0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » BÜYÜK ŞAHSİYETLER » HABIL ILE KABIL

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 7 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
))°((MuZuR))°(( su an offline ))°((MuZuR))°((  
HABIL ILE KABIL

100 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 16.04.2007
En Son On: 28.09.2008 - 07:30
Cinsiyeti: Bayan 
Habil ile Kabil Hz. Adem'in oğullarından ikisidir. Habil'in Allah'a yaptığı kurban'ın kabul edildiği ve kendi kurbanın Allah tarafından kabul edilmediği için Kabil, Habil'i öldürür ve böylece dünyada ilk kâtil olma makamına mazhar olur. Sonra bir kargadan görüp Habil'i yerin altına gömdü. Allahü teala Kur'an-ı Kerimde mealen buyuruyor ki : « Allah nezdinde İsa'nın durumu, Adem'in durumu gibidir. Allah onu topraktan yarattı. Sonra ona «OL !» dedi ve oluverdi »(Al-i İmran, 59) . Burada değinilen durum, Hz.İsa'nın ve Hz. Adem'in babasız dünyaya gelmeleridir (M.K.). Peygamberimiz Muhammed (S.A.V.) Hz. Adem hakkında : « Allahü teala Adem'i (aleyhisselam) yeryüzünün her tarafından aldırdığı topraktan yarattı. Bu sebeple zürriyetinden siyah, beyaz, esmer, kırmızı renkte olanlar olduğu gibi, bazıları da bu renklerin arasındadır. Bazısı yumuşak, bazısı sert, bazısı halis ve temiz oldu » (Hadis-i şerif, Müsned-i Ahmed bin Hanbel) buyurmuştur.
Ekleme Tarihi: 03.05.2007 - 10:24
Bu mesajı bildir   ))°((MuZuR))°(( üyenin diğer mesajları ))°((MuZuR))°((`in Profili ))°((MuZuR))°(( Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
))°((MuZuR))°(( su an offline ))°((MuZuR))°((  
YER KÜREDEKI ILK EVLILIK

100 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 16.04.2007
En Son On: 28.09.2008 - 07:30
Cinsiyeti: Bayan 
Hazreti Âdem, eşi Havva, oğulları Kabil, Habil, kızları İklimya ve Lebüda� Dünyanın nüfusu altı kişiye ulaşmıştı. Zaman geçtikçe Hazreti Âdem ile Havva'nın çocukları çoğaldı, her doğumda ikiz çocuk dünyaya geldi. Doğan ikizlerin de biri erkek, diğeri kız oldu. Gelen haberlerde bu doğumlardan yirmi erkek, yirmi kızın dünyaya geldiği bildirilmiştir.
Dünya nüfusunun artması gerekmektedir, bunun için de erkek ve kadınların birbirleriyle evlenmeleri gerekmektedir. Bu konuda da ilâhî takdir gereği ve ilk insana has bir kural ortaya çıkar. O kural da şudur. Âdem Aleyhisselâm'ın çocukları arasındaki kardeşlik kavramı, bir batında doğanları kapsamaktadır. Bir başka ifade ile bir batında doğanlar kardeştirler. Cebrail Aleyhisselâm ilâhî emri getirmiştir: Bir batında doğan kız ile ondan sonraki batında dünyaya gelen erkek evlenecek. Her doğumda, ikiz çocuk dünyaya geldiği için, birinci doğumun erkeği ile ikinci doğumun kızı evlenecektir.
Hazreti Âdem'in çocukları evlilik çağına geldiğinde; bu emir baba tarafından çocuklarına tebliğ edildi. Buna göre ilk batında doğan Kabil, ikinci batında doğan Lebüda ile evlenecektir. İlk batında doğan İklimya da ikinci batında doğan Habil ile evlenecektir.
İnsanoğlunun dünya macerası başladığından itibaren şeytan ve şeytanın soyu da aynı anda işbaşı yapmıştı. Âdem Aleyhisselâm'ın çocuklarına yaptığı bu öneriye Kabil itiraz eder.
"Ben bu ikizimi almaya, Habil de kendi ikizi olan kızı almaya daha müstahakız. Bu yapmak istediğin, Allah'ın bir emri olmayıp, kendi içtihadındır." (1)
Kabil ile aynı batında doğan İklimya çok güzel bir kızdı; Habil ile aynı batında doğan Lebüda ise ondan daha az bir güzelliğe sahipti. Kabil babasının emrine nefsanî duygularından dolayı karşı geliyordu. Âdem Aleyhisselâm bir peygamber olmakla birlikte, hiçbir insana nasip olmayan özellikleri de vardı. Bunlardan biri; Mevlâ'mızın büyük nimetine mazhar olmuş, cennet hayatını bizzat yaşamış olmasıdır. Cennet hayatını yaşadıktan sonra dünyaya gelmiştir. Böyle bir babanın sözünü ciddiye almayıp, reddetmek normal bir insanın işi değildir. Bu yapılan, olsa olsa, şeytana uyan ve şeytanın telkini ile hareket eden bir kişinin işi olabilir.
Âdem Aleyhisselâm'ın bütün telkinlerine karşı Kabil öneriyi kabul etmez. Âdem Aleyhisselâm başka bir öneride bulunur:
"Birer kurban sunun. Kimin kurbanı kabul olunur ise, kızla onu evlendireceğim." İklimya'ya iki talip vardı. Âdem Aleyhisselâm'ın önerdiği üzere kimin kurbanı Allah Celle Celâluhu tarafından kabul edilirse, İklimya ile o evlenecekti.
Bu öneriyi her ikisi de kabul etti. Her ikisi Allah Celle Celâluhu'na sunacakları kurbanları, yaptıkları işten (mesleklerinden) seçtiler. Kabil, ekincilik yapıyordu. Habil de hayvancılık yapıyordu, koyun sürüleri vardı. Kabil, kurban olarak ekinlerinden bir bağ yapmış, bu bağı Allah'a kurban vermek üzere getirmişti. Habil de sürüsünün en güzel koyununu kurban olarak getirmişti.
Ekleme Tarihi: 03.05.2007 - 10:39
Bu mesajı bildir   ))°((MuZuR))°(( üyenin diğer mesajları ))°((MuZuR))°((`in Profili ))°((MuZuR))°(( Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
))°((MuZuR))°(( su an offline ))°((MuZuR))°((  
ATES GELIP KURBANI ALIR

100 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 16.04.2007
En Son On: 28.09.2008 - 07:30
Cinsiyeti: Bayan 
O devirde kurban olarak sunulan şeyler hep birlikte bir yere konulur, sonra gökten bir ateş iner ve kabul olunan kurbanı yakardı. Her şey hazırdı. Âdem Aleyhisselâm'ın hakemliğinde beklenmeye başlandı. Biraz sonra gökten bir ateş geldi ve Habil'in kurbanı olan koyunu yakıp yok etti.
Habil'in kurbanı kabul olunmuş, dolayısıyla da İklimya ile Habil evlenecekti. Bu hâdise Habil'i her ne kadar mutlu etmişse de Kabil'i öfkelendirmişti. Görünüşte her ne kadar bu kararı kabul etmiş gözükse de, iç dünyasında hiç de güzel duygular beslemiyordu.
Geçmiş büyüklerden bir zat şöyle haber vermiştir:
"Hazreti Âdem'in iki oğlu kurban sunmakla emrolunduklarında, birisi koyun sahibiydi. Sürüsü içerisinde oldukça semiz bir koyunu vardı ki, onu çok severdi. Hatta geceleri onu beraberinde taşırdı. Öyle ki, ondan daha sevimli hiçbir malı olmamıştı. Kurban takdim etmekle emrolununca Allah Azze ve Celle'ye bu en sevdiği kurbanı sunmuştu. Ve Allah da onu kabul etti. Bu kurban cennette yayılıp gezinmektedir. Ta ki İbrahim Aleyhisselâm'a fidye olarak gönderildi."
Âdem Aleyhisselâm, oğlu Kabil'e dönerek dedi ki:
"Ey Kabil! Yazıklar olsun sana. Senin kurbanın yerinde bırakıldı." Babasının bu sözü üzerine Kabil:
"Sen onu sevdin, kurbanı için dua ettin, onun kurbanı kabul edildi, benim ki bırakıldı." dedi.(2)
O günden sonra Kabil için dünyada tek bir düşman vardı, o da Habil'di. Dünyada yaşamasının tek bir gayesi vardı, o da İklimya ve İklimya'yı elde etmekti.
Kabil ile Habil'ın kıssası Kur'an�ı Kerim'de şöyle haber verilmektedir.
"Onlara Âdem'in iki oğlunun kıssasını doğru olarak anlat. Hani ikisi birer kurban sunmuşlardı da; birininki kabul edilmiş, diğerininki kabul edilmemişti. O: Andolsun seni öldüreceğim, deyince, (kardeşisevinçli Allah ancak muttakilerden kabul eder, demişti."agla3)
Kabil kararını vermişti: Habil'i öldürecekti. Habil hayatta olduğu sürece kendisine rahat yoktu. Habil ile her karşılaşmalarında onu tehdit etti ve kendisini muhakkak öldüreceğini söyledi. Habil ise, ona hiçbir şekilde karşılık vermedi. Bu durum Kur'an'da şöyle haber verilmektedir:
"Beni öldürmek için elini bana uzatırsan, ben seni öldürmek için elimi sana uzatmam. Muhakkak ki ben, âlemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım."agla4)
Âdem Aleyhisselâm'ın kıssasında ilkler yaşanıyor demiştik. Bu hâdise de ilklerdendir. Birisi birini ölümle tehdit ettiğinde, tehdit edilenin kendini müdafaa için karşı tarafa aynı dille mukabelede bulunması doğru değildir. "Tefsir�i Kebir"de şöyle denilmiştir:
"İnsan kendisini müdafaa ederken, önce en ehveni ile işe başlayıp derece derece ilerlemesi gerekir. Kişinin, kendisini müdafaa için ilk planda karşısındakini öldürmeye niyetlenme hakkı yoktur. Aksine onun hakkı, kendisini müdafaa etmektir. Nihayet insan, kendisini ancak karşısındakini öldürerek kurtarabileceği kanaatine varır ise, ancak o zaman onu öldürmesi caizdir."agla5)
Ekleme Tarihi: 03.05.2007 - 10:39
Bu mesajı bildir   ))°((MuZuR))°(( üyenin diğer mesajları ))°((MuZuR))°((`in Profili ))°((MuZuR))°(( Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
))°((MuZuR))°(( su an offline ))°((MuZuR))°((  
ÖLDÜREN DEĞİL ÖLDÜRÜLEN OL

100 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 16.04.2007
En Son On: 28.09.2008 - 07:30
Cinsiyeti: Bayan 
Bu hâdisede insanoğluna büyük dersler vardır. Efendimiz bir hadis�i şeriflerinde şöyle buyurmaktadır:
"Kolunu yüzüne tut (kedere boyun eğ). Allah'ın öldürülen kulu ol; fakat öldüren kulu olma." Osman Radıyallahu Anh, bu hadis�i şerifin gereğini yerine getirmiştir. Evini basan eşkıyaya karşı koymamış, okuduğu Kur'an'dan sadece başını kaldırıp bakmış ve hiçbir fiilî karşı harekette bulunmamış, şehit edilmiştir.
Habil de bu mânada hareket etmiş, Kabil'in sürekli saldırmasına, tecavüzüne karşı Rabbine sığınmaktan başka hiçbir fiilî hareket yapmamıştır. Kur'an�ı Kerim'de Habil'in şöyle dediği haber verilmiştir:
"Dilerim ki, sen benim günahımı da, kendi günahını da yüklenip cehennemliklerden olursun. Zalimlerin cezası da budur."agla6)
Kabil kesin kararını vermişti. Habil öldürülecekti. Kabil, Habil'i takip etmeye başladı, uygun bir fırsat kollanmaktaydı. Fakat bugüne kadar ölüm hâdisesi olmadığı için bu işi nasıl yapacağını bilmemekteydi. Rivayet edilir ki, Kabil, Habil'i ortadan nasıl kaldıracağını düşünürken, İblis olaya müdahale etti. İblis eline bir kuş alarak, Kabil'in karşısına geçti. Eline de bir taş alıp, taşı kuşun başına vurarak, kuşun başını ezdi ve kuş öldü. (7)
Kabil bu hâdiseden, kardeşini nasıl ortadan kaldıracağını öğrendi.
Derken Kabil aradığı fırsatı buldu. Habil uyku hâlindeydi. Kabil eline aldığı bir taşla, Habil'in kafasına vurdu, Habil'in kafası parça parça oldu. Bu insanlık tarihinin, ilk kanıdır. Bu insanlık tarihinin ilk zulmüdür. Bu insanlık tarihinin ilk cinayetidir. Bu insanın ilk ölümüdür. Yerküre üzerinde kanı ilk akıtılan ve ölen Habil'dir. İlk kan, mazlum kanıdır, ilk ölen de mazlumdur. Yani insanlık tarihinin ilk vefat edeni, şehit olarak ruhunu teslim etmiştir.
Bu hâdiseyi detaylı incelediğimizde karşımıza şu hususlar çıkmaktadır:
"Şehitler sayfasının başında Habil'in ismi yazmaktadır."
"Caniler, zalimler sayfasının başında Kabil'in ismi yazmaktadır."
İnsanoğlunun tarihî seyri, onların açtığı yolda devam etmiş ve kıyamete kadar da devam edecektir. Kabil'in durumunu Kur'an�ı Kerim şöyle haber verir:
"Bunun üzerine kardeşini öldürmekte nefsine uydu ve onu öldürdü de, hüsrana uğrayanlardan oldu."agla8)
Öyle bir hüsrana uğradı ki, ondan sonra gelecek bütün cani ve zalimlerin vebalinden bir miktarda onun sırtına yüklenmiştir. Kâinatın Efendisi buyurdular ki:
"Haksız yere öldürülen her insandan bir hisse de, Âdem'in ilk oğluna düşmektedir."agla9)
Kabil, isteğini gerçekleştirmişti, bundan sonra ne yapacaktı? Habil'in cansız bedeni yerde yatmaktaydı. Şimdi de ceset, başına dert olmuştu. Daha önce yaşanmış bir olay değildi ki, geçmişte ne yapılmışsa, şimdi de onu yapsın.
Ekleme Tarihi: 03.05.2007 - 10:41
Bu mesajı bildir   ))°((MuZuR))°(( üyenin diğer mesajları ))°((MuZuR))°((`in Profili ))°((MuZuR))°(( Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
))°((MuZuR))°(( su an offline ))°((MuZuR))°((  
Dipnotlar:

100 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 16.04.2007
En Son On: 28.09.2008 - 07:30
Cinsiyeti: Bayan 
1� Fahruddin er�Râzî, "Tefsir�i Kebir � Mefatihu'l�Gayb", terc. Suat Yıldırım, Lütfullah Cebeci, Sadık Kılıç, Sadık Doğru, Akçağ Basın Yayın, Ankara 1990, c.9, s.28
2� İbn Kesir, "Hadislerle Kur'an�ı Kerim Tefsiri", terc. Bekir Karlığa, Bedrettin Çetiner, Çağrı Yayınları, İstanbul 1993, c.5, s.2202,
3� Mâide, 28
4� Mâide, 28
5� Fahruddin er�Râzî, "Tefsir�i Kebir � Mefatihu'l�Gayb", terc. Suat Yıldırım, Lütfullah Cebeci, Sadık Kılıç, Sadık Doğru, Akçağ Basın Yayın, Ankara 1990, c.9, s.32
6� Mâide, 29
7� Fahruddin er�Râzî, "Tefsir�i Kebir � Mefatihu'l�Gayb", terc. Suat Yıldırım, Lütfullah Cebeci, Sadık Kılıç, Sadık Doğru, Akçağ Basın Yayın, Ankara 1990, c. 9, s.34
8� Mâide, 30
9� Buhâarî, Cenâiz 33; Müslim, Kasâme 27 (3104)
Ekleme Tarihi: 03.05.2007 - 10:42
Bu mesajı bildir   ))°((MuZuR))°(( üyenin diğer mesajları ))°((MuZuR))°((`in Profili ))°((MuZuR))°(( Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
muhammed yusa su an offline muhammed yusa  

944 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2005
En Son On: 07.06.2007 - 21:48
Cinsiyeti: Erkek 
Allah Razı Olsun alkıs ÇOK GÜZEL BİR PAYLAŞIM....TŞKLER....
wesselam
Ekleme Tarihi: 03.05.2007 - 10:46
Bu mesajı bildir   muhammed yusa üyenin diğer mesajları muhammed yusa`in Profili muhammed yusa Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
))°((MuZuR))°(( su an offline ))°((MuZuR))°((  
Allah sendende razi olsun

100 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 16.04.2007
En Son On: 28.09.2008 - 07:30
Cinsiyeti: Bayan 
Senin yazdiginin yaninda birsey degil ama acizhane bildiklerimizi paylasalim dedik.

Selam ve Dua ile....
Ekleme Tarihi: 03.05.2007 - 10:54
Bu mesajı bildir   ))°((MuZuR))°(( üyenin diğer mesajları ))°((MuZuR))°((`in Profili ))°((MuZuR))°(( Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1551 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
apsikama (58), bosay (59), diclesu (), oguz5656 (37), Sevdigim (43), aseksioglu (41), hazangülü (38), Berk (43), sevgi mersin (52), UfukTuncer (46), dadas_25 (47), siynem (31), yayla_gülü (50), oktay (), gonulbahcesi (46), yeþilim (40), t_turan (41), USSAK 64 (65), ismail gülda&th.. (44), ezilmezhalil (50), m_aktaran (51), sudenaz (50), miftehul_kulb (47), sedanur (38), zeynepsu (47), caferyalcin2 (47), KÜRSAD (38), el-esed (46), kozlu67 (49), gezegen38 (46), zuley (41), sahra_a (41), kübranur (36), Mustafa TASKESE.. (46), bilvanis (70), aspirin28 (45), yorgunadam (57)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.62191 saniyede açıldı