0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » EDEBİYAT / MAKALE / ŞİİR » MAKALELER » BOYKOT''YA ALLAH'' DEYİP SALDIRMAK KADAR BÜYÜK BİR CİHADDIR.

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 5 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
Beyza su an offline Beyza  
BOYKOT''YA ALLAH'' DEYİP SALDIRMAK KADAR BÜYÜK BİR CİHADDIR.

159 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 12.05.2005
En Son On: 10.03.2010 - 14:04
Cinsiyeti: Bayan 
Prof. Dr. M. Es'ad Coşan Rh.A

Biz şuurlu olursak, biz dikkatli olursak, biz onların bize karşı yapacakları şeylere karşı uyanık olursak, onların bizi hiç bir zaman yenmesi mümkün değil...

Nasıl bir metodla çalışıyorlar?.. Malların üretiyorlar. Petrol ülkeleri petrole zam yapınca, petrolün zam farkını fiatlarına ekliyorlar. Bize mamül maddelerini daha pahalıya satıyorlar vs. vs. Tamam... Almazsak ne yapacak? .. Bütün başımızda gürültü patırtı kopuyor; bunlara malı ben satacağım, sen satacaksın vs. Almadığın zaman iş bitiyor, bütün oyunlar sona eriyor. "Ben senin malını almıyorum!" dediğin zaman, yelkenleri suya iniyor.

Onun için, icabında sükûtumuzun bir mânâ taşıyacağını, icabında kaş çatmamızın bir mânâ taşıyacağını, icabında bir mala boykot etmemizin selli seyf eyleyip, kılıcı çekip de düşmana "Yâ Allah!" diye saldırmak kadar büyük olacağını da düşünmeliyiz.

Biz veyahut mütehassıs kardeşlerimiz size bir işaret veriyorsak, o işareti leb demeden anlayıp, ona göre hareket etmelisiniz.

Çok kesin olarak söylüyorum, düşmanımızı biz besliyoruz. İslâm Alemi olarak biz besliyoruz, Türkiye'de de biz besliyoruz. Her yerde böyle oluyor bu iş... Bizim gafletimizden istifade ediyorlar. Biz uyanık olduğumuz zaman, müttefik olduğumuz zaman ve onlara kuvvet kazandırmayacak bir tavır sergilediğimiz zaman, takib ettiğimiz zaman, onların bir şey yapması mümkün değil!..

Onun için, düşmanın malını almayın!.. Düşmanın imalatını almayın!.. Buna çok dikkat edin!..

Ben çarşıya pazara çıkarken, elimi açıyorum, dua ediyorum: "Yâ Rabbi, aldanmaktan, aldatmaktan sana sığınırım. Param bir müslüman gitsin, ben de iyi bir mal alayım!" diye dua ediyorum. Buna çok dikkat edin!..

Her şeyi de almak zorunda değiliz. Çevrenizdeki ihtiyaç sayılan şeylerin çoğu da sun'î ihtiyaçtır. Bu ekonomistlerin bir lafı var, benim çok sinirlendiğim, kitaplarının ilk sayfasında yer alıyor: "İhtiyaç yaratılır!" diyorlar. Bir malın pazarlanması bahis konusu olduğu zaman söyleniyor galiba bu... Yâni, ihtiyaç yokken bir ihtiyaç meydana getiriliyor; propaganda ile, reklamla... Ondan sonra sürüm sağlanıyor.

Ne demek yâni, ben aptal mıyım, çocuk muyum?.. Kanmam!.. Meydana getirilmek istenen sun'î şeye uymam; biter iş... (31 Temmuz 1994- Bursa)

Şimdi bakın, dışımızdaki dış kuvvetler o kadar organize ki, İslâm Alemi'nin gücü zayıflasın diye, Hindûları Bâbürşah Mescidi'ne saldırtıyor... Peygamber Efendimiz'in saçlarının, sakalının muhafaza edildiği Hazretbal Mescidi'ne tecâvüz ettirtiyor, mescidi yaktırtıyor, o emaneti çaldırtıyor... Yâni tahrik ile koca bir Hint kıtasının Hindû yığınlarını İslâm'ın karşısına getiriyor, koyuyor. Hristiyanları da tahrik ederek onları da müslümanların karşısına koyuyor. Yahudi zâten İslâm'ın düşmanı... Çin'i bir başka şekilde tahrik ederek, ordaki müslümanları onunla tehdit altına almağa çalışıyor. Her yerde bir organize düşmanlık var...

Buna mukabil de bizim, bir milyarın üstünde müslüman kardeşimiz var, dünya üzerinde... Biz de bir kuvvetiz, biz de en büyük kuvvetlerden biriyiz. Ama, potansiyelimizi kullanmıyoruz, bunu ortaya koymuş değiliz.

Şimdi biz meselâ, Türkiye'deki kiliselere bir şey yapmağa kalksak... Yapmayız; çünkü biz imanımıza göre, Peygamber Efendimiz'in tavsiyesine göre hareket ediyoruz. Yapmayız ama, herhangi bir şey yapacak olsak, Avrupa'daki kardeşlerimize, Avustralya'daki kardeşlerimize tavır derhal değişiyor. Meselâ Körfez Harbi sırasında Avustralya gibi İngiliz Milletler Topluluğu (CommonWealth) içindeki bir devlette, çarşıda pazarda başörtülü insanlara saldırmak, tecâvüz etmek olayları başladı. Almanya'da dazlakların hareketleri başladı. Amerika'da aynı şekilde homurdanmalar başladı.

Yani bu bir kollektif şuurdur. Müslümanların bir yerde onlara bir galebe çaldığını bildikleri zaman, en yakınlarında, güçlerinin yettiği yerde mukabele bilmisil yaptıkları için, kimse onlara dokunamıyor. Çünkü, hristiyanların kollektif şuurunu biliyor.

Ama, müslümanların böyle bir kollektif şuuru olmadığı için herkes saldırıyor. Hindistan'daki böyle camiye bir şey olmuş!.. Olsun... Türkiye'deki ellibeş milyon insan sabahtan akşama işine gücüne gidiyor; herhangi bir şey yapmıyor.

Bosna-Hersek'de şöyle olduğunun ertesi günü, "Ben de Türkiye'de şunu şunu yapıyorum... Ürdün'de bunu bunu yapıyorum... Suudî Arabistan'da şu oluyor... Mallarınızı boykot ediyoruz, almıyoruz!" desek, bir seri tedbir alsak; "Tamam tamam..." dedirtecek, pes dedirtecek adamlara... Böyle bir kollektif şuura sahip değiliz. Demek ki, potansiyelimizi kullanmıyoruz. Bu kadar avantajı bir başkası olsa, kullanırdı. Bu, organize olmamanın cezasıdır.

Hristiyan alemi papalık dolayısıyla, Yahudilik alemi siyonizm dolayısıyla, daha başka sosyal ve gizli organizasyonlarla, politik organizasyonlarla bu işleri sağlamaktadır. (3 Kasım 1993-Ankara)

Asla yabancı döviz kullanmamağa, bunun yerine geçerli mal veya altın, gümüş almağa, yatırım yapmağa çalışmalıyız. Meselâ; bu gün tahmînî hesaplara göre, sırf dolardan dolayı ABD'ye yılda iki milyar dolar menfaat sağlanmış oluyor. Görün ki ne müthiş bir aldanma ve sömürülme!

İhraca yönelik üretim ve imalat yapmağa, ithalatımızı mümkün olduğu kadar kısmağa, yabancı mal (hele düşman milletin malını) kullanmamağa azami dikkat ve gayret göstermeliyiz. Düşmandan aslâ mal almamak, ona verebileceğimiz en büyük cezadır, bunu hiç unutmayalım. (Kadın ve Aile, Mayıs 1994)

Demin bir arkadaşınız geldi, "Ben veterinerim" dedi. "Biz bir besi ve gıda şirketi kurmaya karar verdik, ismi ne olsun?" filan diye sordu. Çok hoşuma gitti. Yani on tane veteriner arkadaş birleşmeli bir güçlü kuruluş kurmalı. Biz de Koç'un Maret'inden, Pınar'ın bilmem ne sucuğundan yemekten kurtulmalıyız. Çünkü biz bunların ne olduğunu biliyoruz.

O bakımdan hem yurt içinde ve hem yurt dışında elle tutulup gözle görülür mühim iş sahalarında birlik ve beraberlik içinde çalışacaksınız ve yabancı malı kullanmayacaksınız!.. Mümkün olduğu kadar kullanmayacaksınız... Yabancı malı dediğimiz ne? Türkiye içinde üretilse bile, müslümanın üretmediği malı kullanmayacaksın!.. Bu, büyük bir savaştır. Bu, savaşın önemli şartlarından birisidir. Çünkü sen onun malını aldığın zaman ona bir kazanç sağlıyorsun, onu güçlendiriyorsun, başına bela alıyorsun. Malını almakla başına bela almış oluyorsun. Bu bakımdan ne Japon'un malını, ne Alman'ın malını, ne Fransız'ın malını, ne Rus'un malını almamalıyız!..

Ruslar şimdi Karadeniz'i kadınlarıyla istila durumundadır. Bizim erkeklerimizi mahvetme, yuvalarını yıkma durumundadır. Bunlara dikkat edeceğiz, var gücümüzle çalışacağız. Din adamlarımızın görevi fevkalade mühim. Onlar İslâm'ın yüce ideallerini halkımıza aşılayacak ve yurt dışında da hizmet verecekler. ( 17 Mart 1992-Ankara)

Boykot yapmak, malını almamak, ticaret yapmamak; bu fevkalâde önemli... Bunu açıkça da söylersiniz: "Ey Fransa, madem ki sen Ermenistan'ı destekliyorsun; bundan sonra senden hiç bir şey almıyorum!.. Gelip yalvarıncaya kadar, pabucumun altını yalayıncaya kadar, senden bir şey almayacağım!" diyebilirsiniz. "Ey Almanya, bundan sonra senin hiç bir şeyini kullanmayacağım!.." diyebilirsiniz. O malın alternatifini ararsınız. Müslümana muzır olmayan bir başka malı özellikle alırsınız.

Biz yıllar önce dergilerimizde, bazı deterjan markaları üzerinde bunun denemesini yaptık; hiç de o deterjan firmasından maddî menfaat istemeden... Hattâ o şahıs, belki bunu bilmez bile; bizim ona yaptığımız iyiliğin farkında bile değildir. "Şu markayı kullanın!" dedik. Bana mektuplar geliyor, içi şişkin zarflar geliyor; meselenin şuurundan haberdar değil... Yok efendim, çamaşırı iyi yıkamıyormuş da, şöyle oluyormuş da, böyle oluyormuş da.. "Niye bizi buna alıştırıyorsunuz?" vs. Yâni milletin, bu işin öneminden haberi yok!..

Kat'iyyen müslüman olmayanın malını almayın!.. Eğer o sahada müslümanın malı yoksa, onun üretimine geçin!.. Altına meselâ bir İSPA damgası yazılsın, o kullanılsın... (31 Ocak 1993-Nevşehir)

Mali, ticari ve iktisadi meselelerin, birçoklarının dikkatinden kaçan çok önemli bir başka yönü daha var: Siz herhangi bir mal ve metaı aldığınız zaman, onu üreten, imal eden ve satana çok büyük bir iyilik yapmış, fayda sağlamış, destek vermiş, kuvvetlendirmiş, takviye ve teyit ve teşci etmiş de oluyorsunuz. Ekonomik yönden güçlü, süper devletler hep böyle üretim ve ticaret ile gelişmiş ve yükselmişlerdir. Üretim ve dış ticaretini iyi düzenleyemeyen büyük devletler de görüldüğü üzere, sömürücü, askeri, zorba güçlerine rağmen çökme ve dağılma durumuna düşüyorlar. O halde hasım ve düşmanın üretim ve imalatını almamak da düşmanla mücadele ve savaşın çok etkili bir yönüdür. İslam ülkeleri bu gerçekleri göremiyor, düşmanların mallarına boykot uygulayamıyor. Pazarlarında hep hasım ve rakip ve düşmanlarının malları satılıyor; böylece cephelerde kendilerine sıkılan kurşunların paralarını düşmanlarına kendileri vermiş oluyorlar.

Bu arada şunu da önemle belirteyim ki, düşman devletlerin para ve dövizlerini kullanmak, biriktirmek ve bulundurmak da, onlara, o paralarını yıllık enflasyon miktarları kadar gizli vergi vermek demektir, %6, %11 v.s. gibi...

Karabağ'da, Bosna'da, Filistin'de, Afrika'da, Asya'da dünyanın herhangi bir yerinde zulümleri kimlerin yaptığını iyi tespit ediniz, o zalimlerin mal ve eşyalarına alenen boykot ilan ediniz, alışveriş yaparak asla onları ticari yönden kuvvetlendirmeyiniz! Onlara bir kuruş bile kazandırmamağa çok dikkat ediniz!

Onların mallarını satan ve pazarlayan kardeşleri, ikaz ediniz, onun yerine alternatif ticaret nerelerle yapılabileceğini araştırıp, söyleyiniz!

Ancak ve sadece fikirdaş ve gönüldaşımızın üretimini kullanın!

Daha çok çalışan, daha kaliteli üretim yapın, daha çok tasarrufta bulunun, lüksü ve israfı terk edin, yeni ve modern, büyük müesseseler kurmağa gayret idin!

Biz bu hususlarda tüm İslam alimi olarak çok titiz davranabilsek, göreceksiniz yakın zamanda düşmanlarımızı sırf ticaret yönüyle bile dize getirebileceğiz.

İşte kendi ülkemizden kendi evimizden başlayalım; lükse, israfa ve düşmenı palazlandıracak alışverişe son verelim! Müslümanların sırtından geçinip, sonunda yine onları kalbinden hançerleyenlerin kalleş oyunları artık bitsin!

Bu söylediklerim bir iktisadi savaştır; cihadın görülmeyen, ihmal edilen veya kasten dikkatten kaçırılan önemli bir yönüdür. (İslâm, Haziran 1992)

Alışverişlerimizde tercihlerimiz de fevkalâde önemlidir. Mutlaka bildiğimiz, sevdiğimiz dostumuzun malını almalı, düşman mallarına şuurla direnmeli, boykot etmeli, marka seçmeliyiz. Böylece dostları desteklemiş, düşmanlara iyi bir ders ve külliyetli bir zarar vermiş oluruz. Tüm İslâm alemi olarak böyle yapabilsek, din düşmanları bizden eman diler, dize gelir, hizaya girer; Bosna-Hersek, Azerbaycan, Ortadoğu, Afrika, Asya problemlerimiz kolayca çözülürdü. ( İslâm, Aralık 1994)

Mütecavizlere her türlü ambargo ve boykotu uygulamalı, ikmal ve destek yollarını kesmeli onlarla ticari münasebetleri zaruret mikdarına indirmeli, onlara kar ve kazanç sağlayacak alışverişlerden dikkat ve titizlikle kaçınmalı, asla ve kat'a lüzumsuz mallarını kullanmamalıyız.

Halklarımızı şuurlandırmak için gazete, dergi, [televizyon, internet], konferans, miting, broşür ve kulaktan kulağa propaganda imkanlarını devamlı ve dikkatli kullanmalıyız.

Lüksü, israfı, süsü, ziyneti, keyfi, eğlenceyi bir tarafa bırakmalı, ağlamalı, karalar giymeli, yaslar tutmalı, intikam yeminleri etmeli, mağdur ve mazlumlar kurtuluncaya kadar gülmeyi bile terk etmeliyiz.

Gece gündüz, özellikle seher vakitlerinde zikr ü tesbih, namaz ve niyazdan sonra kardeşlerimiz için göz yaşları içinde Cenab-ı Hakk'a dualar etmeliyiz. (Kadın ve Aile, Mayıs 1992)
Ekleme Tarihi: 12.01.2007 - 20:50
Bu mesajı bildir   Beyza üyenin diğer mesajları Beyza`in Profili Beyza Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
cetin35 su an offline cetin35  

33 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.03.2006
En Son On: 16.11.2011 - 21:52
Cinsiyeti: Erkek 
ALLAH MÜSLÜMANLARA İMAN ŞUUR VE AKILLARINI KULLANABİLMEYİ NASİP ETSİN
Ekleme Tarihi: 12.01.2007 - 22:57
Bu mesajı bildir   cetin35 üyenin diğer mesajları cetin35`in Profili cetin35 Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Beyza su an offline Beyza  

159 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 12.05.2005
En Son On: 10.03.2010 - 14:04
Cinsiyeti: Bayan 
AMİN AMİN kardeşim
Ekleme Tarihi: 13.01.2007 - 12:11
Bu mesajı bildir   Beyza üyenin diğer mesajları Beyza`in Profili Beyza Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
CiVELEK su an offline CiVELEK  

978 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 21.09.2006
En Son On: 22.03.2007 - 13:19
Cinsiyeti: Erkek 
Allah Razı Olsun kardeşimgül
Onun için, icabında sükûtumuzun bir mânâ taşıyacağını, icabında kaş çatmamızın bir mânâ taşıyacağını, icabında bir mala boykot etmemizin selli seyf eyleyip, kılıcı çekip de düşmana "Yâ Allah!" diye saldırmak kadar büyük olacağını da düşünmeliyiz.
bu konulara çok ehemmiyet vermeliyiz vesselam..

Ekleme Tarihi: 14.01.2007 - 07:32
Bu mesajı bildir   CiVELEK üyenin diğer mesajları CiVELEK`in Profili CiVELEK Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
astaravista253 su an offline astaravista253  
RE:

791 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 16.08.2005
En Son On: 10.06.2009 - 11:40
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
Orijinali CiVELEK

Allah Razı Olsun kardeşimgül
Onun için, icabında sükûtumuzun bir mânâ taşıyacağını, icabında kaş çatmamızın bir mânâ taşıyacağını, icabında bir mala boykot etmemizin selli seyf eyleyip, kılıcı çekip de düşmana "Yâ Allah!" diye saldırmak kadar büyük olacağını da düşünmeliyiz.
bu konulara çok ehemmiyet vermeliyiz vesselam..


Ekleme Tarihi: 14.01.2007 - 12:11
Bu mesajı bildir   astaravista253 üyenin diğer mesajları astaravista253`in Profili astaravista253 Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1432 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
ilhan29 (55), bozadeniz (43), islamboy84 (40), küçük &t.. (49), teknur (50), hlim (51), veleye (60), Abdullah_78 (46), sefa60 (45), Gaziantepli (34), sivasliunsal (48), mcu (44), asess (45), akif21 (61), mimar_sophie (44), mamusali (49), Bilal_YETER (41), edare (42), terrazi (43), FaTMaNuR (60)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.61546 saniyede açıldı