|
|
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193 |
|
|
|
|
|
Ekleyen |
|
|
Şiiştt... Amca Kızıyor!.. |
|
|
Moderator 4254 Mesaj -
|
|
Kayıt Tarihi: 04.06.2007
|
En Son On: 30.07.2020 - 23:50
|
Cinsiyeti: Erkek
|
|
Şiiştt... Amca Kızıyor!..
Ülkemizde amcalar, teyzeler, ablalar hiç bitmez... her yerde vardırlar... sürekli de kızarlar zaten...
Çünkü bir çocuk ne zaman yaramazlık yapsa, annesi veya babası, o kaçınılmaz cümleyi söyler:
"Şişşştttt... Dur yapma kızım... Bak amca kızıyor..."
Amcanın kızması bir şey değil de, keşke her şey sadece amcanın kızmasıyla sınırlı kalsa!..
Amca kızar... çocuk bildiğini okur..
Teyze kızar... çocuk bildiğini okur...
Abi kızar... çocuk yine bildiğini okur...'
Peki bu kadar çok kızan insana rağmen, niçin çocuklarımız bir türlü istediğimiz gibi davranmaz?
Davranmaz tabii ki... niye davransın?..
Anne-babalar, çocuklarıyla baş etmek için üretmiş aslında bu yöntemi... ama tamamen yanlış bir uygulama...
Bir anne, çocuğuyla yolda yürürken, alışveriş yaparken, parkta oyun oynatırken, yapılan yanlışlığı durdurmak için, çevredeki insanlardan yardım almaya kalkınca, işler yolunda gitmiyor.
Sanki çevredeki herkes öcü... milletin işi gücü yok çocuğu azarlıyor... her önüne gelen kendisine bir şey söylüyor... nasıl bir hayat bu...
Çocuklarımızın kafasını karıştırıyoruz farkında olmadan sevgili anne ve babalar... Misafirliğe gittiğimizde, oğlumuz koltuğa çıktığında: "Şişşşt yapma yavrum... bak Fatma teyze kızar şimdi sana..." dediğinizde, aslında oğlunuza ne demiş oluyorsunuz biliyor musunuz?..
Duyduğu bu cümleden, oğlunuzun ulaştığı sonuç aynen şudur sevgili dostlar.
"Bak yavrum, koltuğa bastığında Fatma teyzen kızıyor... Fatma teyze yanımızdayken koltuğa basma... odadan çıktığında veya onun görmeyeceği yerlerde korluğa basabilirsin..."
Evet... aynen böyle anlıyor hem de...
Çocuğu vazgeçirtmek için söylediğimiz bu cümlenin sonuçlarını tek tek gözden geçirelim isterseniz...
Öncelikle bu cümle, çocuğun "otokontrol" mekanizmasını alt üst eder. Hani şu halk arasındaki söylemimizle "İrade" dediğimiz mekanizma. Çünkü çocuğa, Ayşe Teyze, Ahmet Amca gibi kişiler işaret edildiğinde, ister istemez kişilere göre hareket etmeye başlayacaktır.
Ahmet Amca kızıyor... koltuğa çıkmayayım...
Fikret Amca kızmıyor... Ooohhh yaşadık... koltukların tepesinden inmeyeyim...
Fatma Teyze mutfağa gitti... o gelinceye kadar bastığım kârdır...
Özdenetim, otokontrol, irade, kendini tutma...vb. gibi çeşitli isimlerle adlandırdığımız sistem çöküyor böylece... hatta adı ne olursa olsun fark etmez aslında... önemli olan çocuğun kişiye odaklı davranmayı huy edinmesidir.
Çocuk kişiye odaklı davranmayı huy edinince, büyüdüğünde "Nabza göre şerbet veren..." diye nitelendirdiğimiz, iki yüzlü bir kişilik geliştirme yolunda hızla ilerleyecektir de...
Doğrusu ne peki?..
Doğrusu... eşya ve nesne kullanımını işaret eden uyarılardır... yani:
"Hiii... benim tatlı oğlum... koltuğa basılmaz... koltukta oturulur... yerde yürünür... hadi hemen in aşağıya koltuğa zarar vermeyelim oldu mu... aferin benim yakışıklı oğluma..." gibi bir ifade kullanmak...
Markettesiniz... yiyeceklere saldırıyor...
"Şişşttt... yapma kızım... bak görevli amca kızıyor... dokunma bakayım onlara..." değil...
"Tatlı kızım... dokunursan raftakiler dökülür... bak ne kadar güzel sıralamışlar... hem de bizim için... biz güzel görelim diye... şimdi dokunup dökersek üzülürler... yazık olur... uzaktan bakalım oldu mu? Merak ettiklerini söyle, ben sana veririm... " vb. gibi duruma uygun bir ifade ile...
Böylece evladımızın zihinsel süreçlerine önemli bir katkıda bulunmuş oluruz. Kişiye göre değil, nesneye göre hareket etmeyi öğretmiş oluruz. Muhakeme yeteneklerinin gelişmesini sağlamış oluruz. Benzer durumlarda, benzer sonuçlar çıkararak, kendiliklerinden zarar vermemeyi öğrenmelerine vesile olmuş oluruz.
Ayrıca.... Bence en önemlisi... BİZE GÜVENMEYİ ÖĞRENMİŞ olur çocuğumuz...
Siz sürekli amca kızar, teyze kızar dedikçe, kızınızın ve oğlunuzun size olan güvenini yitirdiğini biliyor muydunuz....?
Hemen şöyle düşünmeye başlıyorlar:
"Sen ne biçim bir annesin ki, senin yanında olduğum jje herkes bana kızıyor... beni hiç korumuyorsun... kendimi yalnız ve korumasız hissediyorum..."
...ve böylece ya saldırgan bir yapı geliştiriyorlar... ya da .kapanık bir yapı...
Şimdilik bu kadar diyelim... özellikle size olan güven kısmı önemli olduğu için, ön hatırlatma yapıp bırakayım...
Siz ilk kısmı içinize sindiredurun... devamını yazmaya devam edeyim ben de...İNŞAALLAH...
Yazar: Mehtap Kayaoğlu
|
Ekleme Tarihi: 04.10.2010 - 10:47 |
|
|
|
65 Mesaj -
|
|
Kayıt Tarihi: 14.09.2010
|
En Son On: 03.05.2012 - 13:40
|
Cinsiyeti: -----
|
|
.......ellerinize saglık taa....
her zaman bu mantık cumleyı luracak sabır ve psıkolojı uzerımızde olacagını hıc sanmıyorum bazen tırlattıgımız anlarda ustune ustune gelen yaramazlıklara hadı bakalım guzel cumle kur tehdıt etmeden korkutmadan bır sey yaptır...
ısın sakası gercetende cocuk yetıstırmek cok cok zor ıs ...ama neye gore zor...
hedefımızde nasıl bırcocukvar nasıl olmasını planlıyoruzda neye gore zorlugunu bıcıyoruz..
bır kere anne baba olmak kolaymı kı..
bız anne baba olmadan cocuk yetıstırme sorumluluguna dusunce cocugu ya cevre yetıstıryor ya arkadas okul....
bence evlılık oncesı saglık kontrolu gıbı yada ehlıyet kursu gıbı evlenme ve hatta cocuk bakma yetıstırme kurslarının mecburı olması ...oolmadı her ıkı sendebır tekrar egıtıme tabı kurları baslatılabılır heryasın ayrı bır kursu olmalı ..nasıl kı cocuklar 7 hatta sımdı 6 ya anasınıfı mecburı oldu anne ve babayada devlet parasız anne baba egıtımını belırlı surede verılmelı dıye dusunuyorum...
temel bılgıyı yukardakı gıbı alan anne baba ıste bu koltukta zıplanmaz oturulur cumlesını ve buna benzer butun cumlelerı zıhnıne yerlestırdıgı egıtım programı ıle yapmaya ve daha kalıtelı nesıl yetıstırmeye vesıle olur...
sımdı bu yazı bırcogumuza kısa surelı haklı boyle olmalı dedırtsede besdakıka sonra yıne kızdırıp korkutma susturma teknıgı olarak yınelenecek..
...konu guzel umarım hayırlı nesıller yetıstıröek ıcın hepımız ıslamıyetın cocuga bakıs tarzı ve seklı ıle cocular yetıstırıp hayırlı evlatları hayırlı nesıllere ugurlarız..
selam ve dua ıle
|
Ekleme Tarihi: 04.10.2010 - 20:22 |
|
|
|
|
|
Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
turis (51), nur_nur (36), MuhamMaD (38), berrun (51), dila_89_06 (36), Sabri67 (55), msalihs (67), mehmetsurat (43), nurluyol8 (60), yusuf_misali (40), ibrahim Yeniay (61), FallinLoveMan (46), yarenlale (39), bergama (59), cennetbahcesi (37), irem57 (44), sulugozler (43), erdogandirik (59), ofosoft (42), genc_yahya (41), bedircan (44), sezai (48), erhanakif (59), fatih_1453 (47), mihr_u_vefa (45), muhammer (39), sevkatebru (42), mcalta (60), elmaskahveci (40), taganaga (45), rahman (35), mert4242 (), halil0170 (55), bilal8181 (44), Alina (67li) (38), erolbolat (48), siptar (50), FirdevsÖzkan (42), enes-NL (58), mimdem (63), a_demirel (41), nun (46), masiva (46) |
|
|
|
|
|
|