UZMANLARDAN RAMAZAN UYARILARI
Uzmanlar, Ramazan'da yaşlı ve çocuklar ile hamile, kalp, şeker, yüksek tansiyon gibi kronik hastalıkları olanların oruç tutmalarının sakıncalı olduğunu, bu kişilerin oruç tutmak istemeleri halinde ise bir hekime başvurmaları gerektiğini belirttiler. İstanbul Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dahiliye Klinik Şefi Prof. Dr. Ziya Mocan, yaptığı açıklamada, bazı kişilerin sağlık açısından
oruç tutmalarının sakıncalı olduğunu bildirdi.

Prof. Dr. Mocan, yaşlı ve çocuklar, hamileler, koroner kalp hastaları, kalp krizi geçirenler, migren, kas hastaları, çok zayıf ve anemik olanlar, tüberküloz mikrobu taşıyanlar, ülser, böbrek yetmezliği bulunanlar, kanser, diyaliz, şeker, epilepsi, alzheimer, parkinson hastaları ile gün içinde düzenli ilaç
kullananların oruç tutmalarının sakıncalı olduğunu belirtti. Prof. Dr. Mocan, ''Eğer bu kişiler mutlaka tutmak istiyorlarsa, bir uzman hekime başvurmalı ve oruçlarını onun kontrolünde tutmalılar'' dedi.

Ramazan ayı boyunca beslenme konusuna da özen gösterilmesi gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Mocan, iftarın hafif yiyeceklerle açılması ve her yemek çeşidi arasında 5 dakika dinlenilmesi önerisinde bulundu.

Prof. Dr. Mocan, ''Sahura mutlaka kalkılmalı, hafif yiyecekler yenmeli ve tatlı tüketilmemeli. Oruç, diyet değildir. Aksine Ramazan ayında kilo alınır. Zaten aç kalınarak da diyet yapılmaz'' diye konuştu.
Özellikle gelişme çağında oldukları için çocukların oruç tutmasının uygun olmadığını vurgulayan Prof. Dr. Mocan, ''Çocukların düzenli gıda almaları gerekir. Öğrencilerin oruç tutması konsantrasyonlarını bozar'' dedi.

SAĞLIKLI BESLENME ÖNERİLERİ
Beslenme ve diyet uzmanı Seçil Kenar da Ramazan'da yapılan en büyük yanlışların sahura kalkmamak, sahurda fazla miktarda yağlı besinler tüketmek, iftarda çok çeşitli yemek yemek, ağır ve kan şekerini hızla yükselten gıdaları ağırlıklı almak, hızlı yemek ve yeteri kadar sıvı tüketmemek olduğunu söyledi.
Oruç esnasında aç kalma süresi uzun olduğu için metabolizma hızının düştüğünü, halsizlik ve baş ağrısı görüldüğünü belirten Kenar, bu nedenle sahura mutlaka kalkılması gerektiğini bildirdi.

''İftar sofralarında her besin grubundan dengeli yemekleri içeren bir menü oluşturulmalı'' diyen Kenar, yemeğe önce hafif ve az yağlı gıdalarla başlanması, yavaş yavaş ve az porsiyonlarla tüketilmesi gerektiğini bildirdi. Kenar, ızgara, haşlama ve buğulama gibi yöntemlerle pişirilmiş yemekler ile
sütlü tatlıların tercih edilmesi, çay ve kahvenin yemekten 2 saat sonra tüketilmesi önerisinde bulundu.
Seçil Kenar, ''Sahurda yağlı ve ağır besinler yerine hafif, protein içeriği yüksek süt, peynir, zeytin, kepekli ekmek, reçel gibi kahvaltılık besinler tüketilmeli, bol sıvı alınmalıdır'' diye konuştu.

PSİKOLOG ÖNERİSİ
Psikolog Betül Bilgen de oruçlu olmanın asabi olmayı gerektirmediğini vurgulayarak, Ramazan ayını huzurlu geçirebilmek için şu önerilerde bulundu: ''Sabahleyin uyanınca gülümseyin. Aile büyükleri ve sevdiklerinizle yemeklerinizi paylaşın. Mutlu sofralarda yenen yemekler kavgayla bitmez. Mütevazı
olun. Alkol ve sigaradan ayrı kaldığınız için yoksunluk krizine girmeyin, onlarla olan arkadaşlığınıza ara verdiğinize sevinin. Tıpkı kötü arkadaşın tatile çıkışı gibi düşünün. Boşluğunu dolduracak güzel ve yararlı hobileri denemeye çalışın. Oruçlu iken sahip olduğunuz iyi insan modelini yaşam felsefeniz haline getirin.
Doğayla barışın. Oruç tutanlara karşı hoşgörü gösterin.''