Nasýl ki Ramazan on bir ayýn sultaný ise, Ramazan günlerinin sultaný da girmekte olduðumuz þu son on gündür. Müslümanlar bunu iyi anlamalýdýrlar.

Sadece içerisinde Kadir Gecesi bulunma ihtimalinden dolayý deðil, gündüzleriyle birlikte son on gün, hayatýn en büyük fýrsatýdýr.

Bir müslümanýn kendisini tamamen Rabbine vermesi, Rabbine adamasý, ibadet ve tefekkürle yoðunlaþmasý gereken günlerdir.

Zaten hepimizin bildiði gibi Peygamber Efendimiz (s.a.v) Ramazan"ýn son on gününü itikafta geçirirdi. Yani mescide çekilirdi, dünyadan tam anlamýyla sýyrýlýrdý. Son on günde yaptýðý ibadeti yýlýn hiçbir vaktinde yapmazdý.

Maalesef itikaf sünneti ülkemizde fazla bilinmeyen ve ihmal edilen bir sünnettir.

Bulunduðumuz yerde bu sünneti yeniden diriltmeliyiz ve yaygýnlaþtýrmalýyýz. Elhamdülillah, son zamanlarda Müslümanlarýn itikafa yöneldiðini görüyoruz ve bununla seviniyoruz.

Mescidlere çekilerek itikafa giremeyenlerimiz hiç deðilse kendisine buna yakýn, itikafa benzer bir proðram yapmalýdýrlar, güçleri yettiði kadar bu on günü Rablerine ayýrmalýdýrlar.

Bugün Müslümanlar þiddetle buna muhtaçtýrlar. Yani hiç deðilse Ramazan"ýn son on gününde dünyadan, dünyevileþmeden sýyrýlmalýdýrlar. Zihinlerini, hafýzalarýný dünyanýn þamatasýndan ve gürültüsünden arýndýrmalýdýrlar.

Ýçinde bulunduðumuz günlerin þu seviyesiz siyasi tartýþmalarýndan kendilerini kurtarmalýdýrlar, bütün kirli seslere karþý on günlüðüne de olsa kulaklarýný týkamalý, bütün kirli görüntülere geçici de olsa gözlerini kapatmalýdýrlar.

Bunun için Müslümanlar kendilerini birazcýk olsun zorlamalýdýrlar.

Çalýþanlar izin kullanacaksa bu günlerde kullanmalýdýr izinlerini.

Bu en mükemmel günleri basit koþuþturmalarla, mecburi olmayan seyahatlerle, bayram hazýrlýklarýyla, bayram öncesi alýþ-veriþlerle heba etmemelidirler.

Yorucu iþlerine mümkün olduðu kadar on gün ara vermelidirler, bayram sonuna býrakmalýdýrlar.

Bunun için evimizin odalarýndan birini tamamen Rabbimize tahsis edelim, Hz. Meryem gibi oraya çekilelim. On günlüðüne de olsa dýþ dünya ile irtibatýmýzý keselim veya asgariye indirelim, iþlerimizi ve görüþmelerimizi bayram sonuna erteleyelim.

Her þeyden kesilip, her þeyden el etek çekip Rabbimize ibadete odaklanalým.

Bu son on günde neler yapmalýyýz?

Kur"an-ý Kerim"i elimizden düþürmemeliyiz, gücümüzün yettiði kadar, yorgun düþünceye kadar okumalýyýz,

Sonra Kur"an üzerinde mütalaa yapmalýyýz, düþünmeliyiz, merak ettiðimiz noktalarda meallere ve tefsirlere bakmalýyýz.

Küçük bir Ýslam tarihi bitirmeliyiz veya Ýslam tarihinden önemli bölümleri okumalýyýz.

Farz namazlarýmýzý her zamankinden farklý, özenerek, ta"dili erkanýna riayet ederek ve mümkün olduðunca uzatarak kýlmalýyýz. Bulunduðumuz vaktin sünnet ve nafile namazlarýný kýlmalýyýz.

Rabbimizi zikretmeliyiz, tesbih etmeliyiz.

Çokça tövbe ve istiðfarda bulunmalýyýz.

Yani ALLAH Teala ile sýcak bir baðlantý kurmalýyýz, aramýzdaki uzaklýðý ve soðukluðu yok etmeliyiz. Son on günde hep Onunla olmalýyýz ve bunu fiiliyata geçirmeliyiz.

Ve bu yakýnlýðý saðladýðýmýz anda Rabbimize bol bol dua etmeliyiz.

Kendimiz için dua etmeliyiz, güzel bir Müslüman olabilmemiz için her þeyi istemeliyiz.

Yuvamýzdakilerin hidayeti ve ýslahý için samimi olarak Rabbimize yalvarmalýyýz.

Yavrularýmýzýn, kardeþlerimizin ve birlikte yaþadýðýmýz kiþilerin her birinin Ýslam davasý için seviyeli birer Müslüman olmalarý için ýsrarlý bir þekilde Rabbimize dua etmeliyiz.

Ýslam aleminin içerisinde bulunduðu acý durumdan kurtulmasý için bol bol dua etmeliyiz. “Bana dua et” diyen kardeþlerimizi hatýrlamalýyýz, onlara dua etmeliyiz.

Kýsacasý, haydin þu on günümüz bizim için bambaþka bir on gün olsun.

doðruhabergazetesi

Mehmet Göktaþ