*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » TÜRKİYE VE DÜNYADA SİYASET » ERBAKAN; CHP ve AKP'yi salliyor...

önceki konu sonraki konu

Bu konuda 11 mesaj mevcut

Sayfa (1): (1)

Ekleyen

Mesaj

	YENISAFAK

ERBAKAN; CHP ve AKP'yi salliyor...

169 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 11.05.2007

En Son On: 06.08.2009 - 19:33

Cinsiyeti: Erkek

Millî Görüş Lideri Erbakan Saadet Partisi’nin önümüzdeki 22 Temmuz Seçiminde büyük bir başarı elde etmesi için olağanüstü bir çaba harcayarak televizyonlarda söyleşiler yapıyor, gazetelere röportajlar veriyor, büyük salonlarda yoğun katılımlı konferanslar gerçekleştiriyor, mitinglerine katılıp halka hitap ediyor…

İlki Gebze’de yapılan Saadet Partisi mitingine katılarak halka hitap eden ve konuşması baştan sona TV-5’ten yayınlanan Erbakan İstanbul’da da yoğun katılımlı ve coşkulu bir konferans verdi. Bu konferans da baştan sona canlı olarak TV-5’ten yayınlandıktan sonra tekrarı da tam olarak verildi.

Erbakan, açıklanan programa göre sırayla Trabzon, İzmir, Elazığ, Bursa, İstanbul, Muş, Konya ve Samsun’da yapılacak olan Saadet Partisi mitinglerine de katılacak. Hünkâr Mahfili diye nitelediği Elazığ’a Erbakan 13 Temmuz Cuma günü geliyor.

Millî Gazete, Vakit, Milliyet, Tercüman ve Referans gazetelerine belli bir program içerisinde art arda verdiği/vereceği röportajlar da sırayla yayımlanmaya devam ediyor/edecek. Oldukça önemli ayrıntılara yer verilen uzun röportajlar bu gazetelerde günlerce yayınlanıp değerlendiriliyor.

Öte yanda TV-5 ve Flash TV ile evinde yaptığı söyleşiler canlı olarak yayınlanan ve aynı şekilde Kanal-B ve KON-TV’ye de söyleşi yapacak olan Erbakan, bu yoğun programını seçime kadar sürdürecek…

Erbakan böylece hiç beklenmedik şekilde büyük bir atağa geçip olağanüstü bir performans göstererek çok etkili bir söylemle milletimizi uyarmaya devam ederken sarsıcı açıklamalarıyla da siyaset arenasını dipten sallıyor. Dünya siyonizminin ve içerideki uzantısı odakların birlikte hazırladıkları siyasi mühendislik projelerini ve seçim planlarını bozup milletimizi oyuna getirmek için kurdukları tezgâhları dağıtıyor.

Erbakan 22 Temmuz seçimine ilişkin bu programını henüz ilan etmeden önce Türkiye bu seçime dış güçlerin ve içerideki işbirlikçilerinin belirlediği bir vizyonla sokulmaya çalışılıyordu. Bunun için her türlü iletişim imkânlarıyla toplum narkozlanıp büyülenmek suretiyle oynanmak istenen oyuna elverişli bir ortam hazırlanmıştı. Erbakan yürürlüğe koyduğu programıyla yapılan büyüyü çözüp tezgâhlanan oyunu bozuyor.

Önce nasıl bir büyü yapılmakta olduğunu özetlersek, deniliyor ki: AKP’nin, tüm Cumhuriyet kazanımlarını yok edip her türlü birikimlerini ortadan kaldıracak bir gizli planı, programı, ajandası var. Liderlerinin Millî Görüş gömleğini çıkardıklarını söylemeleri takiyeden başka bir şey değil. Bu takiyeci AKP iktidarını bir an evvel bertaraf etmeliyiz.

Bunun için AKP’yi dışlayıp yok sayacak bir SAĞDA VE SOLDA BİRLİK oluşturalım. Rejime bağlı biri sağda, diğeri solda iki partili bir siyasi yelpaze tesis edelim. Bunu sağlamak için CHP ile DSP’yi, DYP ile de Anavatan’ı birleştirip 22 Temmuz seçimine öyle girelim. AKP’yi sandığa gömüp rejimi karşı karşıya bulunduğu bu tehlikeden kurtaralım.

Asıl amaçları; İttihat ve Terakki kökenli, tek merkeze bağlı, birbirinin partneri iki parti ile demokratik sistemi işletmeye almak suretiyle Türkiye’yi siyonist dünya düzenine yeniden entegre etmektir. Böylece, Türkiye’yi Batı hesabına yöneten işbirlikçi, azınlıkçı cemaat oligarşi hegemonyasından kurtarıp bağımsızlaştırmak amacıyla 12 Eylül 1980’de başlatılan çabalara nihai darbeyi vurup Millî Görüş hareketini bitirmek üzere son noktayı koymak istiyorlar.

Şimdilerde yapılan büyü ve oynanmak istenen oyun için şöyle bir tezgâh kurmuş bulunuyorlar: AKP’yi, laik rejimi ortadan kaldırmaya yönelik gizli ajandası olan İslamcı bir parti olarak göstermeye çalışıyorlar. Bununla Millî Görüş kökenli tabanın ayrılmasını önlemek istiyorlar. Diğer yandan Saadet Partisi’ni de barajı aşamayacak bir parti olarak göstermeye çalışarak mevcut oyları da ister istemez AKP’ye yönelsin istiyorlar.

Böylece AKP, sadece Millî Görüş oylarını alsın, içinde çürütsün ve Saadet Partisi’ni bitirsin; kendisi de küçülüp marjinalleşsin istiyorlar. CHP, DP, MHP, GP gibi rejimin öz evladı sayılan partilere gidecek oylar da asla AKP’ye gitmesin, SAĞDA VE SOLDA BİRLİK projesinin hayata geçirilebilmesi için dolgu malzemesi yapılsın istiyorlar.

Açıkçası, 12 Eylül 1980’den sonra çökertilen azınlıkçı cemaat oligarşisi ve işlemez hale getirilen hile rejimi köle düzeni yeniden inşa edilerek Türkiye Büyük İsrail için vilayet yapılmak isteniyor. Bu dış destekli sağda ve solda birlik projesinin asıl amacı budur.

Bunun için önce Cumhuriyet Mitingleri adı verilerek laik rejimin AKP iktidarının tehdidi altında olduğuna inandırılan bir kitleyi bindirilmiş kıtalar halinde kara, deniz ve hava yoluyla ilden ile dolaştırarak Ankara, İstanbul, İzmir ve Samsun’da büyük meydanlarda toplantılar gerçekleştirdiler. Bu toplantılar heyecan oluşturacak şekilde dramatize edilip abartılarak işbirlikçi medya tarafından hararetle desteklendi.

Ayrıca bu mitingler vesile edilerek sayısız söyleşi, röportaj ve TV programı yapıldı. Hapsinde de ağızbirliği ile dillendirilen ortak söylem şuydu: Eğer sağcıysanız DYP-Anavatan bütünleşmesine, solcuysanız CHP-DSP birlikteliğine oyunuzu kullanın.

Yani geçmiştekinin aksine gizleme, saklama gereği duymadan, açıkça ve pervasızca aynı odaklar aynı bütünün parçaları olan bu iki yelpazeye birlikte oy verilmesini isteyerek sağda ve solda birlik mühendislik projesini hayata geçirmeye çalıştılar.

Bu arada bir hususa da açıklık getirmek gerekiyor. Peki, neden MHP sağda ve solda birlik projesi dışında tutuldu?

Siyonist sisteme bağlı işletilen demokrasilerde biri sağda diğeri solda iki kitle partisi yanında genelde bir de buçuk parti oluşturulur. Bu konu özellikle 12 Eylül 1980 sonrası süreçte çok gündemdeydi. O sıralar bir demokratik sistem ancak 2,5 parti ile ideal şekilde yürütülebilir sözleri sıkça dile getiriliyordu. Turgut Özal da bu 2,5 parti tabirini bir ara dilinden düşürmez olmuştu.

Yani, çoğu zaman bir kuşa (genelde güvercine) benzetilen demokrasinin uçması için yalnızca iki kanat yetmez. Bir de dengeyi sağlayacak şekilde kuyruk kısmında bir kanatçık olması lazım. Bu nedenle 2,5 parti derken; sağ ve sol yelpazelerden oluşan, dönüşümlü olarak iktidar ve ana muhalefet yapılması gereken 2 kanat partisi yanında bir de dengeyi sağlayacak şekilde kuyruk kanatçığını teşkil edecek küçük parti kast edilmektedir.

Söz konusu sağda ve solda birlik projesi için; CHP ve DP’nin sağ ve sol kanat olarak oluşturacağı siyasi yelpazenin denge unsuru olarak da MHP kuyruk kantaçığını teşkil edecek buçuk parti olsun diye dışarıda tutuldu.

Peki, sağda ve solda birlik mühendislik projesi şu anda hala yürütülmekte midir? Ya da projenin son durumu nedir? Hemen söyleyelim ki proje çıkmaza girmiş durumdadır. Projeyi revize etme çabaları da sonuç vermemektedir. Bu yüzden 22 Temmuz seçimleri engellenmek istenmektedir. Ancak buna da güç yetirilememektedir.

Yani sağda ve solda birlik projesi kelimenin tam anlamıyla Nasrettin Hoca’nın kuşuna döndü. Hani, Nasrettin Hoca’ya bir leylek getirmişler… Hoca önce gagasını, sonra da bacaklarını kestikten sonra: Hah, mübarek, işte şimdi kuşa benzedin, demiş ya… Sağda ve solda birlik projesi de tıpkı Nasrettin Hoca’nın o kuşuna döndü…

DYP ile Anavatan birleşmek yerine birbirine düştüler… CHP ile DSP ise birleşmek yerine iğreti bir seçim ittifakı kurmak zorunda kaldılar. Tabii ki bütün bunlar kendiliğinden olmadı; Nasrettin Hoca’nınki gibi fakat gizli bir el ve makas tarafından kesildi, biçildi, doğrandı…

Sonuçları dikkate alınarak gelişmelere sondan başa doğru bakıldığında bu görünmez el ve makasın Millî Devlet’e ait olduğunu anlamak zor değildir. Çünkü belli ki Mehmet Ağar ile Erkan Mumcu devlet unsurları tarafından manipüle edilip Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda ters köşeye yatırıldılar… Sonra da birbirine düşürülerek geri dönüşü imkânsız bir noktada birleşmeleri engellenip DP ucubesinin ortaya çıkması sağlandı. Böylece her iki partinin de potansiyeli heder edilip kadroları etrafa savruldu. Hiç kuşkusuz bu en çok AKP’ye yaradı.

Bu gizli el ve makas yalnızca projenin sağda birlik kanadını kesip biçmek için çalışmadı; öte yandan da solda birlik kanadı için de çalıştırıldı, halen da çalıştırılmaktadır. Nitekim Cumhuriyet Mitinglerini gerçekleştiren güçler arasında da ihtilaf ve görüş ayrılığı çıktı. Bir kesim Atatürkçülük ve ulusalcılık adına; ABD’ye, Avrupa Birliği’ne, Büyük Ortadoğu Projesi’ne ve küreselleşmeye karşı çıkarken, diğer kesim bu yaklaşımın çağdaş dünya gerçekleri ile ters düştüğünü ve Atatürkçülüğün de özüne aykırı olduğunu söylüyor.

Bu yüzden Cumhuriyet Mitingleri iki-üç tane tertipçisinin CHP listelerinde seçilebilir yerlerden milletvekili adayı olması ile sonuçlanıp adeta dağ fare doğurdu. Bu kesimde için için kaynayan ihtilaf kazanları tıpkı DYP ve Anavatan birleşmesinde olduğu gibi; CHP-DSP birlikteliğini de seçim fiyaskosu ile neticelendirecek şekilde büyük bir patlamaya doğru giderek artan bir basınç topluyor.

Örneğin son günlerde özellikle üzerine fazlaca gidilen birçok ulusalcı örgütlenme nedeniyle Atatürkçü laik kesimler arasındaki ipler geriliyor. Çünkü hepsi de katıksız Atatürkçü ve laik olan bu emekli askerlerin oluşturduğu legal örgütlenmeler üzerine şimdiye kadar gidilmeyip de seçim atmosferi içerisinde art arda baskınlarla adliyeye sevk edilmeleri Cumhuriyet Mitinglerinin oluşturduğu birliktelik havasını dağıtıp tarumar etmeye aday gibi gözüküyor.

Erbakan, işte tam böyle bir noktada bastırıyor… Hayır, AKP’nin Millî Görüş’le, millilikle, dinle, imanla, Müslümanlıkla bir alakası yok diyor… AKP gösterilmek istendiği gibi Millî Görüş sütü değil, Yahudi’nin oluşturduğu kireç suyudur diyor… AKP tıpkı CHP gibi işbirlikçi, ABD’ci, IMF’ci, Avrupa Birlikçi, ihanetçi bir partidir diyor…

Erbakan bunu o kadar güçlü argümanlarla, kanıtlayıcı ve ikna edici samimi ifadelerle ve etkili vurgularla anlatıyor ki kimsenin hiçbir şekilde itiraz edebilecek hali de mecali de kalmıyor. Kaldı ki AKP’nin lider kadrosu da bu durumdan son derece memnun gözüküyor.

Çünkü şimdiye kadar, her ne yapıp ettilerse bir türlü AKP’nin İslamcı bir parti olmadığını, iktidarda her ne yaparsa yapsın Millî Görüş ile bir alakasının kalmadığını yeterince kanıtlayamıyor, dertlerini kimseye anlatamıyorlardı.

Erbakan, AKP’nin bir Yahudi şaheseri olduğunu hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde en geniş kitlelere son derece etkili bir söylemle anlatıyor… Peki, anlatıyor da ne oluyor?

Şu oluyor… Önce bir kere Millî Görüşçüler sahte bir mağduriyet rolü verilen, gizli ajandası olan İslamcı parti imajı ile takdim edilen, Erbakan’ın el altından desteklediği propagandası yapılan AKP’nin gerçek yüzünü tanımış oluyor ve oyunu vermekten vazgeçip Saadet Partisi’ni var gücü ile destekliyor.

İkincisi, milletvekili listeleri hazırlanırken tırpanlanan Millî Görüş kökenliler nedeniyle AKP’den Saadet Partisi’ne başlayan yeniden dönüş hızlanıyor. Böylece Millî Görüş 22 Temmuz seçiminde ikinci bir hezimete uğratılıp tasfiye edilmek yerine en güçlü şekilde varlığını sürdürüyor ve başa güreşiyor.

Üçüncüsü, Cumhuriyet Mitingleri ile zihinleri iğfal edilen kesimler, şeriatçı diye gösterilen AKP’nin asla öyle olmadığını, zannettikleri gibi seçim kazanmasının bir kâbus olmayacağını, tam aksine kendileri için rejimin en güçlü teminatı ve güven kaynağı olduğunu çok iyi anlamış oluyorlar. Böylece Cumhuriyet Mitingleri ile rejimin tehlikede olduğu gösterilmek suretiyle CHP’ye güç ve destek sağlanmak istendiğini ve kendilerinin aldatıldıklarının ayırdına varıyorlar…

Bu ise siyonist büyünün çözülmesi ve yeniden hile rejimi ve köle düzeni oluşturma çabalarına ilişkin tezgâhlanan oyunların bozulması anlamına geliyor.

Yapılan siyonist büyü çözülüp tezgâhlanan Yahudi oyunu bozularak yeniden hile rejimi ve köle düzeni kurma hesapları suya düştüğünde ortaya çıkacak gerçek ise şudur:

Artık bu ülkede siyasi mücadele hiçbir gerçekliği olmayan uydurma sağ-sol türü görüş ve düşünceler ekseninde yapılmayacak; olanca gerçekliği ile milli ve gayrımilli görüş ve düşünceler arasında yürütülecek. Millî güçler Millî Görüş’ün tek temsilcisi Saadet Partisi saflarında birleşecekler; gayrımilli güçler de ABD, AB, BOP yandaşı ve İsrail işbirlikçisi AKP’de buluşacaklar…

Doğrusunu söylemek gerekirse bu paylaşımdan Başbakan Tayip Erdoğan ve ekibi herkesten daha çok memnun ve dünden razı gözüküyorlar. Çünkü Erbakan AKP’yi yumruklarken bu sarsıcı darbeler altında dağılan asıl sağda ve solda birlik projesine ilişkin oluşumlardır.

Öyle ki Erbakan’ın konuşmalarını ekranları başında izleyen birtakım dinsiz, donsuz ve de tuzu kuru kesimler; oh be… Cumhuriyet Mitingleri ile bizi şu AKP’den boşuna korkutmuşlar; meğerse bizim için en sağlam korunak, en güvenli sığınak orasıymış… diyorlar.

Türkiye’de bugüne kadar ABD işbirlikçiliği ve Yahudi uşaklığı ile suçlandığı için kimse zarara uğratılmadı, yeter ki Müslümanlıkla suçlanmasın. Bu yüzden AKP yöneticileri mutlaka Erbakan’ın bu söyleminden -ne kadar sert olursa olsun- derin bir memnuniyet ve mutluluk duyuyorlardır. Çünkü bugüne kadar kendileri dâhil hiç kimse Erbakan kadar AKP’nin Müslüman ve milli bir parti olmadığını ispatlayamadı!

Ekleme Tarihi: 07.07.2007 - 16:58

	sila58

		birbirlerini elestiriyorlar

9 Mesaj

Kayıt Tarihi: 10.02.2006

En Son On: 15.01.2012 - 20:10

Cinsiyeti: -----

NE SÖYLERLERSE SÖYLESIN HAYIRLISI KIMSE OGELSIN ERBAKANIDA GÖRDÜK GELDI ONEYAPTI HIC DEGILSE SIMDI DAHA IYI MEMNUNUZ HER SEY BOL ERDOGAN ERBAKAN LA BERABER KEN BÖYLE ELESTIRMIYORDU HERSEY 22 TEMMUZDA BELLI OLACAK

Ekleme Tarihi: 07.07.2007 - 17:19

	ranuna

75 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 08.04.2006

En Son On: 20.01.2012 - 14:37

Cinsiyeti: Bayan

SİLA 58 OY KULLANACAKMISINIZ VE NEDEN MEMNUNSUN AÇIKLAR MISIN ÇOK MERAK ETTİM?

Ekleme Tarihi: 07.07.2007 - 22:52

	mehmetkaratas

ALLAH KAHIRLA İMTİHAN ETMEYE HÜKMEDİNCE, MİLLETİN BİR KESİMİ BELANIN TEMSİLCİLERİNİ ÜLKENİN BAŞINA TAC EDERLER.

94 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.06.2007

En Son On: 10.10.2007 - 16:56

Cinsiyeti: -----

VE ARTIK HER ŞEY O HÜKMÜN NETİCELERİNE HİZMET EDER.
ALLAH İKİNCİ BİR İSTİKLAL SAVAŞI YAZMIŞSA Kİ GİDİŞAT ÖYLE GÖSTERİYOR, BUNU HİÇ BİR YARATILMIŞ DEĞİŞTİREMEZ.

Erbakan'ı sevmem. Din adına fitnenin bu ülkeye yerleşmesinin mimarı odur. Kendisine oy vermeyenleri "patates dininden olanlar" diye aşağılayan odur. Şimdi çok haklı olarak ve ithamlarında gerçeklerin ta kendisini söyleyerek belkide sebep olduğu felaketin günahını çıkarmaya çalışıyor. Kimbilir ?? Ama vatana olan saygı ve sevgisi bu yönde uyanıklığı Erdoğanla kıyaslanamaz.

Aşağıda ülkede var olduğu yutturulmaya çalışılan sahte cennetin sırlarını anlatmaya çalıştım. Anlayanlar için çok şey yazıldı çizildi bu ülkede. Sonuçta anlayanlar zaten çoktan anlamıştır, anlamayanlar yine anlamayacaklardır.Çıkmayan candan umut kesilmez yinede gerçekleri söylemek gerekiyor.

Ülkedeki sahte cennet görüntüsünün sebebi hikmetleri nelerdir ????

---AKP, haçlı sömürgecilerin (ABD,AB,IMF) hepsine karşı tam bir teslimiyet içindedir.

---Olayı, feci tabloyu tamamıyla görmek gerekiyor. Yoksa AKP' ye hak bile verenler var.

---Başbakan İMF ye borç azaldı diyor doğru. Ama boçlanma içte ve dışta, başka alanlarda patlayarak büyüdü. Toplam borç bunların hükümet olduğu tarihten bu yana iki katına çıktı.400 milyar dolar. Bu borcu bu gidişatla ödemek asla mümkün değil. Zaten borcu borçla erteliyorlar.
Düşünün 80 senede gelinen noktaya 4,5 yılda gelmişiz. AKP çok hızlı kabul etmek gerek.

---Cari açık, dış ticaret açığı, cumhuriyet tarihinin hiç bir döneminde olmayan seviyelerde ve katlanmış durumda.

---Ülkede sahte bir iyilik var. Bunu sağlayanlarda borsada % 70 i bulan (80 milyar dolar)yabancı (sıcak para)paranın var oluşu ve peşkeşler yoluyla yurt dışına satılan değerlerimiz için gelen paralar.
Borsadaki sıcak para yüksek faizle ülkenin kanını emiyor. O dahi kısmen bile geri çekilse tepetaklak oluruz.
Ülkenin satacak değerli kurumları bitti. Sahiller, verimli topraklar yağma gidiyor.

---Buna rağmen ülke ekonomisi pimi çekilmiş el bombası gibi. Ne zaman patlayacak belli değil. Ama mutlaka patlayacak. Bu sahte iyiliğin başka türlü bitmesi mümkün değil.

--Bu arada bu 4,5 yılda katlanarak artan başka şeyleride ekleyelim.
Fuhuş,hırsızlık,kapkaç, yolsuzluk önceki dönemlere göre katlanarak artmış bulunuyor.
Kredi kartları ve çek senetlerde katlanan protestolar, davalar. Bunlar doğal olmayan, sahte iyiliğin çok acı yan tesirleri.
Tabi bu çok önemli gelişmelerin çoğunluğu medya üzerinde ağır bir hükümet baskısı olması nedeniyle, halkımız tarafından tam olarak gözlemlenemiyor...

---Ülke ekonomik ve siyasi açıdan, içerden ve dışardan tam anlamıyla bir HAÇLI kuşatması altında. Hemde daha önce hiç olmadığı kadar.

---Ülkeyi idare edenler yalan cennetle vatandaşlarını avutmamalı. Bu gidişatın sonu çok kötü çünkü.

Bu mesaj 1 kez ve en son mehmetkaratas tarafından 08.07.2007 - 16:45 tarihinde değiştirilmiştir.

Ekleme Tarihi: 08.07.2007 - 16:42

	YENISAFAK

169 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 11.05.2007

En Son On: 06.08.2009 - 19:33

Cinsiyeti: Erkek

Sila kardes gercekleri goremiyorsaniz diyecek bir bulamiyorum.En azindan Irakta AKP nin ABD askerleri icin acmis oldugu usler sayesinde katledilen, irzina gecilen insanlarin vebali yetmezmi Allah askina ne bekliyorsunuz Allah in tokat vurmasini Allah askina bu kadar kor olmayin ne olur uyanin, isisten gecmeden.Irak hapisanelerinden gelen Fatmalarin,Ayselerin feryatleri sizleri bir hicmi yoksa bir tiyatromu.....Bu kadarmi basiretsisiz sila kardes.200 milyar dolarlik biorcunuz 100% artarak 420 milyar dolar olmus. Her yil 200 milyar dolar faiz odenimyor daha ne olsun.16 Imam-Hatip okulu kapatildi, kur'an kurslari yikildi, zina serbest oldu, domuzlar icin tesvik kredisi cikarildi daha ne gibi deliler istiyorsunuz.Turkiyedeki yasanan kuraklik Allahu alem Allah'in duyarli muslumanlar icin uyarisi degilmi?Lutfen kendimize gelelim aslimiza donelim...

Ekleme Tarihi: 08.07.2007 - 20:52

	Ramazan2007

Dine musallat olan fırkacılar ve ülkeye verdiği zararlar..

8 Mesaj

Kayıt Tarihi: 04.06.2007

En Son On: 24.08.2007 - 22:00

Cinsiyeti: -----

ALINTIDIR......

DİNDEN ÇIKARILMIŞ OLANLAR

VE

SAHİP ÇIKTIKLARI ŞEYLER

(Bu mevzu için bakınız: Sözler ve Notlar-1, 6. Baskı, İstanbul-1992)

Şu Âyet-i kerime’lerle dinden çıkarılmış olanların sahip çıktığı şeye bakın!

“Fırka fırka olup dinlerini parça parça edenlerle senin hiç bir ilgin yoktur. Onların işi Allah’a kalmıştır. Sonra O, yaptıklarını kendilerine haber verecektir.” buyuruyor. (En’am:159)

Âyet-i kerime’si ile Hazret-i Allah bölücüleri kulluğundan,

“Ayrılık yapan bizden değildir.” (Münâvî)

Hadis-i şerif’i ile de Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz ümmetliğinden tardetmiştir.

“Şüphesiz sizin bu ümmetiniz bir tek ümmettir. Ben de sizin Rabbinizim. O halde benden korkun.

Amma ne var ki, insanlar din hususunda kendi aralarında parçalara bölündüler, çeşitli kitaplara ayrıldılar. Her bölük, her parti kendi tuttuğu yoldan memnundur, yanında bulunan (din veya kitapla) sevinmektedir.

Şimdi sen onları bir süreye kadar kendi sapıklıkları ile başbaşa bırak!

Kendilerine verdiğimiz servet ve oğullar ile, onların iyiliklerine koştuğumuzu mu zannediyorlar? Hayır, onlar işin farkında değiller.” (Mü’minun: 52-56)

Bu Âyet-i kerime’lerle de Allah-u Teâlâ onların dinlerinin ayrı, partilerinin ayrı, kitaplarının ayrı olduğunu beyan etmektedir.

1.Erbakan Sivas konuşmasında “Refah partisinden olmayanlar patates dinindendir.” diyerek Allah’ın dinini inkâr etti, refah dinini kabul etti. Bu küfürdür.

Âyet-i kerime’de:

“Allah katında din İslâm’dır.” buyuruluyor. (Âl-i imran: 19)

Ruhu ölmüş şuursuz şakşakçılar “Şak şak” diyor. Bunun için bunlar cehenneme müstehak.

2.Hazret-i Allah Âyet-i kerime’sinde:

“İşte onlar Allah’ın hizbi (partisi)dir. İyi bil ki kurtuluşa ulaşacak olanlar Allah’ın hizbi (partisi)dir.” (Mücâdele: 22)

Buyurarak felâh ve kurtuluşun burada olduğunu beyân ediyorken; Erbakan bu Âyet-i kerime’yi inkâr ediyor, ayrı bir parti kurarak bölücülük yapıyor. Kendi uydurduğu dalâlet yolunu hakikat gibi göstermeye çalışıyor. Bu küfürdür.

Ruhu ölmüş şuursuz şakşakçılar yine “Şak şak” diyor. Bunun için bunlara cehennem müstehak.

Âyet-i kerime:

“Fırka fırka olup dinlerini parça parça edenlerle senin hiç bir ilgin yoktur. Onların işi Allah’a kalmıştır. Sonra O, yaptıklarını kendilerine haber verecektir.” (En’am: 159)

Hadis-i şerif:

“Ayrılık yapan bizden değildir.” (Münâvî)

3.“Refah’tan başka İslâm yok.” diyerek kendi uydurduğu dini Hazret-i Allah’ın dininin yerine koyuyor. Bu ise küfürdür. Ruhu ölmüş şuursuz şakşakçılar ise “Şak şak” diyor.

Âyet-i kerime:

“Onlara de ki: Yanınızda bize karşı çıkarabileceğiniz bir bilginiz var mı? Siz sadece zanna uyuyorsunuz ve siz sadece yalan söylüyorsunuz!” (En’am: 148)

İşte bunun için bunlara cehennem müstehak.

4.“Yeryüzünde birbuçuk milyar müslümanın lideri benim.” diyerek, bir iktidar hastalığına tutulmuş yalan söylüyor. Kim tayin etmiş onu o makama?

“Yalan ile imanın bir kimsede cem olmayacağı” Hadis-i şerif ile bildirilmiş iken, hâşâ “Allah’ım” dese dahi, yine de ruhu ölmüş şuursuz şakşakçılar “Şak şak” diyecek.

Onun için bunlara cehennem müstehak.

Resul-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz Hadis-i şerif’lerinde buyururlar ki:

“Ümmetim benden sonra yetmişüç fırkaya ayrılacak, bir fırka müstesna diğerleri hep ateştedir.”

“Onlar kimlerdir yâ Resulellah?”

“Benim ve Ashab’ımın yolunda olanlardır.” (Ebû Davud)

5.Geriye bir şey kaldı ise, o da Allahlığını ilan etmek. Daha evvel Nemrut ve Firavun’un ilan ettiği gibi. Ve bundan sonra da Deccâl’in ilân edeceği gibi.

Hadis-i şerif:

“Ümmetimden yalancılar deccaller vücuda gelir.” (Münâvî)

Bu kadar şeyi inkâr eden ve ilân eden kimseden bu da beklenebilir.

Secde sûresi 22. Âyet-i kerime’sinde buyuruluyor:

“Kendisine Rabbinin âyetleri hatırlatıla-rak öğüt verildikten sonra, onlardan yüz çeviren kimseden daha zâlim kim olabilir?

Muhakkak biz zâlimlerden öç alacağız!”

•

Erbakan Bolu’da yaptığı konuşmada “Burada bir veli varmış! Refah’a hizmet mi etti de veli oldu.” demiştir.

Bu kelimenin altında iki gizli şey yatıyor. Birisi uluhiyet davası, bir diğeri de Refah dinini ilan ettiğine dair açık bir fermandır. Allah-u Teâlâ’nın kendi veli kulları hakkında, şöyle bir ferman-ı ilâhiyesi var:

“İyi bilin ki, Allah’ın veli kulları için hiçbir korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklar.

Onlar iman edip takvâya ermiş olanlardır. Dünyâ hayatında da âhirette de onlar için müjdeler vardır. Allah’ın verdiği sözlerde aslâ değişme yoktur. Bu en büyük saâdetin tâ kendisidir.” (Yunus: 62-63-64)

Hadis-i kudsî’de ise şöyle buyuruluyor:

“Her kim benim veli kullarıma düşmanlık ederse, ben ona harp açarım.” (Buhârî)

Hadis-i şerif’lerde de şöyle buyuruluyor:

“Her asırda benim ümmetimden sâbıkûn = öncüler vardır.” (Nevâdir-ül usûl)

“Allah’ın öyle velî kulları vardır ki, onların gönülleri ilâhî râhmet deryâlarıdır.”

“Öyle ilimler vardır ki, gizlenmiş mücevher gibidir. Onu ancak Arifbillah olanlar bilirler. Bu ilimden konuştukları vakit, Allah’tan gafil olan kimseler anlamazlar.

Binaenaleyh Allah-u Teâlâ’nın kendi fazlından ilim ihsan ettiği âlimleri sakın tahkir edip küçük görmeyin. Çünkü Allah Azze ve Celle onlara o ilmi verirken tahkir etmemişti.” (Erbain)

Bir diğer Hadis-i kudsi’de ise:

“Kubbelerimin altındaki velilerimi benden başka kimse bilemez.” buyuruluyor.

Bu Hazret-i Allah’a ve Resul’üne iman edenlere aittir. Erbakan’a iman edenlere değil. Erbakan’ın onlara nasıl bir vaadi var? Zira uluhiyetini apaçık ilan etmiş oluyor. Refah Partisinden başka dinleri patates dinine benzetiyor. Bu ise resmen Refah dinini ilan ettiğine dalalet eder. Refah Partisi’nden başka İslâm yoktur demekle, resmen küfrünü ilan etmiştir. Bu ise İslâm dinine göre küfürdür. Zaten küfrünü ilan edenlere kardeşimdir demekle, onlara resmen kucak açtığını söylemiştir.

Ey Refah dini mensupları!

Bunun hangi birisini yalanlayabilirsiniz? Doğru olduğunuza dair, hangi Âyet-i kerime’yi delil getirebilirsiniz? Onun için siz sadece yalan söyleyip, İslâm gibi görünerek temiz insanları dininden ve imanından ediyorsunuz!

“Ve her yolun başına oturup da tehdit ederek inananları yolundan alıkoymaya ve o Allah yolunu eğriltmeye çalışmayın.’ (A’raf: 86)

•

Ekleme Tarihi: 09.07.2007 - 13:24

	asilyesil

74 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.07.2006

En Son On: 13.05.2013 - 21:15

Cinsiyeti: -----

mehmet karataş'a
erbakan'ı sevmeyip akp yi eleştirdiğine göre büyük ihtimal mhp lisin..mhp nin eleştirdiğin hususlarda akp den ne farkı var ki???

ramazan 2007'ye

kimse ayetleri hak olan bir davaya karşıt olarak kullanmasın..vebali ağır olur..hoca asla "islam aleminin lideri benim" diye bir cümle kurmamıştır..iftiranın sonu cehennemdir ,bu böyle biline.."yeni bir dünya " derkende islamı hakim kılmak için çalışacağımız bir dünyadan bahsetmiştir hocamız..kendinize geliniz..

islam alemi için sizin ne gibi alternatifleriniz var ki ?? hangi büyük oluşumun içinde yer alıyorsunuz???

Siyonizm kime düşmansa , ben onun yanıdayım, öyle olmaya devam edeceğim. Venezuellada çavazleyim, İranda ahmed-i nejad la. Filistinde hamaslayım lübnanda hizbullahla...

siyonistlerin sevdiği saflarda bulunmaktan Allah'a sığınırım..

Ekleme Tarihi: 10.07.2007 - 17:22

	SonMucahit

94 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 19.10.2004

En Son On: 19.07.2007 - 03:45

Cinsiyeti: -----

http://www.youtube.com/watch?v=oyid2uX9p_I&NR=1
S.A. Kardeşlerim
Erbakan Hoca'nın teslimiyetçi ve siyonist destekli Akp yorumunu lütfen seyrediniz.

Ekleme Tarihi: 11.07.2007 - 01:17

	asilyesil

RE:

74 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.07.2006

En Son On: 13.05.2013 - 21:15

Cinsiyeti: -----

Alıntı
Orijınalı SonMucahit

http://www.youtube.com/watch?v=oyid2uX9p_I&NR=1
S.A. Kardeşlerim
Erbakan Hoca'nın teslimiyetçi ve siyonist destekli Akp yorumunu lütfen seyrediniz.

Allah cc razı olsun..

Ekleme Tarihi: 11.07.2007 - 12:48

	mehmetkaratas

ŞERRİN EHVENİ.....

94 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.06.2007

En Son On: 10.10.2007 - 16:56

Cinsiyeti: -----

ASİLYEŞİL BİLEMEDİN BEN MHP'Lİ FALANDA DEĞİLİM.
ŞU ANDA BENİM DÜŞÜNCEMİ TEMSİL EDİP MECLİSE GİRECEK BİR PARTİDE YOK.

BU NE YAZIKTIRKİ ŞU ANLAMADA GELİYOR.
ÜLKENİN TEKRAR DÜZE ÇIKMASI İÇİN, ALLAH'IN BU ÜLKEYİ BİR İSTİKLAL SAVAŞI DAHA YAŞATMASI VE SONRADA DÜZE ÇIKARMASI KUVVETLE MUHTEMEL.

YANİ BEN ÜLKEMİN İSTİKBALİNİN KURTULUŞUNU MAALESEF MALÜM PARTİLERDE GÖREMİYORUM.

BUNA RAĞMEN YİNEDE OY VERECEĞİM. AMA BEĞENDİĞİM İÇİN DEĞİL. ŞERRİN EHVENİ VE DİN TÜCCARI OLMAYAN, ÜLKEYİ PEŞKEŞ ÇEKMEYECEK, BAŞÖRTÜ SÖMÜRÜSÜ YAPMAYACAK EN İNANILIR BULDUĞUM PARTİYE VERECEĞİM.İSTEMESEMDE.
ÇÜNKÜ HİÇ OY VERMEMEK AKP'NİN EKMEĞİNE YAĞ SÜRMEK OLUR.

SONUÇTA ALLAH BU ÜLKE İÇİN NE İRADE KILMIŞSA VAKTİ GELDİĞİNDE O ZUHUR EDECEKTİR.
HİÇ ŞÜPHESİZ....

Bu mesaj 4 kez ve en son mehmetkaratas tarafından 11.07.2007 - 15:15 tarihinde değiştirilmiştir.

Ekleme Tarihi: 11.07.2007 - 15:08

	Ramazan2007

PEYGAMBERİN YERİNE RUHBANLARI KOYMAK VE AĞIR BEDELLERİ

8 Mesaj

Kayıt Tarihi: 04.06.2007

En Son On: 24.08.2007 - 22:00

Cinsiyeti: -----

Asilyeşil kardeşim, hoca dediğin zat din sömürüsü üzerinden köşe olmuş bir insan.
Benim dinimede "patates dini" diyerek aşağılayarak en ağır günahların içine saplanmış bir insan.Partisine oy verenlerin cennete vermeyenlerin ise cehenneme gideceklerini açık açık söyleyen bir insan.
Böyle bir insanın yaptığı bu yanlış işler yukardaki yazımda da işaret edildiği gibi, kendini peygamber yerine koymak değilde nedir ??

Kaldıki Kuran "Onlar ruhbanlarınıda Rab'ler edindiler" diyerek uyarıyor. Yani hoca, müftü, dini lider, dinci parti lideri kim varsa bunların ardından körü körüne onların berbat yönlerini görmeden bilmeden gitmenin ne feci bir hal olduğu vurgulanıyor.

Siz Ruhbanlarla ilgili ayetleri hiç okumuyormusunuz ???
Yoksa uyanık hoca müftü v.s takımının söyledikleri yalanlara kanıp, onlar papazlar ve rahipler v.s için indirilmiştir yalanlarınamı inanıyorsunuz ??
Oysa Kuran yaşanacak ibretleri geçmişte yaşananlarla anlatır, anlayanlara.

Gelecekte hoca, müftü, dini lider v.s lerin çıkıp insanları dinden saptıracağını ve din adına ve dünya yaşamı adına kaosların yaşanacağını siz o ayetlerden aklınızla çıkarır anlarsınız.

Ne yazıkki bu ülkede arap coğrafyasında olduğu gibi dini aslından saptıranların peşinden gitmenin ağır bedellerini ödeyecektir.

Allah arap milletine yüklediği kahrı, onlara ısrarla benzemeye çalışanlarada tattıracaktır.
Bu güzel ülkede malüm kafalar yüzünden dolu dizgin ağır bedellerin ödeneceği bir zamana koşmaktadır.

Bu mesaj 1 kez ve en son Ramazan2007 tarafından 12.07.2007 - 07:58 tarihinde değiştirilmiştir.

Ekleme Tarihi: 11.07.2007 - 17:32

Pozisyon düzeni - imzaları göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu sonraki konu

Kategori Seç:

Sitemizde şu an Yok üye ve 1607 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_

[ Admin Moderator Vip Üye ]

Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
apsikama (58), bosay (59), diclesu (), oguz5656 (37), Sevdigim (43), aseksioglu (41), hazangülü (38), Berk (43), sevgi mersin (52), UfukTuncer (46), dadas_25 (47), siynem (31), yayla_gülü (50), oktay (), gonulbahcesi (46), yeþilim (40), t_turan (41), USSAK 64 (65), ismail gülda&th.. (44), ezilmezhalil (50), m_aktaran (51), sudenaz (50), miftehul_kulb (47), sedanur (38), zeynepsu (47), caferyalcin2 (47), KÜRSAD (38), el-esed (46), kozlu67 (49), gezegen38 (46), zuley (41), sahra_a (41), kübranur (36), Mustafa TASKESE.. (46), bilvanis (70), aspirin28 (45), yorgunadam (57)

24 Saatin Aktif Konuları

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.93210 saniyede açıldı