0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » EDEBİYAT / MAKALE / ŞİİR » ATASÖZLERİ » SELAM VE ADAB

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 1 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
Suayb su an offline Suayb  
SELAM VE ADAB

154 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.09.2004
En Son On: 01.07.2009 - 21:41
Cinsiyeti: Erkek 

KARŞILAŞMA VE SELAMLAŞMA ADABI

SELAM:
Barış, rahatlık, esenlik; Müslümanların birbirleriyle karşılaştıkları zaman karşılıklı olarak sağlık ve esenlik sunmalarıdır. Allah seninle birlikte olsun, O’nun himayesinde olasın demek gibidir.(Kavramlar kitabına bak)

SELAMIN ÖNEMİ :
Hadislerden anlaşılacağı gibi selamı yaymak, insanlar arasında dostluk, sevgi ve barışın yaygınlaştırılması, Müslümanların kalplerinin birbirine ısındırılması, birbirini tanımayan insanların tanışması, ferdler arasındaki ilişkilerin kuvvetlenmesi, Müslüman cemaatin fertleri arasındaki sevgi ve yakınlık bağlarını kuvvetlendirmek gibi.
Abdullah İbni Amr İbni As (r.a) şöyle demiştir : Bir adam Rasülullah (s.a.v) ‘e : İslam’da hangi amel daha hayırlıdır, diye sordu. Rasullah (s.a.v)’de “Yemek yedirmen, tanıyıp tanımadığın kimselere selam vermendir buyurdu. (Buhari, Müslim) [Çünkü yemek yedirmek cömertlik ve iyiliğin, selam ise barışıklığın, dostluğun, karşılıklı anlaşma ve konuşmaya hazır oluşun ilk göstergesidir.]
Ebu Yusuf Abdullah İbni Selam (r.a) şöyle demiştir: Ben Rasûlullah (s.a.v)’i :”Ey insanlar ! Selamı yayınız, yemek yediriniz, akrabalarınızla alakanızı ve yardımınızı devam ettiriniz. İnsanlar uyurken siz namaz kılınız ki bu yüzden selametle cennete giresiniz.” Buyururken işittim. (Tirmizi)
Ebu Hureyre (r.a)’dan rivayet edildiğine göre Rasulluha (s.a.v)şöyle buyurdu: “Siz iman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikede iman etmiş olmazsiniz. Yaptığınız takdirde sizin birbirini seveceğiniz bir şey söyleyeyim mi? Aranızda selamı yayınız.&#8221aglaMüslim)
Ebu Umara Bera İbni Azib (r.a) şöyle demiştir: Rasulullah (s.a.v) bize şu yedi şeyi emretti: Hasta ziyaretini, cenazeye katılmayı, Aksirana “Elhamdülillah” derse “Yerhamukellah” demeyi, davete icabet etmeyi, mazluma yardımcı olmayı, Selamı yaygınlaştırmayı, yemin eden kimsenin yeminini yerine getirmesini temin etmeyi. (Buhari, Müslim)

SELAMIN HÜKMÜ VE ADABI :

İslam, Müslüman topluluğu diğerlerinden ayıran özel bir selam usulü getirmiştir. Diğer cemiyetlerden tamamen farklıdır. Selam vermek sünnet, almak ise farzdır. “Bir selam aldığınızda daha güzel bir selam ile karşılık verin veya en azından benzeri ile…..” (Nisa 86) Peygamber (a.s)’ın selam ile ilgili hüküm ve talimatı şöyledir :
Ebu Hureyre’den rivayet edildğine göre Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurdu:”Küçük büyüğe, binitli olan yaya yürüyene, yürüyen oturana, sayıca az olan çok olana önce selam verir.&#8221aglaBuhari)
Tirmizi’nin Ebu Umame’den rivayetine göre bir adam: Ya Rasulallah, iki kişi birbirleriyle karşılaşınca onlardan hangisi daha önce selam verir ? diye sordu. Peygamber (s.a.v)’de: Allah’a en yakın olanı (yani önce selam veren Allah’a daha yakındır.)” buyurdu. (Tirmizi) “Şüphesiz ki. Allah katında insanların en iyisi. Önce selam verendir.&#8221aglaEbu Davud)
Gruplar arası selamlaşmada, grubun birinden bir kişinin selam vermesi, diğer gruptanda bir kişinin alması yeterldir.(Ebu Davud, Edep, 141) Ancak efdal olan hepsinin selam vermesidir. İslami adaba göre bir gruptan ayrılırken ayrılan kişi tarafından da selam verilmesi gerekir.(Ebu Davud, Edeb, 139)
Selam verirken veya alırken eğilmek doğru değildir. Selam verildiği takdirde alamayacak durumda olanlar ise selam vermek doğru değildir. Mesela; namaz kılanlara, Kur’an-ı Kerim okuyanlara, Hutbe dinleyenlere, ilimle meşgul olanlara, yemek yiyenlere, hamamda olanlara, def-i hacet eden kimselere selam vermek mekruhtur.

SELAM VERME – ALMA USULÜ :

İslam selam usulünü şu şekilde tanzim eder ;
Birincisi:”Esselamü aleyküm” => Allah’ın selamı üzerinize olsun.
İkinicisi:”Esselamü aleyküm ve ahmetullah” =>Allah’ın selamı ve rahmeti üzerinize olsun.
Üçüncüsü:”Esselamü Aleyküm ve rahmetullahi ve berekatüh.”=> Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.
Selama mukabele ederken ziyadeleştirilerek daha bir güzel şekilde vermek lazımdır. Üçüncü şekil bu kaidenin dışındadır. Çünkü ilave edilecek bir husus kalmamıştır artık. Buna göre yukarıdaki selam şekillerine Şu şekilde mukabelede bulunmak lazımdır.
Birincisine:”Ve aleyküm selam” yani bana olduğu gibi sana da olsun.
İkincisine:”Ve aleyküm selam ve rahmetullah.”
Üçüncüsüne:”Ve aleyküm selam ve rahmetullahi ve berekatüh.”
İmran İbni Husayn (r.a) şöyle demiştir:”Peygamber (s.a.v)’e bir adam geldi ve ; Esselamü alleyküm, dedi. Peygamer (s.a.v) onun selamına aynı şekilde karşılık verdikten sonra adam oturdu. Peygamber (s.a.v)”On sevap kazandı.” Buyurdu. Sonra bir başka adam geldi, o da ; Esselamü aleyküm ve rahmetullah, dedi. Peygamberimiz onada verdiği selamın aynıyla karşılık verdi, o küşüde yerine oturdu. Peygamber (s.a.v); Yirmi sevap kazandı.” Buyurdu. Daha sonra bir başka adam daha geldi ve Esselamü aleyküm ve rahmetullahi ve berekatüh. Dedi. Hz. Peygamberde okişiye selamının aynıya karşılık verdi. Okişide yerine oturdu. Rasülullah; Otuz sevap kazandı.” Buyurdular.(Ebu Davud, Tirmizi)[Selamdaki ifadeler arttıkça,sevapta artıyor.]
Ebu Hureyre (r.a)’dan rivayet edildiğine göre Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurdu; “Allah Adem’i yarattığı vakit, git şu oturan meleklere selam ver, selamını nasıl karşılayacaklarını dinle, Çünkü senin ve çocuklarının selamı o olacaktır. Bunun üzerine adem (a.s) meleklere; Esselamü Aleyküm dedi, Meleklerde; Ve aleyke rahmetullah, karşılığını verdiler. Onun selamına ve rahmetullahı ilave ettiler.&#8221aglaBuhari, Müslim)[“Aleykesselam” demenin yasak oluşu, Erkeğin kadına selam vermesi, inanmayanlara selam verip-almak.]

BÜYÜKLERLE VE KÜÇÜKLERLE SELAMLAŞMA VE MUSAFAHA:

Enes (r.a) çocuklara rastladığı zaman onlara selam verir ve Rasulullah (s.a.v) böyle yapardı, derdi.(Buhari.Müslim)

MUSAFAHA:

Ebul Hattab Katade şöyle demiştir, Ben Enes’e Rasulullah (s.a.v)’in ashabı birbiriyle el sıkışır mıydı? Diye sordum. Oda evet diye cevap verdi. (Buhari)
Bera (r.a)’den rvayet edildiğine göre Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurdu;”İki Müslüman birbiriyle karşılaşırlarda el sıkışırlarsa ikisi birbirinden ayrılmadan önce günahları bağışlanır.(Ebu Davud)
İbni Ömer (r.a)’ın naklettiği uzunca bir hadisin bir bölümünde şöyle dedi; “Peygambere yaklaştık ve elini öptük.&#8221aglaEbu Davud)[bir Seriye dönüşü cephede cereyan eden bazı olayları İbni Ömer peygamberimize anlattıktan sonra özel bir durum olan el öpme hadisesini anlatır.]
Aişe(r.anha) şöyle demiştir; Rasulullah (s.a.v) bizim evimizde iken Zeyd İbni Harise Medine’ye gelmişti. Sonra Rasulullah (s.a.v)’e gelip kapıyı çaldı, Peygamber (s.a.v)’de elbisesini sürüyerek ayağa kalktı, onu kucakladı ve öptü. (Tirmizi)[Çoktandır görüşmedikleri kölesi ve evlatlığı olan çok sevdiği Zeyd’e böylece muamele etti. Bu özel muamele de böylece bize aktarıldı.]

HAL HATIR SORMA
TEBESSÜM İLE KONUŞMA, GÜZEL SÖZ SÖYLEME:

Ebu Zerr (r.a) şöyle demiştir; Rasulullah (s.a.v) bana; “Kardeşini güler yüzle karşılamak bile olsa iyilikten hicbir şeyi küçük görme.” Buyurdu. (Müslim)[Her şey müslümana sevap kazandırır. İşte güler yüzle bir kardeşini karşılamak da sevap kazandıran amellerdendir.)
Ebu Hureyre (r.a)’dan rivayet edildiğine göre Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurdu;”Güzel ve hoş söz sadakadır.”[Müslümanlıkta iyi niyetle yapıyan her davranış sevap vasıtasıdır.]
Adiy İbn-i Hatim (r.a)’den rivayet edildiğine göre Peygamber (s.a.v)’i şöyle buyururken dinledim demiştir;”Yarım hurmaylada olsa kendinizi cehennemden koruyunuz. Bun da bulamazsanız güzel ve tatlı sözlerle..&#8221aglaBuhari,Müslim)
Ahirette tüm insanlar hesaba çekilecek ve orada sağına soluna bakarak yardımcı ve işe yarayacak amellerini arayacaktır. Kişi bu dünyada cehennem ateşini söndürecek amellere yani sadaka vermeye teşvik ediliyor.Pek az bir şey oyan yarım hurmayı küçük görmemek gerektiği vurgulanıyor. Mali yönden bu kadar bir şey bulamayan kimse ise güzel ve tatlı sözlerle bu kazanca ulaşıp kendisini ateşten korumaya çalışmalıdır. Zilzal 7-8 de olduğu gibi.

KONUŞURKEN MUHATABIN YÜZÜNE BAKMA :
VEDALAŞMA VE AYRILIŞ:
İslami adaba göre bir topluluğun yanından ayrılırkende, ayrılan kişinin selam vermesi gerekir.
Ebu hureyre (r.a)’den rivayet edildiğine göre Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurdu;”Sizden biriniz bir meclise vardığında selam versin, oturduğu meclisten kalkmak istediği zaman da yine selam versin. Bu selamlardan biri diğerinden farklı değlidir.&#8221aglaEbu Davud, Tirmizi)
Her ikisi fazilet ve sevap bakımıdan birbirinden farklı değildir. İlk gelindiğinde verilen selam gelen kişinin iyi niyet ve hayır için geldiğinin ve kötülük ve şer bulunmadığının bir ilanıdır. Ayrılırken verilen selam ise kendisinin o kimseler yanında bulunmadığı sürece hem kendi kötülüklerinden hemde her türlü kötülüklerden emniyette olmaları arzusunun bir ilanı olduğunun işaretidir. Böylelikle iki selam arasında bir fark yoktur.


Ekleme Tarihi: 29.06.2006 - 13:46
Bu mesajı bildir   Suayb üyenin diğer mesajları Suayb`in Profili Suayb Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1301 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
SaYaCGIN (48), AnneminSariGülü.. (34), kotza1 (55), keremcik (52), fatih GUNES (49), muhsin p.o. (52), tuva (42), Dostluklar_Baki (39), meydan26 (50), mehlika akasya (45), panter32 (50), NÖBETCI (47), baranbari (49), friendsofmehdi (39), tatar_salih (36)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.83437 saniyede açıldı