0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » EDEBİYAT / MAKALE / ŞİİR » GÜZEL SÖZLER » ŞEYTANIN HİLESİ...VESVESE...

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 4 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
**Su_DamlasI** su an offline **Su_DamlasI**  
ŞEYTANIN HİLESİ...VESVESE...

1420 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 21.04.2006
En Son On: 07.04.2013 - 10:54
Cinsiyeti: Bayan 
Ey Rabbim, onların (insanların) diriltilecekleri güne kadar bana mühlet ver.
Sen mühlet verilenlerdensin. Bu mühlet İlahi ilmimizde vakti belli olan bir güne kadardır." (Hicr; 36-38 )
"Ben de Sen'in dosdoğru yolunun önüne oturup yollarını keseceğim. Onların önlerinden ve arkalarından, sağlarından ve sollarından onlara yaklaşacağım. Sen de onların çoğunu şükredici bulmayacaksın." (A'raf; 16, 17)
Şeytanın, insanları saptıracağına dair ettiği yemin Allah tarafından bize bu şekilde haber verilmektedir. Şeytan bizim azılı ve apaçık bir düşmanımızdır. Her türlü yolla ve her yönden (sağdan soldan, önden ve arkadan) bize yanaşacak ve bizleri Allah'ın dosdoğru yolundan saptırmaya çalışacak olan şeytanın silahı, vesveseden başkası değildir. Düşmanın silahını ve ne şekilde kullanıldığını bilmek ise biz kulların kendimizi koruma yolunda atacağı en önemli adımdır. Bu açıdan nedir vesvese?
Vesvese; hışırtı, fısıltı, gizli sestir. Vesvese, şeytanın insanın kalbine attığı; şüphe, tereddüt, kuruntu, yanılgı, çirkin hayaller ve hatıralardır.

Şeytan; Allah'ın halifesini, Allah'ın kulunu dosdoğru yoldan saptırmak veya uzaklaştırmak için vesveseyi bir çok yönden kullanır ve her insanın zayıf noktalarından yola çıkarak onlara farklı şekillerde yanaşmaya çalışır. Öncelikli hedefi kulu inkara götürmek, kafir yapmaktadır. Eğer bu hedefinde başarısız olursa ikinci adım olarak Müslüman kulun imanına diker o çirkin bakışlarını ve yavaş yavaş zayıflatmaya ve kalbini tamamen karartmaya çalışır.
Vesvesenin Birinci Şekli: Şeytan ilk etapta insan kalbine şüpheler atmaya çalışır. Eğer insan şüpheyi kabul ederse şeytan ilk vuruşta hedefini vurmuş olur. Fakat kul buna direnirse bu durumda şeytan, kalbe kötü söz ve düşünceleri, edebe aykırı halleri, insanın kalbine yerleşmiş gibi sanılan imana aykırı hayali sözleri, çirkin hatıraları fısıldayarak insanı rahatsız eder. Vesveseli kul da Rabb'ine karşı hayasızlıkta bulunduğunu zanneder ve gaflete dalarak Rabb'in huzurundan kaçar.
Şeytanın hedefi insan kalbidir. Çünkü hidayet kalpte bulunur. Kur-an-ı Kerim'de de kalpten şu şekilde bahsedilir: "Bilin ki Allah kişinin kalbine ondan daha yakındır." (Enfal, 24)
Bir insanın küfrü hayal etmesi küfür olmadığı gibi edebe aykırı bir şeyi düşünmesi de edepsizlik ve günah olmaz. Kasıt olmadan irade dışında bazı düşünceler kalbe geliyorsa ve kul bunlardan rahatsızlık duyduğu halde bunlara engel olamıyorsa burada bir günah yoktur. 'Kalbim bozulmuş' diye Allah'ın huzurundan kaçmamalı, gaflete dalmamalıdır.
Vesvesenin İkinci Şekli: Varlıklar arasında, olayların içinde ve düşünce planında gizli ve dolaylı bir takım ilişkiler mevcuttur. Bazen birbiriyle hiç ilgisi olmayan şeyler arasında bağlantı kurulabilir. Bazen bu bağlantılar insanın kendi iradesi ve istemesiyle kurulabildiği gibi bazen de irade dışı, farkına varılmadan zayıf bir vesile ile kurulabilir.
Çok mukaddes, mübarek bir yer görülünce akla pis ve çirkin görüntüler gelebilir. Bu hal özellikle de namaz kılma esnasında, Kur'an okurken, dua ederken olabilir. Mesela bazı şahıslar "daha önce aklıma gelmediği halde namazda aklıma sevmediğim şeyler geliyor. Ve bu hal namazım bitene kadar bana büyük bir ızdırap veriyor öyle ki namazımda büyük bir günah işliyorum zannına kapılıp namaz kılmaktan uzaklaşıyorum" demiştir.
İmani noktada çok güzel ibadetler yapılırken sadece o esnada düşünceye gelen bu çirkin hayaller şeytanın vesvesesinden başka bir şey değildir. Şeytan özellikle namaz kılma esnasında kula böyle saldırarak onu bu güzel ibadetlerden alıkoymaya çalışmaktadır.
Şeytanın yapacağı ilk iş "Sen iyi bir insan olsaydın namazdayken, Kur'an okuyorken ve dua ederken aklına böyle çirkin, rezil düşünceler gelmezdi" diyerek kulu telaşa düşürmek ve büyük bir üzüntüyle bunalımlara atıp ibadetten uzaklaştırmaktır.
Fakat kulun aklına böyle hoş olmayan düşüncelerin gelmesi onu vebale sokmaz. Kalpte hem şeytanın vesvese merkezi vardır hem de meleğin ilham karargahı. Bunlar bir kalpte birbirine yakın bulunurlar fakat birbirlerine karışmazlar. Kalpte şeytanın vesvesesi hissedildiği gibi kul Allah'a sığınmalı ve bu vesveseden kurtulmak için Allah'a dua edip yardım istemelidir.
Vesvesenin Üçüncü Şekli: Kulun idealinde en mükemmel ibadeti yapma düşüncesi vardır. Yanlış ve eksiksiz, en iyi amel ve hizmeti yapayım düşüncesi bir de takva zannıyla yapılınca ortaya büyük sorunlar çıkmaktadır.
Bu tür vesveseye düşmüş insan abdest almaya başlar her uzvunu, ya su her yerine değmedi vesvesesiyle ya da yıkamadım vesvesesiyle tekrar tekrar yıkar, ayaklarını yıkayıp abdesti bitirmesi gerekirken "herhalde başımı meshetmedim" diyerek tekrar başa döner ve beş bazen de on defa abdest alır. Bazıları ezandan yarım saat önce abdest almaya başlar fakat namazın farzına zor yetişir. Gerek sünneti gerek farz namazı tekrar tekrar kılar. Namaz içinde Fatiha ve diğer sureleri ya okumadım ya da eksik okudum gibi zanlarla bir kaç defa okur. Yahut namazın müstehap ve ibadetlerini en güzel şekilde yapayım derken ya farzını ya da vacibini terk etmek gibi bir şaşkınlığa düşer. Boy abdestinde vesveseye düçar olur ve bir kere gusül yeterliyken kurulandıktan sonra bir defa daha yıkanmaya kendini mecbur hisseder ve sonra tekrar daha sonra bir defa daha... Bu şekilde sağlığına zarar gelir, yavaş yavaş ibadetten soğur, çıkmaza girer, hata üstüne hata yapar.
Bu çeşit bir vesveseye kapılmış olanlar yaptıkları ibadi vazifeler eğer dinin şartlarına uygun olarak yerine getirilmişse "Acaba ibadetim sahih oldu mu?" diye düşünmemeli ve vesveseye izin vermemelidirler. Sadece "Acaba ibadetim Allah tarafından kabul olmuş mu?" demelidir.
Abdest alırken, guslederken veya namaz kılarken veya herhangi bir ibadeti yaparken abdesti bozacak, guslü geçersiz kılacak veya namazı bozacak veya yapılan ibadet hangisi ise şartlarını (ki her ibadetin ne şekilde yapılacağı ve nelere dikkat edileceği Allah tarafından bizlere bildirilmiştir) geçersiz kılacak bir hal bir eksiklik yoksa abdest de, namaz da yaptığımız diğer ibadetimiz de Allah'ın izniyle sahihtir.
Abdestte karşılaşılan vesveseyle ilgili Ubey bin Kab'ın rivayetine göre Resulullah şöyle buyurmuştur:
"Abdeste musallat olan bir şeytan vardır ki ona Velehan (şaşkınlık veren) derler. Onun için abdest ve gusülde su vesvesesinden korunun" (Tirmizi, İbn Mace)
Resulullah(s.a.v.) abdest hususunda ise şöyle tavsiyede bulunmuştur: "Bedevinin birisi gelerek abdestin nasıl alınacağını sordu. Resulullah (s.a.v.) azalarını üçer defa yıkayarak ona abdest almayı gösterdi ve sonra da şöyle buyurdu; 'İşte abdest budur. Bundan fazla yapan sünneti terk ederek hata yaptı, sınırı aştı ve nefsine zulmetti demektir."
Yüzlerce yıl önce yaşamış olan insanların da aynı sorunlarla yüz yüze olduğunu çünkü şeytanın aynı yöntemlerle Allah'ın kullarını dosdoğru yolundan saptırmaya, uzaklaştırmaya çalıştığını görmekteyiz.
Namazda yanılma, şüphe ve vesveselere karşı neler yapılacağı da hadislerde şöyle geçmektedir.
"Herhangi biriniz namazdayken şeytan ona gelerek, 'falan şeyi hatırla' der. Ta ki kul gafletle namazdan çıkıp gitsin. Ve herhangi biriniz yatağında uzanmış iken şeytan onun yanına varır ve kişi uyuyuncaya kadar durmadan onu uyutmaya çalışır." (İbn Mace, İkame)
"Biriniz namazın rekatlarında şüphe ettiği zaman şüpheyi atsın ve şüphesiz bildiği rekatine bina etsin. Rekatlerin tam olduğuna inandığı zaman selamdan önce iki secde etsin. Eğer namazı tam idiyse bir nafile olmuş olur. Eğer namazı noksan idiyse o rekat namazını tamamlamak için olmuş olur." (İbn Mace, İkame)
Bir rivayete göre; "Resulullah (s.a.v.) namaz kıldırdı. Ya fazla yaptı, ya eksik yaptı. Bunun üzerine 'Ya Resulullah! Namaza bir şey mi ilave edildi?' denildi. Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: 'Ben ancak bir insanım. Siz unuttuğunuz gibi ben de unuturum. Biriniz unuttuğu vakit, oturduğu halde iki secde yapıversin." (İbn Mace, İkame)
Osman bin Ebi'l As Resulullah'a gelerek şöyle dedi: "Ya Resululah (s.a.v.) şeytan benimle namazımın ve namazda okuyuşumun arasına giriyor, namazımı karıştırıyor.
Resulullah şöyle cevap verdi; 'Bu Hinzeb denilen bir şeytandır. Onu hissettiğin vakit Allah'a sığın ve üç defa sol tarafına tükür.' 'Ben bunu yaptım, Allah da onu benden giderdi." (İbn Mace, İkame)
Vesvesenin Dördüncü Şekli: Bu vesvese imani konularda şüphe şeklinde gelir. Kul inanca tamamen aykırı olan bir düşüncenin aklına gelmesini, tasdik etmiş olduğunu zanneder. Ve 'eyvah! İmanıma zarar geldi' şeklindeki bir korkuyla ümitsizliğe düşer.
Namaz kılarken 'niye namaz kılıyorsun Allah yok ki' gibi bir düşünce onu derhal büyük bir endişeye sürükler. Ya da 'ahiret yok boşuna oruç tutup kendini aç bırakma' şeklindeki sözleri içinden duyan kul bunları kendisinin söylediğini ve bu şekilde iman dairesinden çıktığını düşünür. Buna benzer yüzlerce vesveseyi kulun kalbine fısıldayan şeytan onu telaşa sokarak ümitsizliğe düşürür.
Burada kul bu düşünceler kalbine geldiği vakit gerçekten inanıyor mu? Yoksa bunların tam aksi bu vesveselerle mücadele mi ediyor. Bu sözler onu rahatsız mı ediyor. Eğer bu vesveselerden rahatsızlık duyuyorsa ve bunları kabul etmiyorsa telaş edip ümitsizliğe düşmesine gerek yoktur. İmanına zarar gelmemiş yada iman dairesinden çıkmamıştır. Şeytan onu ümitsiz ve Allah'ın huzuruna çıkamayacak bir hale getirmeyi murat etmektedir. Kul şeytanın bu vesvesesine karşılık olarak Allah'ı daha çok zikreder, daha çok Kur'an okuyarak Allah'a sığınırsa kazanacaktır. Çünkü şeytan hedefini vuramamış aksine kulun Allah'a daha çok yaklaşmasına, O'nu daha çok zikretmesine sebep olduğu için vazgeçecektir.

Kaynaklar:
*İhya-u Ulumiddin : İmam Gazali
*Sözler (21. Söz): Bediüzzaman
Ekleme Tarihi: 11.08.2006 - 10:01
Bu mesajı bildir   **Su_DamlasI** üyenin diğer mesajları **Su_DamlasI**`in Profili **Su_DamlasI** Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
NurBahcesi su an offline NurBahcesi  

2687 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.08.2005
En Son On: 16.01.2010 - 22:25
Cinsiyeti: ----- 
EVET VESVESEDE HEM RAHMET HEM DE FIRAKAT VARDIR
RAHMET BOYUTU DEGER VERMEME ICINDE BOGULMADAN KENDINE GELME HATTA ADIM BILE ATMAMA O DÜSÜNCELERE HER AN KULAK FISILTILARINA FIRSAT VERMEME BIR SONRAKI HATAYA VEYA VESVESENIN VÜSATINE KAPI ARALAMAMAK
DIGERI DE TERSI DURUM GÜNAHLARA YELKEN ACMA
IBADETTEN HAZ ALAMAMA
CINNI VE SEYTANI OYUNLARA TAKILIP KALMA
GIBI BIR COK NETICEYI DOGURUR
HER HATADA HER VESVESEDE GÜNAHA GIDEN YOL VARDIR
HER GÜNAH BIR SONRAKININ HABERCISIDIR
HER VESVESE DEGER VERILDIGINDE PIRE IKEN DEVE OLUR
BEMBEYAZ KAGIT NOKTALANDIKCA SIYAH OLUR
ALLAH VESVESELERDEN KORUSUN VE DE VESVESEYI HAKKIMIZDA RAHMETINE DÖNÜSTÜRSUN



Bu mesaj 1 kez ve en son NurBahcesi tarafından 11.08.2006 - 10:10 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 11.08.2006 - 10:09
Bu mesajı bildir   NurBahcesi üyenin diğer mesajları NurBahcesi`in Profili NurBahcesi Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YeSiLKuBBeM su an offline YeSiLKuBBeM  

7 Mesaj

Kayıt Tarihi: 07.02.2005
En Son On: 25.10.2007 - 09:24
Cinsiyeti: Bayan 
Canim Ablam, ALLAH razi olsun..
Rahatladim.. Hemde cok..
Hersey cok güzel anlatilmis,
tüm vesveseler..

Bende bazen zan ederdim ki tek ben böyle yanlislar yaparim..
Oysaki seytan hepimizi kandirmak icin elinden geleni yaparmis..
Hep ayni oyunlar..
Her kötü düsüncede SEYTAN var..

Alıntı
Orijınalı su damlasi
Kul şeytanın bu vesvesesine karşılık olarak Allah'ı daha çok zikreder, daha çok Kur'an okuyarak Allah'a sığınırsa kazanacaktır. Çünkü şeytan hedefini vuramamış aksine kulun Allah'a daha çok yaklaşmasına, O'nu daha çok zikretmesine sebep olduğu için vazgeçecektir.



Cok dogru..
ALLAH zikrimizi, Ibadetlerimizi artirsin, bizleri kendisine daha yakin Kul olmayi nasip etsin..
Ve bizleri Seytanin Vesvelerinden korusun..

Selam ve DUA ile..
Ekleme Tarihi: 11.08.2006 - 10:33
Bu mesajı bildir   YeSiLKuBBeM üyenin diğer mesajları YeSiLKuBBeM`in Profili YeSiLKuBBeM Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
utaniyorum su an offline utaniyorum  

1942 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.04.2003
En Son On: 27.01.2007 - 01:21
Cinsiyeti: Erkek 
bugün bir çok insan vesvese tuzagında bocalamaktadır.
ama en yakınına bile utandığı için konuyu açamamaktadır.
vesvesenin ilacı ehil bir insanla iç dünyamızı
paylaşmamızdır.
bakın göreceksiniz mutlaka çözümleri var.
şeytanın hilesine karşı yalnız kalarak vesveselerimizi içimizde yaşamaya ve büyütmeye devam etmeyelim.
Ekleme Tarihi: 11.08.2006 - 11:19
Bu mesajı bildir   utaniyorum üyenin diğer mesajları utaniyorum`in Profili utaniyorum Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1287 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
SaYaCGIN (48), AnneminSariGülü.. (34), kotza1 (55), keremcik (52), fatih GUNES (49), muhsin p.o. (52), tuva (42), Dostluklar_Baki (39), meydan26 (50), mehlika akasya (45), panter32 (50), NÖBETCI (47), baranbari (49), friendsofmehdi (39), tatar_salih (36)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.78338 saniyede açıldı