaklarýnda tuttuklarý piþkin tuðlalarý fýrlatarak,bombarduman uçaklarý gibi onlarýn lime lime olmalarýný saðlamýþ,ardýndan gelen yaðmur ve rüzgarla denize savrulmuþlardýr.

S Ý N E K
“Ey insanlar! (size) bir misal verildi;þimdi onu dinleyin:Allah’ý býrakýp da yalvardýklarýnýz(taptýklarýnýz) bunun için bir araya gelseler bile bir sineði dahi yaratamazlar. Sinek onlardan bir þey kapsa,bunu ondan geri de alamazlar. Ýsteyen de aciz,kendinden istenen de.” [96]
Ebu Hureyreden rivayet edilen bir hadis de Peygamberimiz þöyle buyururlar:”Birinizin kasesinde sinek vaki olduðunda küllisini kasenin içine batýrsýn. Sonra sineði atsýn. Zira onun kanadýnýn birisin de þifa,diðerinde dert vardýr.”
Ve arý;aðzý bal,kuyruðu zehir.
Yýlan;aðzý zehir,eti zehire tiryak. [97]
Sinek;saniyede 300 defa kanat çýrpmaktadýr.
Ve üremesi konusunda ise;”Uzmanlardan alýnan bilgiye göre,ergin diþi sinekler,haftada 300 ile 600 arasýnda yumurta býrakýyor. Yumurtadan çýkan diþi sinek de,bir hafta içinde üremeye baþlýyor. Bu durum da,hava sýcaklýðýnýn da uygun olduðu (30 derece) þartlarda,bir ergin diþi sinekten beþ hafta içinde 76 milyar sinek üreyebiliyor. Sinekle mücadelede ilaçlamanýn larva döneminde yapýlmasý gerektiðini ifade eden uzmanlar,”Sineklerin larva dönemi mart ayýnda olur.”diyorlar.” [98]
“... Sinekler kabilelerinin haþirleri ve bilhassa daima yüzünü,gözünü ,kanadýný temizlemekle bize abdesti v e nezafeti ihtar eden ve yüzümüzü okþayan gözümüz önündeki kabilenin bir senede neþr olan efradý,beni ademin adem zamanýndan beri gelen umum efradýndan fazla olduðu...” [99]
“... Kavak ve karaaðaç gibi meyvesizlerin bir kýsým yapraklarýndan her bir yapraðý,bir tabur sineklere yani,havada zikreden zihayatlara hem beþik,hem rahm-ý mâder,hem erzaklarýnýn mahzeni yaptýðý...” [100]
-Bediüzzaman:”Zübab risalesi”adýyla sinekler hakkýnda yazdýðý yazýsýnda þöyle hikmetli ifadede bulunmaktadýr:
“Güz mevsiminde sineklerin terhisat zamanýna yakýn bir vakitte ve hodgâm insanlar cüz-i tacizleri için sinekleri itlaf (telef) etmek üzere hapishanemizdeki odamýzda bir ilaç istimal ettiler. Benim fazla rikkatime (þefkatime) dokunmuþtu. Odamda çamaþýr ipim vardý. Bilahare insanlarýn inadýna sinekler daha ziyade çoðaldýlar. Akþam vaktinde o küçücük kuþlar o ip üstünde gayet muntazam diziliyorlardý. Çamaþýrlarý sermek için Rüþdiye dedim:
-Bu küçücük kuþlara iliþme,baþka yere ser. O da kemali ciddiyyetle bu ip bize lazýmdýr. Sinekler baþka yerde kendilerine yer bulsunlar. Her ne ise... Bu latife münasebetiyle seher vaktinde sinek ve karýnca gibi kesretli küçük hayvanlardan bahis açýldý. Ona dedim ki;
-Böyle nüshalarý çoðalan nevilerin ehemmiyetli vazifeleri ve kýymetleri vardýr. Evet bir kitap kýymeti nisbetinde nüshalarý teksir edilir. Demek sinek cinside ehemmiyetli vazifesi ve büyük kýymeti var ki;Fatýr-ý Hakim o küçücük kaderi mektublarý ve kudret kelimelerinin nüshalarýný çok teksir etmiþ.
Evet Kur’an-ý Hakimin:”Ey insanlar! Size bir misal verildi;þimdi onu dinleyin:Allah-ý býrakýb da yalvardýklarýnýz,o maksatla bir araya gelseler bile bir sineði dahi yaratamazlar. Sinek onlardan bir þey kapsa,onu da geri alamazlar. Ýsteyen de aciz,kendinden istenen de.!” [101]
Yani;Cenâb-ý Haktan baþka bütün esbab,ve uluhiyetleri ehli dalalet tarafýndan dava edilen aliheler içtima’ etse bir sineði halk edemezler.
Yani;sineðin hýlkati (yaratýlýþýgöz kırpma öyle bir mu’cize-i Rabbaniyedir ve bir ayet-i tekviniyedir ki;bütün esbab toplansa onun mislini yapamazlar. O ayet-i Rabbaniyeye muaraza edemezler,taklidini de yapamazlar. Mealindeki ayete ehemmiyetli bir mevzu teþkil eden ve nemrudu maðlub eden ve Hz. Musa (AS) onlarýn tacizlerine karþý müþtekiyane:
“Ya rabbi! Bu muacciz mahluklarý ne için bu kadar çoðaltmýþsýn?” deyince,ilhâmen cevab gelmiþ ki;sen bir defa sineklere itiraz ettin. Bu sinekler çok defa sual ediyorlar ki;
“Ya rab! Bu koca kafalý beþer seni yalýnýz bir lisan ile zikir ediyor. Bazý da gaflet ediyor. Eðer yalýnýz kafasýndan bizleri halk etse idin,binler lisan ile sana zikir edecek bizim gibi mahluklar olurlardý.”diye Hz. Musa’nýn þekvasýna bin itiraz kuvvetinde hikmeti hýlkatini müdafaa eden sineðin hem gayet nezafet-perver,her vakit abdest alýr gibi yüzünü ,gözünü,kanadlarýný temizleyen bu taifenin elbette mühim bir vazifesi vardýr. Hikmeti beþeriyenin nazarý kasýrdýr,daha o vazifeyi ihata edememiþ.
Evet,Cenâb-ý Hak nasýl ki deniz yüzünü temizlemek ve her günde milyarlarla vefiyyat bulunan hayvanatý bahriyye cenazelerini toplamak ve deniz yüzünü cenazelerle alude müstekreh manzaradan kurtarmak için sýhhiyye memurlarý nevinden gayet akil-ül lahm (et yiyici) bir kýsým hayvanatý halk etmiþ. Eðer o bahriyye,sýhhiyye memurlarý gayet muntazam vazifelerini ifa etmese idiler,deniz yüzü ayine gibi parlamayacaktý.
(Evet bir balýk binler yumurta,binler yavru ve bazen bir milyon yumurtadan ibaret olan havyardan çýkan tevellüdat-ý semekiyyeye (balýklarýn doðumuna) nisbeten vefiyatlarý bulunacak ta ki muvazene-i bahriyye muhafaza edilebilsin. Rahimiyyeti ilâhiyyenin latif cilvelerindendir ki valide balýklarýn yavrularýyla nisbetsiz bir tefavütü cismi de bulunduklarýndan yavrulara valideleri kumandanlýk edemiyorlar. Sokulduklarý yere giremedikleri için Hakim ve Rahim,yavrular için de onlara küçük bir kumandan çýkarýp validelik vazifesini o küçük kumandancýklara gördürür.)
Belki hazin ve elim bir bulanýklýk gösterecekti. Hem her günde milyarlarla yabani hayvanlar ve kuþlarýn cenazelerini toplamakla rûy-i zemini o taaffünattan (kokuþmadan) temizlemek ve zihayatlarý o elim ve hazin manzaralardan kurtarmak için nezafet ve sýhhiyye memurlarý hükmünde olan kartallar misullu kerametkârâne gizli ve uzak beþ-altý saat mesafeden bir sevki rabbani ile o cenazenin yerini,giden ve kaldýran âkil-ul lahma kuþlarý ve vahþi hayvanlarý halk etmiþ. Eðer bu berriyye (karalarýn) sýhhiyyeleri gayet mükemmel,intizam-perver,vazifedâr olmasa idiler zemin yüzü aðlanacak bir þekil alacaktý.
Evet âkil-ül lahm hayvanlarýn helal rýzýklarý vefat eden hayvanlarýn etleridir. Hayatta olan hayvanlarýn etleri onlara haramdýr. Eðer yeseler ceza görürler.
“Hatta Yaktassul Cemmâ-u minel Karnâ-i” Yani;”Boynuzsuz olan hayvanýn kýsasý kýyamette boynuzludan alýnýr.”diye ifade-i hadisiyye gösteriyor ki;gerçi cesedleri fena bulan,fakat ervahlarý baki kalan hayvanat mabeyninde dahi onlara münasib bir tarzda dar-ý bekada mücazat ve mükafatlarý vardýr. Ona binaen canavarlara sað hayvanlarýn etleri haramdýr,denilebilir. Ve küçücük hayvanlarýn cenazelerini ve nimetin küçücük parçalarýný tanelerini toplamak vazifesiyle karýncalarý nezafet memurlarý olarak hem niâm-ý ilâhiyye (ilahi nimetler) nin küçücük parçalarýný teleften ve çiðnemekten ve hakaretten ve abesiyetten sýyanet (korumak) etmekle ve küçücük hayvanatýn cenazelerini toplamakla sýhhiyye memurlarý gibi tavzif olunmuþlar. Aynen onlardan daha mühim sinekleri dahi insanýn gözüne görünmeyen hastalýklarýn mikroplarýný ve madde-i semmiyeyi (zehirli maddeyi) temizlemekle sinekler muvazzaftýrlar. Deðil mikroplarýn nâkileleri bilakis muzýr mikroplarý mass yani emmek ve yemek ile o mikroplarý imha,o madde-i semmiyyeyi istihaleye uðratýrlar. Çok sari hastalýklarýn önünü alýrlar. Hem sýhhiyye ve neferleri,hem tanzifat memurlarý,hem kimyager olduklarýna ve geniþ bir hikmete mazhar bulunduklarýna delil ise onlarýn gayet kesreti (çokluðu) dir. Çünki kýymettar,menfaattar þeyler teksir edilir.
(Bir sineðin kanadý ve vücudu ne kadar harika bir sanatý rabbaniye olduðuna lâtifane bir iþaret olarak meþhur Yunus Emre’nin bu fýkrasý ne güzel bildirir:
Bir sineðin kanadýný kýrk kaðnýya yüklettim.
Kýrký da çekemedi kaldý þöyle yazýlý.
Ey hodgâm insan! Sineklerin binler hikmeti hayatiyyesinden baþka sana aid bu küçücük faidesine bak. Sinek düþmanlýðýný býrak. Çünkü,gurbette kimsesiz,yalnýzlýk da sana ünsiyet verdiði gibi,gaflete dalýp fikrini daðýtmaktan seni ikaz eder. Ve latif vaziyeti ve abdest almasý yüzünü,gözünü temizlemesiyle sana abdest ve namaz ve hareket ve nezafet gibi vazife-i insaniyeti ihtar eden ve ders veren sineði görüyorsun. Hem sineðin bir sýnýfý olan arýlar nimetlerin en tatlýsý,en latifi olan balý sana yedirdikleri gibi Kur’an-ý mu’cizül beyanda vahyi rabbaniye mazhariyetle serfiraz olduðundan onlarý sevmek lazým gelirken sinek düþmanlýðý belki insana daima muavenete dostane koþan ve her belasýný çeken hayvanata düþmanlýðý ðadrdir,haksýzlýktýr. Muzýrlarýn yalýnýz zararlarýný def için mücadele olabilir. Mesela koyunlarý kurtlarýn tecavüzünden korumak için onlara mukabele edilebilir. Acaba hararet zamanýnda vücudun idaresinden fazla olan kanýn çoðalmasý ve bulaþýk bazý mevaddý muzýrrayý (zararlý maddeleri) hamil evride de cereyan eden mülevves kana musallat belki memur olan sivrisinek ve pireler fýtri haccamlar olmasýnlar mý? Muhtemel;”Sübhane men tahayyere fi sun’ihil ukul”
“Akýllarýn yapýlýþýnda hayrete kaldýðý zatý takdis ederim.”
Nefsimle mücadele ettiðim bir zamanda nefsim kendinde gördüðü nimeti ilâhiyyeyi kendi malý tevehhüm ederek gurura,iftihara,temeddühe baþladý. Ben ona dedim ki;”Bu mülk senin deðil,emanettir. O vakit nefis gurur ve iftiharý býraktý. Fakat tenbelliðe baþladý.
Benim malým olmayana ne bakayým,zayi’ olsun,bana ne? dedi. Birden gördüm. Bir sinek elime kondu,emanetullah olan gözünü yüzünü,kanadlarýný güzelce temizlemeðe baþladý. Bir neferin miri silahýný,elbisesini güzelce temizlediði gibi,sinek de temizliyordu. Nefsime dedim,bak. Baktý,tam ders aldý. O sinek ise maðrur ve tenbel nefsime hoca ve muallim oldu.
Sinek pisliði týb cihetiyle zararý yok bir maddedir ki;bazen tatlý bir þurubtur. Fakat sinek yediði binler muhtelif muzýr maddelerin ve mikroplarýn ve semm-‘zehir’lerin menþe-i olmakla sinekler küçücük istihale ve tasfiye makinalarý hükmüne geçmeleri hikmeti rabbaniyeden uzak deðildir. Belki þe’nindendir.
Evet arýdan baþka sineklerin bazý taifeleri muhtelif,müteaffin maddeleri yerler. Mütemadiyen pislik yerine katre katre þurub damlatýrlar.O semli müteaffin maddeleri aðaçlarýn yapraklarýna yaðan kudret helvasý gibi tatlý,þifalý bir þuruba tebdil ederek bir istihale makinasý olduklarýný isbat ederler. Bu küçücük ferdlerin ne kadar büyük bir milleti,bir taifesi olduðunu göze gösterirler. Küçüklüðümüze bakma. Taifemizin azametine bak. “Sübhanallah” diye lisaný hal ile söylerler.
(Evet sineðin küçücük bir taifesi baharýn ahirinde badem ve zerdali aðaçlarýnýn dallarýnda siyah bir kütle halinde halk olunup,dala yapýþýk olup kalýrlar. Mütemadiyen pislik yerine damlacýklar onlardan akýyor. O katreler bal gibi sair sinekler etrafýna toplanýr,emerler. Diðer bir baþka taifesi de nebatatýn çiçeklerinin ve incir gibi bir kýsým aðaçlarýn telkihinde (tozlaþmasýnda) istihdam olunuyorlar. Sinek taifelerinden yýldýzlý,mumlu,ýþýklý olan yýldýz böceði þayaný temaþa olduðu gibi sinek taifelerinden yaldýzlý altun gibi parlak kýsmý da þayaný dikkattir. Mýzraklý sinek eþkiyalarý hükmünde olan yabani arýlarý da unutmamalýyýz. Eðer halýký rahman onlarýn dizginini çekmese idi,bu mýzraklý taifeler pireler gibi insanlara hücum etse idiler,nemrudu öldürdükleri gibi nev-i insaný da hýrpalayacaktýlar.
“Sinek onlardan bir þey kapsa,onu da geri alamazlar.” [102] ayetinin manayý iþarisini tefsir ederdi. Ýþte bunlar gibi yüz namdar hasiyetli taifeleri bulunan sinek cinsinin büyük bir ehemmiyeti vardýr ki,mezkur azim ayet onu mevzu yapmýþ.”Ey insanlar! Size bir misal verildi...” [103]ila ahire..demiþ.” [104]
Karasinekler 17 gün yaþarlar.

S Ý V R Ý S Ý N E K
“Þüphesiz Allah (hakký açýklamak için) sivrisinek ve onun da ötesinde bir varlýðý misal getirmekten çekinmez. Ýman etmiþlere gelince,onlar böyle misallerin Rablerinden gelen hak ve gerçek olduðunu bilirler. Kafir olanlara gelince:Allah böyle misal vermekle ne murad eder?derler. Allah onunla bir çok kimseyi saptýrýr,bir çoklarýný da doðru yola yöneltir. Verdiði misallerle Allah ancak fasýklarý saptýrýr.(Çünkü bunlar birer imtihandýr.)” [105]
Her bir varlýk baþlý baþýna bir memuru ilahidir. Kendilerine verilen görevleri hakkýyla ifa ederler. Bu hayvaný belki çoðumuz sevmeyiz. Özellikle uykumuzu kaçýrdýðý için kýzarýz.
Oysa bu hayvan bir hemþire maharetiyle vücuttaki pis kaný emerek,kaný temizler.
Hacametlerini yara açmadan ustalýkla yaparlar. Daha doðrusu onlara yaptýrýlýr,ilham edilir.

A R S L A N
“Böyle iken (yani þefaatçýlarýn þefaatý onlara fayda vermezken) onlara ne oluyor ki,adeta arslandan ürküp kaçan yaban eþekleri gibi (hala) öðütten yüz çeviriyorlar.” [106]
Kalblere haþmetli duruþlarýyla korku salmaktadýrlar. Kendilerine güvendiklerinden teker teker gezib,sürü oluþturmazlar.
Cesur ve kahraman insanlar da arslana benzetilirler.
Ömürlere ortalama 24 yýldýr.

E Þ E K ( M E R K E B - Ý Þ L E K )
Binek için yaratýlmýþ, [107] Allah mu’cize eseri olarak Üzeyir aleyhis-selama öldükten sonra dirilmeyi,harab olmuþ bir kasabada yüz yýl uyutur,bir gün gibi zanneder. Yiyecek içecek bozulmamýþ. Yalnýz iskelet olmuþ bir merkebi yüz sene sonra tekrar dirilterek temsil getirir.” [108]
“Yürüyüþünde tabii ol,sesini alçalt. Unutma ki,seslerin en çirkini merkeblerin sesidir.” [109]
“Tevratla yükümlü tutulup da onunla amel etmeyenlerin durumu,ciltlerle kitab taþýyan merkebin durumu gibidir. Allah’ýn ayetlerini yalanlamýþ olan kavmin durumu ne kötüdür! Allah,zalimler topluluðunu doðru yola iletmez.” [110]
“Öðüt dinlemeyenleri arslandan ürküp kaçan “Yaban eþekleri” [111] gibi tavsif etmektedir.
Rasulullahýn ümmetine,eþek anýrmasýný iþittiklerinde,hakkýn rahmetinden kovulmuþ þeytanýn þerrinden Allah’a sýðýnmalarýný;horozlarýn ötüþünü iþittiklerinde de Allah’ýn lutfunu istemelerini emretmiþtir. [112]
“Ve” bir meclisten Allah’ý zikretmeksizin kalkan bir topluluk ancak eþek leþi gibi kalkmýþ olur.”buyurur. [113]
MEHMET ÖZÇELÝK
[1] Bakara.164,Lokman.10,Þura.29.
[2] Maide.1-2,Hac.30.
[3] En’am.38.
[4] Enfal.22.
[5] Enfal.55.
[6] Hud.6,Ankebut.60.
[7] Hud.56.
[8] Nahl.5,10,Hac.28,34.
[9] Hac.18.
[10] Mü’minun.21-22,Mü’min.79-80,Casiye.4,Nahl.5-8,66,Yasin.71-73.
[11] Neml.82.
[12] Sebe’.14.
[13] Fatýr.28.
[14] Þura.11,Zuhruf.12-13.
[15] En’am.142.
[16] Nur.45.
[17] Zümer.6.
[18] Osmanlýca Lem’alar. B. Said Nursi.909-910.
[19] Nahl.80,Hac.33.
[20] Tekvir.5.
[21] Neml.1-20.
[22] Lem’alar. 350.
[23] Kütüb-ü Sitte. Prof. Ý. Canan. 7 / 269-291.
[24] Age. 7 / 287,Lem’alar.age.222.
[25] En’am.144.
[26] A’raf.40.
[27] A’raf.73,Hud.64,Ýsra.59,Þuara.155,Kamer.27,Þems.13.
[28] A’raf.77.
[29] Yusuf.65,72.
[30] Haþr.6.
[31] Mürselat.33.
[32] Tekvir.4.
[33] Ðaþiye.17.
[34] age. 7 / 333,352-354,146, 8 / 52,140,536, 10 / 478 –vd, 12 / 195, 16 / 598-599, 17 / 182.
[35] A’Raf.133.
[36] Kamer.7-8.
[37] Kütüb-ü Sitte.age. 17 / 404.
[38] Maide.4.
[39] A’raf.176.
[40] Kehf.18,22.
[41] Zad-ul Mead. Ýbni Kayyým el-Cevzi. (Heyet) 6 / 339.
[42] Kütüb-ü Sitte.age. 14 / 160.
[43] Mesnevi-i Nuriye. B. Said Nursi.sh.64.
[44] Age.65.
[45] Bakara.57,A’raf.160,Ta-Ha.80.
[46] Bak. Zaman gaz.11-5-1993.
[47] En’am.143.
[48] En’am.146.
[49] Ta-Ha.18.
[50] Enbiya.78.
[51] Sad.23-24.
[52] Kütüb-ü Sitte. age. 7 / 289, 8 / 536.
[53] A’raf.133.
[54] Kütüb-ü Sitte.age. 14 / 163, 11 / 313.
[55] Age. 11 / 314.
[56] Zad-ul Mead.age. 5 / 60.
[57] Yusuf.13-14.
[58] Yusuf.17.
[59] Bak. Kütüb-ü Sitte.age. 17 / 405-406.
[60] Ankebut.41.
[61] Bakara.67-71.
[62] En’am.144.
[63] En’am.146.
[64] Yusuf.43.
[65] Yusuf.46.
[66] A’raf.107,Ta-Ha.20,Þuara.32,Neml,10,Kasas.31.
[67] Kütüb-ü Sitte. age. 14 / 151-157.
[68] Age. 17 / 451.
[69] Bakara.65,A’raf.166.
[70] Maide.60.
[71] Müddessir.31.
[72] Asar-ý Bediiyye. Said Nursi. (osmanlýca) sh.86.
[73] Nahl.68-69.
[74] Zad-ul Mead. age. 5 / 63.
[75] Allah ve Modern Ýlim. 2 / 191, Sýzýntý derg.Aðustos. 1988 (279),Köprü derg. Mart.1981.(11),Zafer derg.Ekim.1988.(38),Mesnevi-i Nuriye.age.165.
[76] Neml.18.
[77] Kütüb-ü Sitte. age. 7 / 277.
[78] Age. 7 / 283.
[79] Age. 14 / 161, 7 / 274-278.
[80] Age. 14 / 162.
[81] Þualar. age. 21-22.
[82] Nahl.79.
[83] Mülk.19.
[84] Vaký-a.21.
[85] Enfal.60,Adiyat.1-5.
[86] Nahl.8.
[87] Sad.31-33,Al-i Ýmran.14,Haþr.6.
[88] Kütüb-ü Sitte. age. 8 / 71,68-76,49, 5 / 38-39, 7 / 288, 11 / 156.
[89] A’raf. 163.
[90] Nahl.14,Fatýr.12.
[91] Kehf.61.
[92] Saffat.142,Enbiya.87,Kalem.48.
[93] Kütüb-ü Sitte. age. 17 / 403.
[94] Bak.Zad-ul Mead. age. 5 / 51-52.
[95] Fil.1-5.
[96] Hac.73.
[97] Tac Tercümesi. B. Sadak.3 / 353, Sahih-i Buhari. M. Vehbi. 4 / 191,Alkol ve Sigara. K. Durdu.82, Zad-ul Mead. 5 / 37.
[98] Türkiye gazt. 7-5-1996.
[99] Þualar. age. 32.
[100] Age.33.
[101] Hac.73
[102] Hac.73.
[103] Hac.73.
[104] Osmanlýca Lem’alar. B. Said Nursi.884-891.
[105] Bakara.26,Bak. Ýþarat-ül Ý’caz. B. Said Nursi.176-200.
[106] Müddessir.49-51.
[107] Nahl.8.
[108] Bakara.259.
[109] Lokman.19.
[110] Cum’a.5.
[111] Müddessir.50.
[112] Zad-ul Mead.age. 2 / 476.
[113] Age. 2 / 477.
Gönderen: 27.06.2009 - 01:27
Bu Mesaji Bildir   Muhtazaf üyenin diger mesajlarini ara Muhtazaf üyenin Profiline bak Muhtazaf üyeye özel mesaj gönder Muhtazaf üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1381 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
ilhan29 (55), bozadeniz (43), islamboy84 (40), küçük &t.. (49), teknur (50), hlim (51), veleye (60), Abdullah_78 (46), sefa60 (45), Gaziantepli (34), sivasliunsal (48), mcu (44), asess (45), akif21 (61), mimar_sophie (44), mamusali (49), Bilal_YETER (41), edare (42), terrazi (43), FaTMaNuR (60)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.66949 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.